Turizmin başkenti, tarımın kadim şehri: Antalya

Göreve başladığı 2020 yılından itibaren gezim, ziraat ve endüstri alanında gerçekleştirdikleri projelerden bahseden Antalya Valisi Ersin Yazıcı, Antalya turizmini 12 aya yaymak istediklerini belirtti. Yazıcı, şunları aktardı:

“Benim de bu hususi yerde göreve başladığım 2020 Haziran ayında hepimizin bilmiş olduğu şeklinde pandemi süreci vardı ve pandeminin zirve yapmış olduğu bir dönemdi. Bu zamanda maalesef ki bazı plan ve projelerimizi ertelemek zorunda kaldık. Bunların başlangıcında da eğitimle ilgili projelerimiz geliyor. Meslek hayatım süresince geleceğimizin teminatı gençlerimiz ve onların eğitimi ajandamda hep ilk sırada yer aldı. Gençlerle ve eğitimle ilgilenmeyi meslek hayatım süresince hep sevdim. Gençlerimize ve eğitime iyi mi katkı sunabilirim sorusunun yanıtını aradım. Burada da pandeminin gündemimizden çıkmasıyla beraber eğitim ve gençlerimiz ile ilgili projelerimize başladık. Bu kent Türkiye’nin gezim başkenti olan bir kent. Bu güzide şehrimizde turizmimize, tarımımıza ve geleceğimizin teminatı gençlerimizin eğitimine yönelik çalışmalarımız devam edecek.

TURİZM NOKTASINDA SUNDUĞUMUZ HİZMETTE DÜNYADA BİR NUMARAYIZ

Antalya hepimizin bilmiş olduğu şeklinde turizmin başkenti. Turizmin dünya genelinde en iyi ve en profesyonelce yapıldığı kent. Antalya olarak gezim noktasında sunduğumuz hizmette dünyada bir numarayız. Bu yıl da şehrimizde başarı göstermiş bir gezim sezonu geçirdiğimizi söyleyebiliriz. 2022 yılı bizim için, Antalya’mız için bilhassa gezim noktasında mühim işlere imza attığımız bir yıl oldu. 2020 ile 2021 yıllarında pandemi sebebiyle gezim de yaşanmış olan sert düşüşler, 2022’nin Şubat ayında başlamış olan Rusya-Ukrayna çatışmasına karşın üstün derece elde etti. Tüm zamanların en iyi Ekim ayı rekoru sonrası, tüm zamanların en iyi Kasım ayı rekorunu da kırıldık. 30 Kasım itibarıyla 11 ayda şehrimizi hava yolu ile 13 milyon 138 bin 88 yabancı gezgin ziyaret etti. Geçen senenin aynı dönemine gore gezim verilerimizde %48 artış var. Bunun yanı sıra gezim gelirlerimizdeki artışta devam ediyor. Pik yılımız olan 2019’u gezim gelirleri noktasında geride bıraktık. Ek olarak gezim sezonumuz da uzadı. Geçen yıl bu dönemlerde otellerin açıklık oranı %15 iken bu yıl bu oran %35-40 bandına terfi etti. Oldukça iyi bir sürem geçirdik, geçirmeye devam ediyoruz. İnşallah 2023 yılı daha da iyi geçecek.

TURİZMİMİZİ 12 AYA YAYMAK İSTİYORUZ

Antalya’mızda genel olarak ilk hedeflerimizden ve faaliyetlerimizden biri turizmimizi 12 aya yaymak için yürüttüğümüz emekler. Artık Antalya’yı tanıtırken deniz, kum, güneş vurgusu yapmamıza gerek kalmadı. Bu sebeple tüm dünyaca biliniyor. Biz artık dünyada öncü olduğumuz sıhhat sistemimizle sıhhat turizmine, tüm Avrupa ülkeleri tarafınca tercih edilen spor turizmimizle, yükselen ivmesiyle Kurultay ve Fuar turizmimizle şehrimizi tanıtıyoruz. Bu kent dünyaca en iyi korunmuş ve en fazlaca Antik Kenti bünyesinde barındırıyor. Yaptığımız arkeolojik emekler dünya tarafınca takip ediliyor. Eko Gezim ile Yörük kültürünü harmanlayarak kültürel mirasımıza dikkat çekiyoruz. Gastronomi alanında düzenlenen dünyaca meşhur etkinliklerle adımızı duyuruyoruz. Sıhhat turizmi mevzusunda adımızı dünyada duyuran bir şehiriz. Gezim sezonunun bittiği dönemlerde şehrimizi sıhhat, spor ve kurultay turizmi ile canlandırmalıyız. Kış aylarında şehri hareket geçirecek, şehre marka ve kıymet kazandıracak işler yapılması lazım. Bilhassa şehrimizde marka bir tıp fakültemiz var. Bunun tanıtımını ve pazarlamasını iyi yapmalıyız. Bu hastanemizin gücünden yararlanarak kamu, hususi ortaklığıyla projeler geliştirip sıhhat sektöründe yeni atılımlar yapmalıyız. Sıhhat mevzusunda fazlaca başarı göstermiş çalışmalarımız fazlaca başarı göstermiş hocalarımız var. Antalya’nın sıhhat turizmi mevzusunda fazlaca mühim bir altyapısı var. Bu mevzuyu fazlaca iyi değerlendirerek ne olursa olsun değere dönüştürmeliyiz.

TARIMDAKİ LİDERLİĞİMİZİ GELİŞTİREREK DEVAM ETTİRECEĞİZ

Antalya, hem tarımın hem turizmin en üst düzeyde profesyonelce yapıldığı bir kent. Türkiye’deki tarımın adeta lokomotifi konumunda. Türkiye’nin örtü altı tarımının %68’i bu şehirden üretiliyor. Bu başarının rastlantı olmadığını bölgedeki ziraat üstüne emekler meydana getiren firmalarımızı ziyaret ettiğimizde daha iyi anlıyoruz. Ziraat Antalya’nın ana sektörlerinden biri. Bu sektörü destekleyen birçok başarı göstermiş şirket var. Burada üretilen ziraat ürünleri dünyanın değişik bölgelerine ihraç ediliyor. Bunun yanında şehrimizde yerli tohum üretimi noktasında birçok firmamız mevcut. Tohum ve fide üretiminde Antalya’mız önder kent. Kentimizde son dönemlerde tropik meyvelerle ilgili fazlaca mühim gelişmeler yaşanıyor. Antalya ilçelerinde neredeyse tüm tropikal meyveleri yetiştirebiliyoruz. Hatta ürettiğimiz ürünlerin çoğunu yurt dışına ihraç ediyoruz. Tropikal meyveler Antalya’nın fazlaca mühim bir ekonomik girdisi haline gelmeye başladı. Katma kıymeti yüksek ürünlerimizle dünya pazarında daha fazlaca yer almaya, üretmeye devam edeceğiz.

ÜLKE İSTİHDAMINA ÖNEMLİ KATKILAR SUNAN BİR ŞEHİR OLARAK ÖN PLANA ÇIKIYORUZ

Antalya, gezim ve ziraat da ülkemizin lideri konumunda. Bunun yanında son yıllarda sanayisi ve ticareti ile de adından söz ettiren bir kent. Yerli ve yabancı yatırımcılar için mühim merkezler olan Antalya Organize Endüstri Bölgesi ve Antalya Özgür Bölge, binlerce kişiye sunmuş olduğu iş imkânı ile şehrin istihdamına direkt katkı sunmakta. Bunun yanında gezim alanında çalışan binlerce insanımız var. Şehrimiz ülke istihdamına mühim katkılar sunan bir kent olarak ön plana çıkıyor. İyi yetişmiş bir insan gücümüz ve çalışkan bir insan kaynağımız var. Bilgimiz, becerimiz ve tecrübemiz artık belli bir noktaya geldi. İnşallah el birliğiyle ülkemizi ve şehrimizi daha iyi noktalara taşıyacağız.

ÜLKELER ARASI REKABET ŞEHİRLER ARASI REKABETE DÖNÜŞTÜ

Büyüyen ve gelişen dünya ile beraber artık ülkeler arası rekabet şehirlerarası rekabete dönüştü. Antalya’mız da bu aşamada turizmiyle, tarımıyla ve sanayisiyle göz dolduran bir kent. Mühim bir marka kent. Bilhassa gezim ve ziraat noktasında kendini ispatlamış bir marka.

Markalaşma noktasında şehrimizde mühim işlerden birinden daha anlatmak isterim. Antalya’da yat üretimi üstüne etkinlik gösteren firmalarımıza baktığımızda dünya genelinde marka haline gelmiş birçok firmamız mevcut. Yat üretimi üstüne etkinlik gösteren 48 firmamız var. Firmalarımızın bu yıl üretmiş olduğu 30’un üstünde yat dünyanın değişik birçok ülkesine ihraç edildi. Bunlar ülkemizin ihracatına büyük katkılar sunuyor. Burada üretilen yatlar ile kazandığımız prestijli ödüller yalnız Antalya’mızın değil ülkemizin gururu olmaya devam ediyor. Bölgemiz yat üstüne meydana getirilen yatırımlar ve gelişmelerle Doğu Akdeniz’in en kapsamlı, kapasitesi en yüksek yat bakım ve onarım merkezi haline dönüştü. Internasyonal pazarda yakalamış olduğumuz bu başarıyı devam ettirebilmemiz ve daha da ileriye taşıyabilmemiz için bölgemize yatırımlara devam edeceğiz. Yat bakım ve üretim merkezini daha da geliştirerek markalaşacağız. Kendi imzamızı taşıyan, katma kıymetli ürünlerle hem Antalya’mızın hem de ülkemizin ekonomisine büyük katkılar sunacağız.

GÜN GEÇTİKÇE BÜYÜYEN VE GELİŞEN SANAYİMİZLE GÖZ DOLDURUYORUZ

Her geçen gün gelişen ve büyüyen sanayisiyle Antalya, Akdeniz’in ve ülkemizin en mühim üretim üslerinden biri olmuştur. Şehrimizde büyük ve ufak ölçekli olmak suretiyle üretim meydana getiren ve alanında söz sahibi birçok firmamız var. Bölgelerimizdeki firmalar, şehrimizin üretimine büyük katkı sunuyor. Firmalarımız çağdaş üretim tesisleri, nitelikli insan kaynakları ve üretim olanaklarıyla dünyanın birçok değişik bölgesine ihracat meydana getiren, fark yaratan ve sektörlerine yön veren firmalar. Bu firmalar ülke ve kent ekonomimize, yaptıkları ihracatlar ile büyük katkı sunuyor. Turizmden tarıma, sanayiden ticarete yatırımlarımız devam edecek.

GENÇLERİMİZ ÖNCELİĞİMİZ

Her şeyin merkezinde olan insanoğlunun eğitimini meslek hayatım süresince hep ilk sıraya aldım. Bu mevzuda birçok proje gerçekleştirdim. Antalya’da da bilhassa eğitim ve çocuklarla ilgili projelere ağırlık veriyorum. Bu sebeple her şeyin eğitimle başladığına ve mümkün olduğuna inanıyorum. Antalya’da ilköğretim, ortaokul ve liselerde yürütülecek eğitim öğretim faaliyetlerini planlamak ve bu kapsamda eğitimde kalite ve kaliteyi arttırmak amacıyla AHENK Projemizi (Antalya Hedeflenen Eğitime Kalite Kazandırma) başlattık. Antalya’da her insanın dikkatini eğitime çekmek istiyoruz. Bu mevzuda farkındalık yaratmak istiyoruz. Gençlerimize hep birlikte dokunursak bu işi hep birlikte özümsersek eğitimin niteliğini ve standardını arttırmış olacağız. Projeyle bilimsel niteliği olan başarıdan doğal olarak ki de vazgeçmeyeceğiz. Fakat hepimiz başta kendi evladı olmak suretiyle tüm insanların iyi bir insan olmasını istiyor. Bu yüzden iyi insan yetiştirmek için çocuklarımıza dokunacağız. Gençlerimizi ve çocuklarımızı eğer olmazsa olmazımız insani değerlerle donatacağız. Kalplerine insana sevgiyi ve saygıyı aşılayacağız. Okullarımızı tekrardan canlandırarak gençlerimizin başarıya erişmesi noktasında katkı sunacağız. AHENK kapsamında şimdiye kadar Antalya’da 59 okulumuzu ziyaret ettim ve ziyaretlerime de aralıksız devam edeceğim. Ziyaretlerimde gençlerle beraber kitap okuyup onlarla söyleşi ediyorum. Merak ettikleri soruları cevaplayıp hayatımdan örnekler veriyorum. Çocukluk yıllarımdan öğrencilik yıllarıma, günlük hayatımdan Valilik görevime kadar birçok mevzuda öğrencilerin merak ettikleri soruları cevaplıyorum.

BAŞARILI İŞLER ORTAYA ÇIKMAYA BAŞLADI

AHENK Projesiyle başarı göstermiş işler ortaya çıkmaya başladı. AHENK Projesi kapsamında kitap okumayı mottolaştırıyoruz. Azca okuyan bir toplumuz. Fakat inşallah bunu hep beraber çözeceğiz. Bilhassa kitap okuma oranımızın arttığına dair güzel veriler son gerçekleştirdiğimiz toplantılarda elime ulaştı. Bu beni fazlaca mutlu ediyor. Antalya’da son rakamlarla talebe başına senelik düşen kitap okuma sayısı 32,64 seviyesine terfi etti. Bu müthiş bir oran. Bunu belli bir düzeyde tutup okuyan bir kent okuyan bir cemiyet inşa etmek istiyoruz. Antalya’da Sıhhat İçin Spora Teşvik (ASİST) Projesi ile de dezavantajlı bölgelerde yaşayan çocuklarımızı spora teşvik ederek, tüm fena alışkanlıklardan uzat tutmayı hedefliyoruz. Bu kapsamda evlatlarımızın tüm spor eşyalarını parasız bir halde karşılayarak spor yapmalarını istiyoruz. Şunu lütfen unutmayalım, geleceğimiz avuçlarımızın içinde yetişiyor. Türk milleti olarak yavrularımıza hak etmiş olduğu kıymet ve kıymeti vermeye devam edeceğiz. Türkiye büyük hedefleri olan bir ülke. Türkiye’yi bu büyük hedeflerine taşıyacak olan da gençlerimiz. Türkiye’nin kuvvetli geleceği gençlerimizin elinde. Bu yüzden gençlerimizi en iyi şekilde eğitmeli ve onları ülkemizin yarınlarına hazırlamalıyız.”