Anne ve baba adaylarının kafasını kurcalayan mevzular içinde adlar yer ediniyor. Bebeklerini kucağını alacağı günü bekleyen aileler isminin en güzel ve benzeri olmayan olmasını istiyorlar. Adam bebekleri için keşfedilmemiş, birbirinden güzel adlar bulunuyor.
A’dan Z’ye Adam Bebek İsimleri ve Anlamları
V Harfi ile Süregelen Adam Bebek İsimleri ve Anlamları
Vacip: Yapılması lüzumlu olan. 2. İslam dininde farzdan sonrasında gelen buyruk.
Vacit: Yaratan, ortaya çıkaran.
Vafi: Sözünde duran, sözünün eri.
Vafir: Oldukça, bolca.
Vafit: Elçi, temsilci.
Vaha: Çöl ortasında sulak ve yeşillik yer
Vahan: Kalkan, siper
Vahap: Oldukça bağışlayan, kayra edici
Vahdet: Bir ve tek olma
Vahdettin: Dinin tekliği
Vahdi: Bir ve tek olmayla ilgili
Vahid: Yalnız, tek
Vahid / T: Tek, bir
Vahim: Korkulu, fazlaca tehlikeli.
Vahip: Tek, yalnızca bir tane olan.
Vahit: Tek, bir
Vahit / D: Tek, bir
Vahittin: Dinin tekliği.
Vaiz: Dini öğütler veren kimse.
Vakar: Ağırbaşlı olan.
Vakıf: Bilen. 2. Bir şeyi vakıf durumuna getiren.
Vâkıf: Bir şeyi elde eden, bir işten haberli olan. 2. Duran, ayakta duran.
Vakkas: Okçu, savaşçı
Vakur: Ağırbaşlı, onurlu.
Vala: Şanı, adı sanı yüce olan.
Vâlâşan: Şanı yüce, şanlı.
Vali: Yeter, tam. 2. Sözünün eri, sözünde duran.
Vamık: Seven, âşık.
Varal: Var olanı al. 2. Yetiş al.
Varan: Giden, varan
Varaş: Anlayış, akıl, zekâ.
Vardar: Balkanlarda bir ova ve ırmak.
Vargın: Giden, varan
Varış: Acele kavrayan, anlayış, kuvvetli seziş, 2. Bir yarışın son bulmuş olduğu yer, finiş. 3. Varmak durumu yada biçimi.
Varlık: Zenginlik
Varol: Varlığını sürdürme
Vasfi: Nitelikli.
Nitelik: Ayırıcı özellik / Vasfeden, bildiren, öven
Vasıl: Ulaşan, varan.
Vassaf: Nitelendiren, tanımlayan.
Vatan: Yurt, ülke.
Vataner: Vatanını seven.
Yurtsever: Vatanını seven.
Vatir: Fazlasıyla fazlaca olan.
Vatit: Elçi.
Vecahet: Güzellik, güzel yüz. 2. Saygınlık, onur, onur.
Vecahettin: Dinin yüceliği, onuru.
Vecaip: Vecibeler, ödevler.
Vecdet: Zenginlik, çoşku
Vecdi: Coşkunlukla ilgili
Vechi: Taraf, yan, yüz.
Vecid: Coşkulanmak, luk.
Vecih: Yol; biçim. 2.Yüz, çehre.
Vecihi: Asil, asil
Vecit: Çoşkunluk. 2. Kendinden geçme.
Veciz: Kısa ve anlatımı etkili söz.
Vedat: Sevgi, dostluk
Vedayi: Emanet olarak bırakılan.
Vedi: Başkasının malını saklamakla görevli kimse.
Vedid: Sevgisi fazlaca olan, dost.
Vedit: Dost, dost.
Vefa: Sözünde durma
Vefai: Vefalı, sözünde duran.
Vefakar: Sevgisi geçici olmayan, vefalı.
Vefi: Vefalı şahıs.
Vefik: Dost, yoldaş
Vefki: Uygun.
Vehbi: Tanrı vergisi, doğuştan olan
Vehip: Affetme.
Vejın: Yaşamak.
Vekil: Başkasının yerine hareket eden, konuşan.
Vel: Sığ.
Vela: Yakınlık, iyelik
Velet: Oğul, çocuk.
Veli: Haiz, görevli, dost, dost
Velican: Candan dost.
Velit: Yeni dünyaya gelen çocuk.
Veliyullah: Ermiş kimse, Tanrı´ın sevgili kulu.
Veliyüddin: Dindar, dinine sımsıkı bağlı kimse.
Ven: Amaç, erek.
Vera: Günah ve haramdan kaçmak için şüpheli şeylerden uzaklaşma, takva.
Veral: “Ver ve al” anlamında kullanılan bir ad.
Verdi: Güle ilişkin.
Verdî: Güle ilişkin, gül ile ilgili.
Vergi: Bir kimsenin doğuştan haiz olduğu iyi kalite.
Vergili: Eli açık, eli açık.
Vergin: Verici, fedakâr, şefkatli
Verim: Ortaya çıkan, istenilen, beklenilen netice.
Verka: Güvercin, açık boz.
Verşan: Şan, şöhret saç.
Vesamet: Güzellik.
Vesik: Oldukça sağlam, kuvvetli.
Vesim: Yüz güzelliğine haiz olan.
Veyis: Yoksul, muhtaç
Veysel: Garibanlık
Veysi: Fukara, muhtaç
Vezdan: Mukaddes, tanrısal.
Vezir: Bakan.
Vicdani: Duygu ile, vicdan ile ilgili. 2. Vicdanlı.
Virni: Mevsiminde olmayan.
Visali: Yetişme, kavuşma.
Visam: Damga, nişan, işaret.
Viyan: İstek, arzu.
Volkan: Yanardağ
Vural: Vurup almakla ilgili
Vurcan: Tutkun dost
Vurgun: Tutkun, âşık; dip sarhoşluğu
Vuska: Oldukça sağlam güçlü.