[ad_1]
Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump’ın Harley-Davidson ürünlerine boykot çağrısı, tüketicileri etkilemiş gibi görünmüyor.
BMW, KTM ve Piaggio gibi markaların pazarı paylaştığı Avrupa kıtasında, yerel markaların iki katı fiyatına satılan Amerikan motosikletleri fikri kulağa çok mantıklı gelmese de bu marka Harley-Davidson olunca işler değişiyor. Firmanın 115 yıllık köklü tarihi ve H-D ailesine katılmanın verdiği heyecan Avrupalı kullanıcıları içerisine çekmeyi başarıyor.
Firmanın Avrupalı kullanıcıları bazı vergilerden korumak için artık Amerika dışında üretim yapması, eski kıtadaki alıcılarını ne kadar önemsediğini gözler önüne seriyor. Bununla beraber bazı vergilerden kaçabilmek mümkün değil.
Harley’in ana vatanı dışında yakaladığı bu güç artan fiyatlar ile yavaşlama hareketi gösterebilir. Öte yandan ikonik üretici Kuzey Amerika’da kan kaybetmeye devam ediyor. Firma bu durumu yüzünü gençlere dönerek çözmeye çalışsa da henüz istediği başarıyı yakalayabilmiş değil.
Bloomberg’in haberine göre sadece Almanya’da Harley-Davidson satışları 2005 yılından beri iki katına çıktı. 2017 yılında pazar payının 7.4’üne sahip olan Yamaha ve 7.2’sine sahip olan Kawasaki’nin ardından 6.4 ile Harley-Davidson geliyor.
Bu durum Harley’in Avrupa’daki projelerinin meyvesi olarak tanımlanabilir. Firma kurduğu güçlü bayilik sisteminin yanında Avrupalı kullanıcıların talep ettiği küçük motosikletleri ürün gamına ekleyerek hayalini kurduğu sonuçları almaya devam ediyor.
[ad_2]