Bebek bekleyen çiftlerin en oldukça üstünde durdukları konulardan bir tanesi de adlar. Adam bebeklerine isim verirken kulağa hoş gelmesine dikkat eden çiftler anlamları mevzusunda da araştırma içine giriyorlar. Adam bebekleri için keşfedilmemiş, birbirinden güzel adlar bulunuyor.
A’dan Z’ye Adam Bebek İsimleri ve Anlamları
U Harfi ile Başlamış olan Adam Bebek İsimleri ve Anlamları
Ubeydullah: Tanrı’ın kulu, kölesi
Ubeyt: Köle, kölecik, kulcuk.
Uca: Yüce, yüce, yüksek, erişilmez
Ucaer: Yüce, yiğit, erişilmez yiğit
Ucatekin: Erişilmez ve tek olan, yüce ve tek; yüce şehzade
Uç: Son, nihayet. 2. Kıyı, kenar. 3. Sınır, hudut. 4. Niçin, sebep.
Uça: Sırt, arka. 2. Yüksek, yüce. – bk. Uca
Uçan: Kanatlarını açarak yükselen, havada yol alan
Uçanay: Gökte uçan Ay şeklinde olan kimse
Uçanok: Uçarak giden ok
Uçantekin: Kanatlı şehzade
Uçantürk: Havada yükselen Türk
Uçar: 1.Uçucu, uçan. 2. Özgür.
Uçarer: Kanatlarını açarak havada yol alan yiğit, uçar şeklinde giden yiğit
Uçarı: Ele avuca sığmayan.
Uçarlı: Gerçekçi olmayan, hayaller ardında koşan kimse.
Uçay: Son ay.
Uçbay: Sınır beyi.
Uçbey: Sınır beyi.
Uçbeyi: Uçların sivil ve askerî yönetiminden görevli olan görevli.
Uçhan: Uç ilde yargı devam eden han
Uçkan: İçinde uçmak özlemi yanan.
Uçkara: Bir kuş.
Uçkun: Uçmaya düşkün, uçmayı oldukça seven; anasınca uçmaya alıştırılan yavru kuş
Uçma: Uçmak işi.
Uçmak: Aşırılmak. 2. Oldukça sevinmek. 3. Yok olmak, ortadan yitmek. 4. Uçar şeklinde dalgalanmak.
Uçman: Uçucu, yerinde duramayan
Uçuk: Uçmuş, nefes renkli. 2. Hafifçe belirsiz.
Uçur: Doğumuyla herkesi sevince boğan.
Uflaz: Oflaz
Ufuk: Yerle göğün birleştiği nokta
Ufukay: Ufuktaki ay
Ufukdeniz: Denizin gökle birleştiği görüntü.
Ufuktan: Ufuk çizgisini saran sabah aydınlığı.
Ugan: Yüce, kuvvetli, güçlü
Uguz: bk. Oğuz
Uğraş: Fenalık ve güçlükle savaşım.
Uğur: İyilik, talih getiren
Uğurad: Uğurlu adı olan
Uğural: Uğur sahibi ol
Uğuralp: Uğurlu yiğit
Uğurata: Uğurlu baba, uğur getiren ata
Uğuray: Uğurlu, kutlu ay
Uğurbay: Uğurlu ve elit şahıs.
Uğurbey: Uğurlu ve elit şahıs.
Uğurcan: Uğur getiren, uğurlu kimse
Uğurel: Uğurlu el, uğurlu kimse
Uğurhan: Uğurlu hükümdar.
Uğurkan: Uğurlu bir soydan gelen.
Uğurlu: İyilik getirdiğine inanılan, kutlu, kademli.
Uğurluad: Adı şeklinde kendisi de uğurlu olan
Uğurlubay: Uğurlu- kimse.
Uğurlubey: Uğurlu bey.
Uğurlucan: Uğurlu ve candan kimse.
Uğurluel: Eli uğurlu kimse.
Uğurluhan: Halkına uğur getiren hükümdar.
Uğurlukan: Uğurlu bir soydan gelen.
Uğurlusan: Uğurluluğuyla tanınmış olan .
Uğurlutay: Uğurlu genç.
Uğurlutürk: Uğurlu Türk.
Uğurol: Kut getir, uğurlu ol
Uğursal: Uğurlu.
Uğursan: Uğuruyla tanınmış.
Uğursay: Uğurlu ve elit şahıs.
Uğursel: Coşkulu ve uğurlu.
Uğursev: Uğurlu, sevilen.
Uğurseven: Uğruna inanan.
Uğursoy: Uğurlu soydan gelen.
Uğurtan: Uğur getiren şafak vakti
Uğurtay: Uğur getiren, uğurlu genç
Uğurtürk: Uğurlu Türk.
Uğut: Baygın, kuru, solgun; bolca buğday
Uğuz: Mukaddes, kutsal.
Uhuvvet: Kardeşlik, arkadaşlık, dostluk.
Ukuş: Anlayış, zekâ. 2. Benzeyiş. 3. Soy sop, kabile, soy.
Ulaç: Bağlayan, bağlayıcı, sınır
Ulaçhan: Hükümdarlığın sınırı.
Ulaçkan: İnsanları birbirine kaynaştıran bir soydan gelen kimse.
Ulak: Haber götürmüş olan, postacı.
Ulakbey: Haberci.
Ulam: Devamlı, kesintisiz
Ulaş: Amacına, hedefin erişme
Ulcan: Oğul can.
Ulcay: “Olcay” isminin bir başka söyleniş biçimi.
Yüce: Yüce, büyük
Uluad: İsmi şeklinde kendiside yüce olan.
Ulualp: Yüce yiğit, yüce yiğit
Uluant: Mukaddes ant, büyük yemin
Uluata: Geçmişi yüce olan.
Ulubaş: Başı göğe ermiş şahıs.
Ulubay: Yüce ve varlıklı kimse
Ulubek: Saygınlığı olan yiğit.
Uluberk: Sağlam, güçlü ve yüce şahıs
Ulubey: Saygı duyulan, kıymetli
Uluca: Yüce şahıs.
Ulucan: İçtenliğiyle yüce şahıs.
Uluç: Büyük Türk denizcisi
Uluçhan: Altınordu Devleti hanlarından biri
Uluçkan: Saygı duyulan bir geçmişi olan.
Uludağ: Azametine ve yüceliğine saygı duyulan.
Uludoğan: Yüceliği doğuştan gelen.
Uludoğmuş: Yüceliği doğuştan gelen.
Uluer: Yüce yiğit, seçkin yiğit
Uluergin: Olgunluğu yüceliğinden gelen.
Uluerkan: Yüce, güçlü bir soydan gelen.
Uluğ: Büyük, yüksek, gururlu
Uluğbey: Ulubey
Uluğtekin: Yüce şehzade
Uluhan: Yüce kağan
Ulukaan: Yüce savaşçı.
Ulukan: Yüce bir soydan gelen.
Ulukut: Büyük ve mukaddes kimse
Ulum: Büyük, heybetli
Uluman: Kıymetli, yüce ve elit şahıs.
Ulun: Yüce.
Ulunay: Yüce ay, büyük ay
Uluöz: Yüce kimse, seçkin kimse
Millet: Millet
Ulusal: Ulusla ilgili, ulusun malı, ulusa değgin
Ulusan: Yüceliğiyle tanınan şahıs.
Ulusay: Yüce ve elit şahıs.
Ulusev: Yüce olanı sev.
Uluseven: Yüce olanı seven.
Ulusoy: Yüce bir soydan gelen kimse, yüce asil ya da soy
Ulusu: Kudreti malum su.
Uluşahin: Seçkin, erişilmez yücelikte ve şahin şeklinde şahıs
Uluşan: Yüce, seçkin ad; yüce ün
Ulutan: Yüce tan
Ulutaş: Kıymetli taş.
Ulutay: Gençliğine karşın yüceliği, ululuğu özünde barındıran.
Ulutekin: Yüce ve tek; yüce şehzade
Ulutürk: Seçkin Türk, yüce Türk
Ulvi: Yüce, yüksek
Uma: Armağan, armağan. 2. Konuk, konuk.
Umaç: Amaç, ümit
Uman: Olması istenilen bir şeyin olmasını dileyen, bekleyen
Umar: Umar, ilaç, çıkar yol.
Umay: Devlet Kuşu
Umde: İlke, ilke.
Umdu: Çıkar yol.
Umman: Engin deniz, okyanus
Umur: Görgü, deneyim
Umurad: Adı şeklinde kendi de deneyimli olan.
Umural: Görgü, data ve tecrübe kazan.
Umuralp: Görgülü, bilgili yiğit
Umurbay: Deneyimli ve elit şahıs.
Umurbey: Deneyimli, elit şahıs.
Umurtaş: Deneyimleri yardımıyla taş şeklinde sağlam olan.
Ümit: Beklenti, umut etme
Ümitli: Umudu olan kimse
Unan: Bağlılık.
Unat: Akıllı, ergin.
Ungan: Doğru yolda olan
Unsur: Unsur.
Urağan: Bununla beraber yağmur getirmeyen kuvvetli fırtına.
Ural: Asya’da bir sıra dağ
Uralp: Yiğit.
Uraltan: Kızıllık.
Uraltay: Gençlik.
Uram: Büyük cadde, mahalle
Uran: Maharetli şahıs. 2. Teknik.
Urandu: Seçkin, seçilmiş, tekniğiyle beğenilmiş.
Urangu: Yetenekli savaşçı.
Uras: Mutluluk, mutluluk
Uras-Uraz: Şans, talih
Uraytay: Yükseklik.
Uraz: Talih, şans.
Uraza: Armağan, armağan. 2. Konuk yemeği.
Urazlı: Talihli, talihli.
Urgun: Yaralanan, aşık olan.
Urhan: Yüksek rütbeli hükümdar.
Urkan: Şehirli bir soydan gelen kimse
Urluk: Tohum, aile.
Uruç: Yukarı çıkma, yükselme.
Uruk: Soy, sülale.
Urun: “Orun” isminin bir başka söyleniş biçimi.
Urungu: Cengaver.
Uruz: Amaç, amaç.
Us: Akıl.
Usal: Akıllı ol.
Usalan: Akıllı.
Usalp: Akıllı yiğit.
Usame: Bir arslan cinsinin adı, sahabe adı
Usbay: Akıllı, elit şahıs.
Usberk: Enerjisini zekasıyla birleştiren.
Usbey: Akıllı ve elit.
Usçu: Akılcılık yanlısı olan şahıs.
User: Akıllı şahıs.
Ushan: Akıllı hükümdar.
Uskan: Akıllı soydan gelen.
Usluer: Akıllı yiğit
Usman: Uslu, akıllı şahıs
Ussal: Akla uygun olan, akla yatan
Usta: Becerikli olan.
Utkan: Zafer kazanmış, muzaffer. 2. Şerefli, onurlu soydan gelen.
Utku: Zafer, başarı, mutlu son
Utman: Şerefli.
Uyanış: Uykunun bitmesi, yeni bir yaşam
Uyar: Uysal
Uyaralp: İsteğe bakılırsa davranan yiğit, uysal yiğit
Uyarer: Başarılarının ardında olan.
Uygan: Uyumlu.
Çağdaş: Modern, ileri
Uygaralp: Çağdaş yiğit.
Uygu: Uyum
Uygun: Yakışır, yaraşır. 2. Elverişli. 3. Orantılı.
Uyguner: Yakışır, yaraşır, yiğit; yararlı, işe yarar kimse
Uygur: 1.Zamanı mirası oldukça varlıklı bir Türk ulusu. 2. Çağdaş, çağdaş.
Uyguralp: Uygur yiğidi
Uytun: Kutlu, mukaddes
Uz: Usta, işe yatkın, becerikli
Uzalp: Becerikli yiğit
Uzay: Tüm canlı ve cansız varlıkların içinde bulunmuş olduğu sonsuz boşluk, evren.
Uzbay: Becerikli ve varlıklı
Uzbey: Güzel ve elit şahıs.
Uzcan: Becerikli kimse
Uzel: Usta el, becerikli el, işe yatkın el
Uzer: Becerikli yiğit
Uzgör: Geleceği görme, uzağı görme
Uzgören: Uzağı gören, geleceği gören
Uzhan: Becerikli kağan, Oğuzhan
Uzkan: İyi ve güzel bir soydan gelen.
Uzma: En büyük.
Uzman: Belli bir işte yada mevzuda beceri, görüş ve bilgisi olan kimse
Uzmen: Usta şahıs, becerikli şahıs
Uzra: Hedef, amaç
Uzsan: Becerileriyle tanınan
Uzsoy: Yetenekli ve bilgili bir soydan gelen.
Uztan: Bilgiyi ve güzelliği kendinde barındıran.
Uztay: Bilgili, akıllı genç.
Uztekin: Becerikli ve tek; becerikli şehzade
Uztürk: Becerikli Türk