Bebek bekleyen çiftlerin en oldukca üstünde durdukları konulardan bir tanesi de adlar. Adam bebeklerine isim verirken kulağa hoş gelmesine dikkat eden çiftler anlamları mevzusunda da araştırma içine giriyorlar. Adam bebekleri için keşfedilmemiş, birbirinden güzel adlar bulunuyor.
A’dan Z’ye Adam Bebek İsimleri ve Anlamları
T Harfi ile Süregelen Adam Bebek İsimleri ve Anlamları
Tabgaç: Yüce, saygıdeğer.
Tacal: “Üstün ol, baş ol” anlamında kullanılan bir ad.
Tacettin: Taca ilişkin
Taci: Taç ile ilgili
Tacim: Noktalama.
Tacir: Ticareti meslek edinmiş olan kimse.
Tacver: Taç sahibi padişah.
Taçkın: Gurur
Tagay: Tabanca. 2. Annenin adam kardeşi, dayı.
Tağ: Dağ.
Tağalp: Dağ şeklinde yiğit
Tağar: Kap, çanak, küp, çömlek.
Tağay: Tabanca. 2. Annenin adam kardeşi, dayı. – bk. Tagay
Tağman: Dağ şeklinde iri yarı, heybetli kimse.
Taha: Hz. Ömer’e müslüman olmadan ilkin okunan ilk sure; Kuran’ da 20. Sure ismidir. Sermek, yaymak, döşemek manasına gelen fiildir.
Tahir: Temiz, temiz
Tahsin: Beğenip, alkışlanan, kale şeklinde sağlam
Taip: Tövbe eden.
Takdir: Beğenme, kıymet verme.
Taki: Günahtan, haramdan kaçınan, dinine bağlı kimse.
Takiyettin: Dindar, mümin.
Talas: Rüzgârın kaldırdığı toz; fırtına; kasırga
Talat: Yüz, çehre, çehre
Talay: Büyük deniz, büyük dere
Talayer: Oldukça yiğit, deniz eri denizci
Talayhan: Dal şeklinde kağan
Talaykan: Denizci bir soydan gelen kimse.
Talaykoç: Denizci yiğit.
Talaykurt: Denizci yiğit.
Talaykut: Mutlu denizci.
Talayman: Deniz adamı, denizci.
Talaz: Dalga, kasırga
Talha: Zamk ağacı / İslam dinini kabul eden ilk 10 kişiden biri, cennetle müjdelenmiştir.
Tâlha/Talha: Zamk ağacı.2. İslâm dinini kabul eden ilk on kişiden biri.
Ikincil: Şans
Şans: Talih, baht.
Talip: İstekli, isteyen, talep eden
Talu: İyi, güzel, seçilmiş, seçkin
Taluy: Deniz, büyük dere. 2. Oldukça, fazla.
Taluyhan: Denizlerin hükümdarı. – bk. Talayhan
Tamal: “Bütünüyle ele geçir” anlamında kullanılan bir ad..
Tamar: Damar
Tamay: Dolunay.
Tamçelik: Çelik şeklinde kuvvetli kimse.
Tamer: Her şeyi ile yiğit olan
Tamerk: Tam kuvvetli, özerk
Tamkan: Asil kimse
Tamkoç: Koç şeklinde kuvvetli kimse.
Tamkurt: Kurt şeklinde kuvvetli kimse.
Tamkut: Oldukça mutlu, talihli kimse.
Tamtürk: Tümüyle Türk, herşeyi ile Türk
Tan: Şafak, alaca karanlık
Tanaçan: Şafak şeklinde oluşturulan, aydınlatan
Tanaçar: Şafak vaktinde açar
Tanağar: Şafak vaktinin kızıllığı, şafak ağırtısı
Tanal: Şafak vaktinin al rengi
Tanalp: Şafak şeklinde aydınlık ve yiğit; şafak yiğidi
Tanay: Şafaktaki ay
Tanaydın: Şafak aydınlığı
Tanberk: Şafak şeklinde aydınlık ve sağlam kimse
Tanbey: Şafak beyi, şafak vaktinin beyi
Tancan: Şafak vakti doğan can
Tandoğan: Ağaran şafak; şafakta doğan
Tandoğdu: Şafak vakti dünyaya gelecek olan
Tandoruk: Doruktan yükselen şafak
Tanel: Eli ile ışık getiren
Taner: Şafak şeklinde parlayan er
Tanercan: Şafak şeklinde güzel ve can yiğit
Tanerk: Şafak gücü; kuvvetli şafak
Tanfer: Tan vakti
Tangüç: Şafak gücü
Tanhan: Şafak kağan
Tanıl: Herkesçe bilinme, tanınma
Tanju: Türk hükümdarlarına Çinliler tarafınca verilen san
Tank: Sabah yıldızı, venüs. 2. Yol.
Tankut: Şafak luğu
Tankutlu: Uğurlu şafak, kutlu şafak
Tanrıöver: Güzelliği ve dürüstlüğüyle Tanrı övgüsüne kavuşmuş olan. 2. Tanrıcı.
Tanrıverdi: Tanrı’nın sevgili kulu. Tanrı vergisi olan.
Tansal: Güzelliğiyle nam salan.
Tansan: Güzelliğiyle nam salmış olan.
Tansel: Tan vaktinin güzelliğini kendinde yansıtan.
Tansen: Hakkaten güzelsin.
Tanser: Güzelliğin bilinsin.
Tansev: Şafağı seven kimse
Tansever: Güzeli sever.
Tansı: Tan kadar güzel.
Tansoy: Şafak şeklinde güzel soydan kimse
Tansu: 1.Doğaüstü vaka, mucize. 2. Doğaüstü ve fanatik olunası güzellik.
Tantürk: Şafak şeklinde Türk
Tanuğur: Şafak vaktinin uğuru
Tanver: Işık saç
Tanyel: Güzelliğin rüzgar şeklinde etkili.
Tanyer: Şafağın doğduğu yer
Tanyeri: Güneş doğmak üzereyken aydınlanan yer.
Tanyıldız: Göz kamaştıran bir güzelliğe haiz olan. 2. Çoban yıldızı.
Tanyol: Şafak yolu. 2. Tan vakti.
Tanyu: Hakan, kağan, hükümdar; Çinliler’in eskiden Türk hakanlarına verdiği unvan
Tanyualp: Yiğit kağan
Tanyutekin: Biricik kağan, yiğit şehzade
Tanyücel: Şafak vakti yüce ol
Tanyüz: Güzel yüzlü.
Tanzer: Altın rengindeki şafak
Taran: Tarla, geniş toprak, geniş yer
Tarcan: Ayrıcalıklı dost
Tardu: Armağan, armağan
Targan: Ayrıcalıklı, saygı duyulan.
Tarhan: Asil kimse, bey varsıl kimse
Tarık: Sabahyıldızı
Ziraat: Toprak üstünde meydana getirilen emek harcama.
Tarik: Terk eden, bırakan, vazgeçen.
Tarkan: Ayrıcalıklı, saygı duyulan
Taşad: Adı şeklinde kendisi de sert olan şahıs.
Taşan: Çoşkulu olan.
Taşar: Kabına sığmaz, coşar, coşkun
Taşcan: Taş şeklinde sıhhatli kimse
Taşdemir: Taş ve demir şeklinde kimse
Taşel: Sert elli
Taşer: Taş şeklinde sert yiğit
Taşhan: Sert hükümdar.
Taşkan: Taş şeklinde sağlam bir kandan gelen
Taşkent: Özbekistan’ın başkenti. 2. Şehrin zorlukları karşısında sert olabilen.
Taşkın: Coşkun sular şeklinde hareketli şahıs
Taşkınad: Adı şeklinde kendisi de coşkulu olan.
Taşkınalp: Coşkulu yiğit.
Taşkınay: Ay şeklinde güzel ve coşkulu.
Taşkınel: Coşkulu el. 2. Coşkun şahıs.
Taşkıner: Kabına sığmayan yiğit, coşkun yiğit
Taşkınhan: Coşkulu hükümdar.
Taşkınkan: Coşkulu bir soydan gelen.
Taşkınsoy: Coşkulu bir soydan gelen.
Taşkıntay: Coşkulu genç.
Taşkıntürk: Coşkulu Türk.
Taştan: Taş şeklinde, taştan yapılmış şeklinde sağlam, taştan yapılmış
Taştekin: Taştan yapılmış ve biricik olan; taş şeklinde sağlam şehzade
Tatar: Bir Türk kavmi
Tatarhan: Tatar hükümdarı
Tatarkan: Tatar soyundan gelen kimse.
Tatarsoy: Tatar soyundan gelen kimse.
Tav: Işık.
Tavık: Güneşli havada yağan yağmur.
Tavlan: Tavlanmak işi.
Tavlı: Tavlanılmış. Tay
Tayak: Sığınılacak şey, esirgeyen sakınan.
Tayanç: Sırrını sakınan, sırdaş
Tayaydın: Nur yüzlü çocuk.
Taybars: Yavru pars
Taybek: Genç ve kuvvetli.
Tayberk: Bağımsız davranabilecek kadar kuvvetli ve şimşek kadar süratli olan taya benzer şahıs
Tayboğa: Boğa kadar kuvvetli.
Taycan: Genç ve kuvvetli kimse, tay canlı
Taydaş: Gençler.
Taydemir: Genç ve kuvvetli.
Tayfun: Şiddetli rüzgâr
Tayfur: Bir ufak kuş cinsel
Taygan: Eşi olmayan, biricik
Taygun: Çocuk, torun
Tayguner: Yiğit çocuk
Tayı: Bir işi kendi isteğiyle icra eden.
Tayip: İyi, hoş, güzel
Taykut: Genç ve kutlu, uğurlu
Taylan: İnce, kibar, uzun boylu güzel kimse
Taylaner: Uzun boylu ve yakışıklı yiğit
Tayman: Genç
Taymaz: Dengeli şahıs.
Taypars: Pars şeklinde kuvvetli genç.
Taytimur: Genç demir
Tayyar: Uçan, uçucu
Tayyib: İyi, hoş oldukca temiz
Tayyip: İyi, güzel, hoş.
Teber: Dervişlerin taşıdıkları yarım ay biçimindeki balta.
Tecelli: Görünme, ortaya çıkma
Tecer: Becerikli
Tecik: Tutumlu, idareli.
Tecimen: Ticaretle uğraşan.
Tecimer: Ticaretle uğraşan.
Tecir: Celepçilikle uğraşan.
Teda: Esin.
Tedü: Deneyimli, akıllı.
Tefik: Yalan söyleme, kara çalma atma.
Tegin: Uğurlu
Tekalp: Biricik yiğit, tek yiğit
Tekant: Biricik yemin, tek yemin
Tekay: Eşi benzeri görülmemiş, ay şeklinde güzel.
Tekbay: Eşi olmayan bir saygınlığı olan
Tekcan: Biricik sevgili
Teker: Eşi benzeri bulunmayan yiğit
Tekeş: Birbirine uyan.
Tekil: Eşi olmayan.
Tekin: Uslu, uğurlu, tek, şehzade, prens
Tekin Alp: Şehzade, yiğit
Tekinad: Uğurlu ad.
Tekinalp: Biricik yiğit; yiğit, şehzade
Tekinay: Uğurlu ay.
Tekindağ: Uğurlu dağ,
Tekinel: Uğurlu el.
Tekiner: Er şehzade, yiğit şehzade
Tekinhan: Uğurlu hükümdar.
Tekinkan: Uğurlu soydan gelen.
Tekinkılıç: Uğurlu kılıç.
Tekinsoy: Biricik soydan, biricik soy
Tekinsu: Temiz su.
Tekintay: Uğurlutay.
Tekintuğ: Uğurlu başlık. .
Tekintürk: Uğurlu Türk.
Tekiz: Bir tek iz; ikiden azız, biriz
Tekmil: Olgunlaştırma. 2. Bitirme, tamamlama, bütünleme.
Tekok: Bir ok
Tekol: Biricik olasın
Tekoşer: Bilgili, şuurlu.
Tekoşin: Kavga, savaşım.
Teköz: Benzersiz bir dürüstlük karakteri taşıyan.
Teközer: Benzersiz bir dürüstlük karakteri taşıyan yiğit şahıs.
Teksen: Yalnızca sen
Teksoy: Biricik soy
Tektaş: Oldukça kıymetli, kolay kolay bulunmayan.
Tekün: Oldukça meşhur.
Telim: Kibir, kibirli.
Temel: Aslolan olan, mühim
Temen: Kıymet.
Temir: Demir.
Temirkut: Demir şeklinde kuvvetli.
Temiz: Her anlamda temiz olan.
Temizad: Adı şeklinde kendide dürüst oları.
Temizalp: Dürüstlüğü ve yiğitliği konuşulan.
Temizcan: Dürüst ve içten dost.
Temizel: Dürüst insan.
Temizer: Dürüst şahıs.
Temizhan: Dürüst hükümdar.
Temizkal: Her anlamda dürüstlüğünü koru.
Temizkan: Dürüst bir soydan gelen.
Temizol: Her anlamda dürüstlüğünü koru.
Temizöz: Dürüst karakterli.
Temizsan: Dürüstlüğüyle anılan.
Temizsoy: Dürüst bir soydan gelen.
Temiztay: Dürüst genç
Temiztürk: Dürüst Türk.
Temren: İlkel silahların ucundaki sivri demir.
Temuçin: “Timuçin” adının bir başka söyleniş biçimi.
Temür: Demir.
Tengiz: Deniz.
Teoman: Duman/ Hun İmparatoru Mete’ nin babası
Tercan: Delikanlı.
Terim: Kavram
Terşeref: Şerefli, namuslu, saygı duyulan.
Teşrif: Şereflendirme, onurlandırma.
Tetik: Acele davranan, çevik, dikkatli, uyanık. 2. Dikkat ve itina gerektiren nazik iş. 3. Yakıcı silahları ateşlemek için çekilen ufak manivela.
Tetikel: Becerikli el 2. El hüneri olan.
Tetiker: Dikkatli, uyanık yiğit,
Tevfik: Başarıya ulaştırma
Tevhid/Birleştirme: Birleştirme. 2. Tanrı’nın tek olduğuna inanmak. 3. Tanrı’ın birliği inancını işleyen
Birleştirme: Tanrı’ın birliğine inanma, bir sayma, bir olarak bakma
Tevs: Sakinlik, durgunluk.
Tevsen: İnatçı.
Teyan: Botanda Kürt aşireti.
Teyfik: Uygun duruma getirme, Tanrı’nın yardımına kavuşma
Teymin: Uğurlu olsun.
Teytik: “Tevfik” isminin bir başka halde söylenişi.
Sav: Acele olan, süratli olan.
Tezal: Hızlan.
Tezalp: Telaşlı yiğit, sav canlı yiğit
Tezcan: Telaşlı, işi süratli icra eden
Tezel: Acele elli
Tezer: Süratli davranan yiğit
Tezeren: Acele yetişen
Tezkan: İçi içine sığmayan, kanıkaynayan.
Tezkinsoy: Biricik soydan, biricik soy
Tezok: Acele giden ok
Tezol: Elini acele tut
Tınaz: Ot, saman; savrulmaya hazır ekin
Tıtan: Yunan mitolojisinde kuvvetli şahıs.
Tibet: Çin’in batısında özerk bir bölge
Tilmaç: Çevirmen.
Timuçin: Sağlam, demir şeklinde
Timur: Demir. Türk- Moğol imparatoru
Timurcan: Demir şeklinde sağlam can
Timurhan: Demir han, sert kağan
Timurkan: Demir şeklinde sağlam kan
Timurlenk: Timurlar hanedanının kurucusu ve ilk hükümdar.
Timuröz: Karakteri demir şeklinde olan. 2. Sağlam kişilik.
Timurtaş: Demir taş
Tin: Tepe, zirve, sağlam.
Tinkut: Talihli ve mukaddes bir kişiliği olan.
Tirmeh: Temmuz
Tokalp: Gözü gönlü tok olan yiğit.
Tokay: Dolunay, varlıklı, dere kıvrımı.
Tokcan: Doymuş kimse
Tokdemir: Sağlam demir.
Toker: Gözü gönlü tok yiğit
Tokgöz: Gözü gönlü tok olan.
Tokhan: Gözü gönlü tok hükümdar.
Toktamış: Bir yerde yerleşik oturan
Toktaş: Tok gözlü ve taş şeklinde
Toktimur: Tok gözlü ve demir şeklinde; sağlam demir
Tokyay: Tok gözlü ve yay şeklinde çevik
Tolay: Topluluk cemaat
Tolga: Savaşçıların başlarına giyindikleri demir başlık, miğfer
Tolgahan: Kuvvetli önder
Tolgan: Gezinen.
Tolgay: Çevre, çevre
Tolon: Ay’ın on dördü, dolunay.
Tolonay: Dolunay, mehtap.
Tolun: Dolgun, dolun, bedir
Tolunay: Dolunay, tam ay
Tolunbay: Dolgun ve varlıklı
Tongal: Varlıklı, zengin.
Tongar: Yüce, yüce, kudretli.
Tonguç: İlk çocuk; çocuk
Topaç: Vücutça toplu ve sıhhatli. 2. Koni biçiminde ucu sivri oyuncak.
Topak: Avuç içinde yuvarlak bir şekil verilen hamur harcı parçası.
Topdemir: Top şeklinde yuvarlak demir.
Toper: Kuvvetli, yiğit.
Toperi: Kuvvetli, yiğit.
Toprak: Toz durumuna gelmiş türlü kütle kırıntılarıyla çürümüş organik cisimler bütünü / İnsanın yaratıldığı ham madde / Yer küreyi kaplayan her şeyin ondan yeşerdiği ve ona döndüğü madde
Topuz: Ucu top biçiminde eski bir tabanca. 2. Top biçiminde toplanmış saç. 3. Bir şeyin elle tutulabilen çıkıntısı.
Tor: Toy, işe alışkın olmayan. 2. Olgunlaşmamış. 3. Çekingen, çömez, utangaç.
Toralp: Eğitilmemiş, toy yiğit
Toraman: Sonradan ortaya çıkan, sonradan türeyen; tombul, iri yapılı
Toran: Genç irisi.
Torban: Utangaç hükümdar.
Torcan: Utangaç.
Torel: Gururlu kimse.
Torgay: Serçe, tarla kuşu.
Torhan: Gururlu hükümdar.
Toril: Mardin bölgesinde bir bölge.
Torin: Asil, asil.
Torkal: Mütevazi
Torkan: Mütevazi bir soydan gelen.
Torlak: Oldukça yakışıklı.
Toros: Güneydeki dağ sırası
Torumtay: Deve yavrusu.
Torun: Bir hiç kimseye nazaran çocuğun evladı
Tosun: Sıhhatli delikanlı.
Tosunbey: Sıhhatli, tıknaz bey.
Totuk: Eski Türklerde askerî vali.
Toy: Gençliği sebebiyle deneyimsiz olan. 2. Ziyafet.
Toyboğa: Genç boğa.
Toycan: Deneyimsiz genç, toy kimse, genç insan
Toydemir: Deneyimsiz
Toydeniz: Deneyimsiz.
Toyga: Kalınca sopa.
Toygar: Davet kuşu, tarla serçesi
Toygun: Genç delikanlı.
Toyka: Kalınca sopa.
Tozan: Toz tanesi. 2. Tozu oldukca olan yer.
Tozun: Oldukça gezinen.
Tökel: Oldukça.
Töreban: Görgülü hükümdar.
Töregün: Gündemde. 2. Geleneğe uygun.
Törehan: Görgülü er, mert, yiğit
Törel: Töreyle ilgili.
Törüm: Yaradılış.
Töz: Kök, aslolan, cevher.
Tözüm: Mütevazi.
Traje: Gökkuşağı.
Truske: Işın.
Tual: Fotoğraf yapmak için kullanılan çerçeveli bez zemin
Tufan: Oldukça ağır yağmur
Tugay: Bir askeri birlik
Tugberk: Göklerin hâkimi
Tuğ: Tepe tüyü
Tuğal: Çalış, çabala, başar.
Tuğalp: Tuğlu yiğit, sorguçlu yiğit
Tuğbay: tugay yönetim eden general anlamında
Tuğberk: Göklerin hâkimi
Tuğcu: Tuğ taşıyan.
Tuğer: Tuğlu yiğit
Tuğfan: Nuh Peygamber zamanında yağan ve tüm dünyayı su altında bırakan şiddetli yağmur
Tuğhan: Tuğu olan hükümdar
Tuğkan: Türkçe kökenli bir adam adı olup, “Soyu savaşçı olan kimse.” manasına gelmektedir
Tuğlan: Sorguç sahibi ol
Tuğlu: Bayrak, sancak
Tuğra: Osmanlı padişahlarının imza yerine kullandıkları hususi biçimi olan simge. Mühür.
Tuğrab: Topraktan gelen şahıs
Tuğrahan: Bir ve tek olan
Tuğrul: Yırtıcı bir kuş
Tuğrultekin: Uğurlu şahıs.
Tuğsan: Tuğuyla meşhur olmuş kimse
Tuğsel: Başarıları dilden dile dolaşan.
Tuğser: Başarılarının karşısında alçak gönüllü olan.
Tuğşat: Tanrı tarafınca tuğ ile ödüllendirilmiş kimse. (Tuğ
Tuğtaş: Başarı göstermiş ve sert şahıs.
Tuğtay: Başarı göstermiş genç.
Tuğtekin: Tuğlu şehzade
Tuhfe: Armağan.
Tulga: “Tolga’” adının bir başka söyleniş biçimi.
Tulgar: Kuvvetli karakter.
Tuli: Doğma, doğuşla ilgili.
Tulun: Dolun. Tuman
Tun: Gizli saklı yer.
Tuna: Bir dere adı
Tunacan: Havasından geçilmeyen.
Tunaer: Oldukça yakışıklı yiğit şahıs.
Tunahan: Tuna nehri kenarında yaşayan son Osmanlı hükümdarına verilen son ad
Tunak: Işıklı, mehtaplı gece.
Tunakan: Kendine güvenen bir soydan gelen.
Tunca: Bir dere adı
Tuncal: Al renkli tunç
Tuncalp: Tunç şeklinde yiğit, tunç yiğit
Tuncay: Tunç renkli ay
Tuncel: Tunç şeklinde el
Tuncer: Tunç şeklinde er
Tunç: Bir metal karışımı
Tunçad: Adı şeklinde kendi de kuvvetli Olan.
Tunçalp: Tunç şeklinde kuvvetli güçlü yiğit.
Tunçaslan: Tunçtan yapılmış aslan; (mecaz olarak) tunç şeklinde sağlam, Aslan şeklinde kuvvetli
Tunçay: Tunç renkli ay
Tunçbay: Tunç şeklinde sağlam ve varlıklı kimse
Tunçbilek: Tunçtan yapılmış bilek
Tunçdağ: Kuvvetli ve azametli.
Tunçdemir: Altedilmesi olanaksız olan.
Tunçel: Tunç şeklinde kuvvetli el,
Tunçer: “Tuncer” isminin bir başka söyleniş biçimi.
Tunçhan: Hakanlar hakanı.
Tunçkan: Oldukça kuvvetli bir soydan gelen.
Tunçkol: Kuvvetli, güçlü.
Tunçkurt: Kuvvetli ve kurnaz şahıs.
Tunçok: Tunçtan yapılmış ok
Tunçsoy: Sağlam soy, kuvvetli soy, tunç şeklinde soy
Tunçtan: Altedilmesi olanaksız olan.
Tunçtürk: Tunç şeklinde Türk
Tunga: Kuvvetli, yiğit, aşama
Tunguç: “Tonguç” isminin bir başka söyleniş biçimi.
Tunguz: Sibirya’da yaşayan göçebe bir topluluk.
Tura: Tuğra, Kalkan, siper
Turab: Hz Ali’nin lakaplarından biri
Turab/ Turap: Toprağın babası anlamına gelen Arapça tamlama, Hz. Ali’nin lakaplarından biridir
Turabi: Topraktan gelen, toprak ile ilgili olan
Turaç: Keklik türünden, eti yenen bir av kuşu
Tural: Yaşamak
Turalp: Genç yiğit.
Turan: Turancıların dünyadaki tüm Türkleri birleştirerek oluşturmayı amaçladıkları ülkenin adı.2. Türklerin Orta Asya’daki en eski yurtları.
Turatekin: Koruyucu yiğit.
Turay: Tur ay
Turcan: Samimi genç.
Turfa: Azca bulunur.
Turgay: Tarla kuşu, serçe
Turgut: Konut, oturulacak yer
Turhan: Onurlu şahıs
Turkan: Fedai.
Turna: Göçmen bir kuş
Tuti: Konuşmayı seven. 2. Papağan türünden taklitli sesler çıkaran kuş, dudu kuşu.
Tutun: Ev, aile.
Tutunç: Tutunulacak şey
Tuyan: Varlıklı, gururlu, besili, şişman, semiz
Tuygan: Duyumsayan, duygulu, duyan
Tuygun: Duyumsayan, duygulu
Tuyuğ: Şarkı, türkü.
Tuz: Sevimlilik.
Tuzer: Sempatik delikanlı.
Tüblek: Soyluluk akan.
Tükel: Tüm
Tülek: Delikanlı. 2. Varlıklı ve saygı duyulan şahıs.
Tümcan: Uğruna feda olsun canım.
Tümel: “Temel” isminin bir başka söyleniş biçimi.
Tümen: Büyük küme, yığın. 2. On binlerden oluşan birlik. 3. On bin, pek oldukca.
Tümer: Her şeyi ile yiğit şahıs
Tümerdem: Faziletli.
Tümerk: Kuvvetli, güçlü.
Tümerkan: Yiğit soydan gelen.
Tümerkin: Olgun.
Tümhan: Tam bir kağan şeklinde olan kimse
Tümkan: Asil kan, tam kan
Tümkurt: Kuvvetli ve kurnaz.
Tümkut: Kuvvetli ve aziz şahıs.
Tümtürk: Her şeyiyle Türk, tam Türk
Tüner: Delikanlı şahıs.
Türabi: Toprakla ilgili.
Türe: Hakkaniyet.
Türegün: Adaletli gün.
Türehan: Adaletli hükümdar.
Türel: Hukuksal.
Türeli: Haktan yana olan.
Türemen: Hukukçu.
Türev: Ortaya çıkan.
Türk: Türk soyundan gelen halk.
Türkad: Adıyla ve Türklüğüyle gurur duyan.
Türkalp: Yiğit Türk
Türkaslan: Aslan Türk
Türkay: Ay şeklinde parlayan Türk
Türkbay: Saygı duyulan Türk.
Türkbey: Saygı duyulan Türk.
Türkcan: Can türk, sevgili Türk
Türkdoğan: Türk dünyaya gelecek olan
Türkdoğdu: Türk olarak dünyaya gelecek olan
Türker: Yiğit Türk, Türk erkeği
Türkeş: Orhun yazıtlarında söz mevzusu edilen bir kahraman adı
Türkiz: Peşinden gidilmesi ihtiyaç duyulan Türk.
Türkkan: Türk asil
Türkmen: Oğuz Türklerinin bir kolu ve bu koldan olan kimse
Türknoyan: Türk başkomutanı
Türkol: Türk şeklinde ol.
Türköz: Aslı Türk olan
Türksan: Sanı Türk olan, Türk sanlı
Türksay: Saygı duyulan Türk.
Türksel: Çoşkulu Türk.
Türksev: Sevilen Türk.
Türkseven: Sevilen Türk.
Türkşen: Neşeli Türk.
Türkyılmaz: Hiçbir şeyden yılmayan Türk.
Türünk: Çalışkan.
Tüvan: Güç, kuvvet.
Tüzeer: Hukuktan yana olan.
Tüzel: Hukuki.
Tüzemen: Adaletli.
Tüzmen: Adaletli.
Tüzünalp: Muntazam yiğit, doğru yiğit
Tüzüner: Sakin yaradılışta olan.
Tüzünkan: Asil kandan gelen.
Tüzünsoy: Soyluların soylusu.
Tüzüntürk: Asil Türk, asil Türk.