[ad_1]
PARA DOSYA/ ÜRÜN DİRİER Bir girişimcinin hayali iyi bir yatırımcı bulmaktır, en büyük hayali ise ilgili sektörden bir yatırımcı bulmaktır. Böylece kendisine hem yatırımcı hem müşteri bulmuş olur. İşte yatırımcı arayışında olan veya ‘müşteri yatırımcı’lara ulaşmak isteyen girişimciler için Türkiye’nin startup destekçisi firmaları.
Türkiye’de 2021’in ilk 8 ayında startuplara 3.2 milyar dolarlık rekor yatırım gerçekleşti. Değerlemesi 1 milyar doların üzerindeki unicornlara 7 turda 3 milyar 38 milyon dolarlık yatırım gerçekleşirken, unicornlar haricindeki girişimlere ise 2021’in Ocak-Ağustos dönemindeki 174 turda 166 milyon dolarlık yatırım geldi. Türkiye’de startuplara 2020 yılında 172 yatırım turunda toplam 177 milyon dolarlık yatırım yapılmıştı. Böylelikle yılın ilk 8 ayındaki 166 milyon dolarlık yatırım, yıl sonunda yeni rekorun geleceğinin de habercisi oldu. Ekosistemde bireysel yatırımcılar, melekler ve VC’ler kadar şirketler ve holdingler de önemli bir yer kaplıyor. Pek çok girişimci için holding ve şirketlerin desteğini almak daha önemli bulunuyor. Çünkü çeşitli sektör paydaşlarının yaptığı yatırımlar, girişimciye sadece maddi anlamda ya da mentorluk anlamında destek sunmakla kalmıyor, sektöre girerek büyümesinin sürdürülebilirliğine de katkı sağlıyor. Daha basit bir ifadeyle, yatırımcı bir yandan da girişimcinin müşterisi oluyor. Ülkemizde bankacılık, iletişim ve perakende sektörleri başta olmak üzere birçok grubun startup destek programları bulunuyor. Yatırımcı arayışında olan veya ‘müşteri yatırımcı’lara ulaşmak isteyen girişimciler için startup destekçisi firmaları bir araya getirdik.
KUVEYT TÜRK
Lonca ile 50 bin TL destek
Kuveyt Türk Lonca Girişimcilik Merkezi, yeni fikirleri destekleyip geliştirerek ülke ekonomisine kazandırmak amacıyla 2017’de kuruldu. Banka bu merkez aracılığıyla teknoloji odaklı ve ölçeklenebilir iş fikirlerine sahip girişimcilerin, proje fikirlerini sürdürülebilir bir modelle ticari faaliyete dönüştürmelerine destek oluyor. Sağladıkları desteklerle her şeyden önce girişimlerin odaklanma sürecine katkıda bulunmayı hedeflediklerini belirten Kuveyt Türk Strateji ve İnovasyon Grup Müdürü, Lonca Yönetim Komitesi Üyesi Dr. Selman Ortaköy, “Bu amaçla hem ürün geliştirme süreçlerinde hem de acil masraflarında kullanabilecekleri 50 bin TL’ye kadar nakit hibe desteği veriyor, bu destekten dolayı herhangi bir hisse ya da opsiyon almıyoruz. Cihaz geliştiren startup’lara da 15 bin TL Ar-Ge desteği sunuyoruz” diyor. Lonca Girişimcilik Merkez’nin, TÜBİTAK’ın Bireysel Genç Girişim (BİGG) Programı için uygulayıcı kuruluş olarak akredite hale geldiği bilgisini de veren Ortaköy şu bilgileri aktarıyor: “TÜBİTAK’ın BİGG Programı ile genç girişimcilere teknoloji ve yenilik odaklı iş fikirlerini, katma değer ve nitelikli istihdam oluşturma potansiyeli yüksek, uluslararası ölçekte rekabet gücü olan teşebbüslere dönüştürebilmeleri için 200 bin TL’ye varan hibe desteği veriliyor. Lonca’nın İTÜ Çekirdek ile yaptığı iş birliğiyle yürüttüğü LoncaBİGG sürecinde girişimciler hem Lonca hem de İTÜ Çekirdek’in sunduğu bu desteklerden de yararlanabiliyor.”
Lonca Girişimcilik Merkezi, girişimcilere hibe programının yanı sıra eğitim, proje bazlı mentorluk, çok lokasyonlu kuluçka hizmeti gibi destekler de sağlıyor. Zengin mentor ağı ile öne çıkan merkez, hem Kuveyt Türk üst yönetimi ve çalışanlarından, hem de sektör uzmanlarından mentorluk desteği alıyor. Mentorluk, eğitim ve danışmanlık desteklerinin yanı sıra, girişimcilere hukuktan muhasebeye, pazarlamadan ürün geliştirmeye kadar pek çok alanda destek sağlıyor. Ayrıca, cihaz geliştiren girişimcilere Ar-Ge desteği, FinTech’ler için ise bankanın API altyapısını kullanabilmeleri gibi birçok ayrıcalık sunuyor. Lonca Girişimcilik Merkezi’nden mezun olan girişimler içinden ülkemize, ekonomimize ve müşterilere faydalı olacağını düşündükleri uygulamaları projelendirip iş süreçlerimize dâhil ettikleri bilgisini de veren Ortaköy, “Bazı girişimlerin ürün ve hizmetlerini müşterilerimizle buluşturarak her iki tarafa fayda sağlıyoruz. Böylece hem girişimlerimizin potansiyel müşterilerine ulaşmaları için bir köprü oluyor, hem de müşterilerimiz için hizmet çeşitliliğimizi artırmış oluyoruz” diyor.
TÜRK TELEKOM
Pilot ile girişimcileri uçuruyor
Türkiye’nin en yüksek yatırım yapan teknoloji markalarından biri olan Türk Telekom, startup programlarıyla da başı çekiyor. Türkiye’nin ilk kurumsal girişim hızlandırma programı PİLOT ile 2013 yılından bu yana erken aşama girişimleri destekliyor, sektörün ilk kurumsal girişim sermayesi şirketi TT Ventures aracılığıyla da 2018’den bu yana, büyüme aşamasındaki girişimlere yatırım yaparak uzun vadeli iş hedeflerini gerçekleştirmelerine yardımcı oluyor. Sağlıktan enerjiye birçok sektörün dijitalleşmesine katkı sağladıklarını ifade eden Türk Telekom Strateji, Planlama ve Dijital Genel Müdür Yardımcısı Barış Karakullukçu, destek programlarıya alakalı şu bilgileri paylaşıyor: “Şu an dokuzuncu dönemi içinde bulunduğumuz teknoloji girişimlerini desteklediğimiz PİLOT programımız ile bugüne kadar 73 girişime toplamda 5 milyon TL’nin üzerinde nakit desteği sağladık. TT Ventures’in bir rolü de PİLOT mezunu girişimlere yatırım yapmak. TT Ventures olarak 2021’de yeni girişim yatırımlarımızı sürdürmeyi ve bunlar arasında PİLOT mezunu girişimlere öncelik vermeyi hedefliyoruz. Teknoloji girişimleriyle iş birliklerimiz sayesinde, müşterilerimize katma değerli servisler sunarken Türkiye’nin daha çok yerli ve millî teknoloji üretmesiyle dünyaya teknoloji ihraç eden bir konuma gelmesini amaçlıyoruz. Yatırımlarımızı odak alanlarımızdaki sektörlerde mevcut ana iş kollarımız ve ürünlerimizle sinerji oluşturacak yenilikçi ürünlere yönlendirerek hem ülke ekonomisi hem de Türk Telekom için değer üretmeyi sürdüreceğiz.”
AKSİGORTA
Girişimcilerin sektöre erişimi sağlanıyor
Aksigorta startup desteklerini İTÜ Çekirdek Insurtech programı kapsamında gerçekleştiriyor. Programda sektöre değer katacak teknolojiler geliştiren girişimciler destekleniyor. Program kapsamında sunulan pek çok desteğin yanı sıra, girişimlerin sektöre erişimi sağlanıyor ve başarılı olan girişimlere can suyu veriliyor. “Yapay zekâ, IoT, big data gibi yeni teknolojilerin sigorta sektörünü çok hızlı etkileyeceğini görüyoruz. Bu yüzden bu teknolojileri Aksigorta olarak en hızlı şekilde iş modellerimize entegre etmemiz gerektiğinin de farkındayız. Hızlı davranabilmek adına da Aksigorta olarak girişimcilerle olası iş birliği fırsatlarını düzenli olarak değerlendiriyoruz” diyen Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Esra Öge, Aksigorta çalışanlarının da girişimcilere mentorluk desteği sağladığını ifade ediyor. Aksigorta bu zamana kadar e-taşın, Bigbounter, Assistbox ve Lumnion gibi startup girişimlere yatırım sağladı. Müşteri ihtiyaç ve beklentilerine yönelik hayata geçen bu girişimleri, ürün ve hizmet gelişiminin yanı sıra iş süreçlerini de kolaylaştırmak amacıyla destekliyor, banka startuplarla yapılan iş birliklerini önemsiyor.
BRİSA
Yolculuğun öncülerini arıyor
Brisa açık inovasyon anlayışıyla hem kurum içi hem kurum dışı startup iş birlikleriyle, tedarikten üretime, satıştan satış sonrası hizmetlere kadar her alanda yenilikleri hayata geçirmek için uygun ortamlar oluşturuyor. Kurum dışında startup taramaları ve Yolculuğun Öncüleri açık çağrı platformu, kurum içi girişimcilikte ise Roket adını verdikleri program ile çalışmalarını gerçekleştiriyor. Startup iş birliklerinin kendilerine farklı bir bakış açısı ve yetkinlik getirdiğini ifade eden Brisa CIO’su Tekin Gülşen, “Bağlantılı, otonom, paylaşımlı ve elektrikli araç mega akımları mobilitenin geleceğini şekillendirmekte. Bunun yanı sıra, nesnelerin interneti, yapay zekâ, robotik gibi teknolojilerle mobilite, tüm dünyada yeni bir çehreye kavuşmakta. Ayrıca yeni teknolojilerin hazır hale gelmesiyle müşteri deneyimi ve akıllı üretim alanları da hızla evrilmektedir. Türkiye’nin bu yolculukta güçlü bir oyuncu olmasını sağlamak üzere ülkemizin lider lastik kuruluşu olarak yenilik ve teknoloji odaklı bir strateji izliyoruz” diyor.
İş birimleriyle her sene 150 yeni girişimci tanıştıran Brisa, “Yolculuğun Öncüleri” açık inovasyon programıyla Brisa’nın inovasyon deneyimini ve güçlü kaynaklarını girişimcilere sunarken, onları yolculuğun geleceğine yön verecek iş fikri, prototip ve girişimler geliştirmeye davet ediyor. Bu sayede Endüstri 4.0, bağlanabilirlik, otonom sürüş, paylaşım ekonomisi, dijitalleşen müşteri deneyimi ve elektrifikasyon gibi mega trendler kapsamında girişimcileri dijital çözümler ve yenilikler yaratmaya teşvik ediyor. Brisa bünyesinde şu an aktif olarak devam eden 30 proje bulunuyor. Brisa İnovasyon Takımında ise özel eğitim almış, startup tarama çalışmalarında disiplinler arası çalışan gençler yer alıyor. Farklı konular odağında webinarlar, demoday’ler, scouting turları gerçekleştiriliyor. Brisa’da girişimcilik alanında mobilite, akıllı üretim teknolojileri ve müşteri deneyiminde değer yaratacak inovatif çözümler olmak üzere üç odak konu yer alıyor. Tüm süreçler Viveka, Keiretsu Forum, Kocaeli Üniversitesi Teknopark, TÜSİAD S2 Sanayinde Dijital Dönüşüm oluşumu gibi alanında uzmanlaşmış iş ortaklarıyla hareket ediliyor.
ANADOLU EFES
Hem kurum içi hem kurum dışı girişimlere destek
Anadolu Efes, iki girişimcinin hayallerinin peşinden koşmasıyla gelişerek bugünlere gelen bir şirket. Bu iki girişimcinin yolculuğu 1969’da İzmir’de başladı. Bugün dünyanın üretim hacmi bakımından en büyük 10 şirketinden biri ve ürünlerini 70’ten fazla ülkede tüketicilerle buluşturuyor. Firmanın yola bir girişimcilik hikayesiyle çıkmış olmasından dolayı kurum felsefesinde girişimciliğin çok önemsendiğini belirten Anadolu Efes Kurumsal İletişim ve İlişkiler Direktörü Selda Susal Saatçi, “Hem kurum içi girişimciliği hem Türkiye’deki girişimcilik ekosistemini önemsiyor ve destekliyoruz. İş birliği yapabileceğimiz girişimleri belirlemek içinse farklı platformları kullanıyoruz. Yapılandırılmış ve düzenli olarak desteklediğimiz ekosistem paydaşları var. 2018 yılından beri dünyadaki en iyi üniversite kuluçka merkezleri sıralamasında ilk 5’te yer alan İTÜ Çekirdek’in ana paydaşı olarak girişimcilerle yakın temasta bulunuyoruz. Karşılıklı katma değer yaratabileceğimize inandığımız tüm girişimleri dinliyoruz ve her yıl 2 veya 3 girişime Anadolu Efes Özel Ödülü veriyoruz. Bugüne kadar 8 girişime 400 bin liralık fon desteği sağladık” diyor.
Bunun yanı sıra, sosyal girişimcilik ile dünyaya fayda sağlamayı amaçlayan 30 yaş altı girişimcileri desteklemek için, Impact Hub İstanbul iş birliğinde global bir program olan Social Impact Awards’u (SIA – Sosyal Etki Ödülleri) Türkiye’de gerçekleştirdiklerine de değinen Saatçi şunları aktarıyor: “100’den fazla sosyal girişimci adayının katılımı ile gerçekleşen SIA kapsamında sekiz girişime online atölyeler, mentorluk ve network oluşturma desteği sağladık. Tüm finalistler, global ekipler ile SIA Summit 2020’de buluştu. Seçilen girişimler toplamda 30 bin TL’lik fon desteği aldı. Bu platformlar ve farklı kanallar sayesinde her yıl 150’den fazla girişimle tanışıyoruz ve en az 20 tanesiyle birebir iş birliği olanaklarını değerlendiriyoruz. Girişimlere fon sağlamakla kalmıyor, mentorluk, iletişim desteği ve ağımıza erişim ya da doğrudan iş birliği fırsatları sunuyoruz. Çalışanlarımızdan oluşan 15 kişilik Gönüllü Mentor ekibimizle genç girişimcilere uzmanlık alanlarımızda mentorluk veriyoruz. Diğer yandan, şirket içinde girişimcilik kültürünü kazandırmak ve çalışanlarımıza özgün fikirlerini hayata geçirmekte yol göstermek için kurduğumuz Anadolu Efes Girişim Atölyesi ikinci yılına girdi.”
İNCİ HOLDİNG
Odağında Endüstri 4.0 var
Vinci Girişim Sermayesi, Türkiye, Almanya ve İngiltere olmak üzere, mobilite, tedarik zinciri, enerji yönetimi/depolama ve endüstri 4.0 alanlarında erken aşama teknoloji şirketlerine yatırım yapıyor. İnci Holding’in stratejik yatırımcısı olduğu Vinci Girişim Sermayesi, portföyündeki girişimlere endüstriyel deneyimi ile stratejik ortak olarak değer katmayı hedefliyor. “Odağımız ve hedefimiz geleceğin teknolojisini ve iş modellerini yakalamak” diyen Vinci Yatırım Komitesi Başkanı Şelale Zaim Gorton şunları aktarıyor: “Vinci bu sene üçüncü senesini doldurarak birinci fonunun yatırım süresinin sonuna yaklaşıyor. İlk 3 yıl içerisinde 6 farklı şirkete yatırımı tamamladık. Başlangıçta her bir girişime 100-500 bin Euro aralığında yatırım gerçekleştiriyoruz. Şu ana kadar Türkiye’den Octovan, Thread in Motion ve ShipsGo’ya, Almanya’dan Surve Mobility’ye ve İngiltere’den Herotech8 ve Mobilus Labs şirketlerine yatırım yaptık. Surve, Octovan ve Herotech8’e devam yatırımları da gerçekleştirdik. Portföy şirketlerimizin büyüme hızına baktığımızda, yatırım yaptığımız şirketlerin farklı aşama, sektör ve iş modellerine sahip olmalarından dolayı büyüme hızları ve hedefleri de farklı oluyor. Farklı ülke ve sektörlere yeni satışlar yaparak pazar yelpazesini hızla genişletenler de var, her ay düzenli olarak yüzde 10’dan fazla büyüyen ve bu büyümeyi sürdürmeyi öngören şirketlerimiz de var. En çok büyüyen portföy şirketimize bakıldığında, son 2 yılda 100 kat büyüdüğünü görüyoruz. Şüphesiz ki hızlı ve tutarlı büyüyen şirketlerimizin yeni yatırım turlarında daha global boyutta ve köklü yatırımcıların ilgisini çektiğini ve bu turlarda değerlemelerinin de katlandığını gözlemliyoruz. Odak alanlarımızı mobilite, tedarik zinciri, enerji yönetimi/depolama ve endüstri 4.0 olarak belirledik. Bu alandaki girişimlere yatırım yapmayı tercih ediyoruz.”
MEDIAMARKT
39 ülkedeki girişimcilerden talep var
MediaMarktSaturn Perakende Grubu COO’su ve MediaMarkt Türkiye CEO’su Yenal Gökyıldırım, MediaMarkt Türkiye olarak geleceğin perakende dünyasını bugünün inovatif fikirleriyle geliştirmek istediklerini belirterek “Bunu da dijitalleşmeyi kültürlerinin bir parçası haline getirmiş girişimlerle birlikte hareket ederek başarabileceğimizin farkındayız. MediaMarkt Startup Challenge’la da tam bu noktadan yola çıkarak, geleceğin teknolojilerini kurgulayan şirketlerle, perakendeyi yeniden şekillendirecek girişimcileri bir araya getiriyoruz. Yani girişimcilerimizle geleceğe yön vermeyi hedefliyoruz. Bu motivasyonumuzu önceki yılın bazı başarılı girişimcileriyle hayata geçirmiş durumdayız, bazıları ile de çalışmalarımız sürüyor. Başka bir değişle yarışmamızın kazananlarını sadece ödüller beklemiyor, aynı zamanda o projelerin hayata geçmesinde bir kaldıraç görevi görüyoruz” diyor.
MediaMarkt girişimcilere verdiği desteği sadece Türkiye ile sınırlı tutmuyor. MediaMarkt Startup Challenge’a geçen yıl Türkiye dahil olmak üzere 39 farklı ülkeden 152 başvuru geldi, üstelik bu başvuruların 92 tanesi yurt dışından gerçekleşti. “Bizi daha mutlu edense bu başvuruların arasında dünyada en fazla girişimcilik yapılan ve desteklenen ülkelerden olan ABD olması” diyen Gökyıldırım progra detaylarıyla ilgili şunları aktarıyor:
“MediaMarkt Startup Challenge’da ilk üçe giren projeleriyse oldukça cazip ödüller bekliyor. Birinci olan proje, Münih’te gerçekleştirilen Plug and Play Retailtech Center Hızlandırma Programı’na katılmanın yanı sıra; girişimciler için kurumsal ortaklıklar sunan hızlandırma programına dahil olma hakkı, Silikon Vadisi’nin en aktif yatırımcıları arasında olan Plug and Play’in girişimci ağına dahil olma fırsatı yakalıyor. İkinci olan proje ise MediaMarkt mağazalarında pilot uygulama fırsatı ve sektör liderlerine çözümlerini sunma hakkı elde edecekken; üçüncü olacak proje de yine MediaMarkt mağazalarında pilot uygulama imkanına sahip olacak. Beklediğimiz başvuruları da şöyle tanımlayabilirim; biz MediaMarkt Startup Challenge ile perakende dünyasındaki alışılagelmiş uygulamaları yenilikçi fikirlerle değiştirmeyi hedefliyoruz, dolayısıyla başvuru alacağımız projelerin de bu alana katkı sağlamasını istiyoruz.”
ALBARAKA TÜRK
Aktif yatırım yapan 3 fonu bulunuyor
Albaraka Portföy Yönetimi A.Ş. bünyesinde yer alan 8 GSYF’nin altında 26 farklı şirket bulunuyor. Bu zamana kadar gerçekleştirdiği yatırım sayısı ise 16. Erken aşamadan başlayarak Serie A öncesi’ne kadar tüm aşamalardaki girişimlere yatırım gerçekleştirebiliyor. Yatırım tutarları fon büyüklükleri ve yapıları itibariyle farklılık göstermekte ancak konsolide olarak bakıldığında 100-500 bin dolar aralığında. Albaraka Türk bünyesinde aktif olarak yatırım yapan 3 fon bulunduğunu belirten Albaraka Türk Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çetin şu bilgileri veriyor: “Fonlarımızdan Fintech GSYF, isminden de anlaşılacağı gibi 2021 itibariyle tamamen fintech dikeyindeki girişimlere yatırım yaptığımız fonumuz. Start-up GSYF dikey bağımsız yatırım yaptığımız fonumuz ancak bu GSYF ile fonlama ihtiyacı yüksek olan donanım geliştiren ve derin teknoloji alanında faaliyet gösteren girişimlere yatırım yapmıyoruz. Teknoloji tabanlı, ölçeklenebilirliği kolay olan B2B, SaaS, Kurumsal yazılım geliştiren firmalar ve aylık abonelik işlerine bu zamana kadar yatırım gerçekleştirdik. Bilişim Vadisi GSYF de aynı şekilde dikey bağımsız ilerlediğimiz fonumuz, startup GSYF’den farklı olarak hem Bilişim Vadisi Teknopark’ının vizyonu ve bilgi birikimi olması hem de fon taahhüdünün 100 miyon TL olması donanım ve derin teknoloji girişimlerine yatırım yapmamıza olanak sağlıyor. Bu 3 fonumuza konsolide olarak baktığımızda aslında sektör ve aşama bağımsız tüm girişimler odak alanımıza giriyor, tüm girişimler bize ulaşabilir.”
Bankanın startuplara desteğini sürdürdüğü iki farklı yapısı bulunuyor. İlki Albaraka Garaj Bigg programı. Tübitak’ın bireysel genç girişimcileri desteklemek için oluşturduğu 1512 (BİGG) programında uygulayıcı kuruluş olarak fikir aşamasındaki girişimcilere destek oluyor. Eğitimden, mentorluğa çeşitli desteklerle TÜBİTAK desteği almaları için çalışmalar yürütüyor. Sonrasında ürün çıkarma aşamasına kadar da desteklerimizi sürdürüyor. İkincisi ise Albararaka Garaj Hızlandırma Programı. Albaraka Garaj’da ürün/hizmetleri hazır ve tamamen o işe odaklanmış ekipleri olan girişimlere işlerini büyütmeleri için destek oluyor. Eğitim, mentorluk, hibe, ürün doğrulama, globalleşme gibi imkanlarla startupların hedefleri doğrultusunda ilerlemeleri sürecinde yanlarında oluyor. SaaS’dan, fintech’e, EdTech’den Yapay zekaya teknoloji tabanlı girişimlere ev sahipliği yapıyor.
YILDIZ HOLDİNG
Gıda startuplarını destekliyor
Yıldız Holding tarafından hayata geçirilen Yıldız Ventures, yatırımlarını daha çok grubun ana faaliyet alanları doğrultusunda gerçekleştiriyor. Sadece bir Venture Capital (VC) olarak da faaliyet göstermiyor. Gruba değer katabilecek girişimlere fikir aşamasında yatırım yaparak girişimcisiyle birlikte destekleyip büyütüyor. “İşimizin büyük bir kısmını Corporate Venture Capital (CVC) yatırımları oluşturuyor. Bu alanda istegelsin en iyi örneklerden biri ve 30 milyon dolar yatırımla en büyük inkübasyon yatırımımız. Yıldız Ventures’ın sağladığı know-how sayesinde, istegelsin Türkiye’nin ilk online süpermarketi olarak, sektöründe pazara yön veren, yenilikçi bir girişim olarak öne çıkıyor” diyen Yıldız Ventures Kurucusu Yahya Ülker şunları aktarıyor: “İnkübasyon yatırımlarımızın yanı sıra bugüne kadar ağırlıklı olarak gıda sektöründe faaliyet gösteren erken aşama startuplara da destek verdik. Aynı zamanda yatırımcıları arasında yer aldığımız uluslararası ve yerli VC fonlar aracılığıyla da online veri odaklı finansal yatırımlar yapıyoruz. Özellikle FinTech, SaaS (software as a service), e-ticaret, gaming ve yapay zeka gibi alanlarda yaşanan hareketliliği yakından takip ediyoruz. Yıldız Ventures’ın girişimlere sunduğu destek, sadece finansal yatırımla sınırlı değil. Finansal desteğin yanı sıra; pazarlama, medya, veri analitiği ve insan kaynağı gibi operasyonel destekler de veriyoruz. Bunun da en az finansal yatırım kadar önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu yıl da finansal ve stratejik destek arayışında olan yüksek potansiyele sahip girişimleri yakından takip edip portföy stratejimize uygun start-up’ları ekosistemimize dahil etmeyi sürdürüyoruz.”
TEB
Girişim evlerini Anadolu’ya da taşıdı
Türk Ekonomi Bankası (TEB), 2013 yılında hayata geçirdiği TEB Girişim Bankacılığı ile Türkiye’nin dört bir yanındaki inovatif iş fikirlerini ekonomiye kazandırmak ve girişimcilik ekosistemini geliştirmek amacıyla çalışıyor. TEB Girişim Bankacılığı ile yenilikçi ve katma değerli teknoloji firmalarını güçlü ve sağlam yapılara dönüşebilmeleri için destek oluyor. Girişimcilere elde ettikleri finansmanla fikirlerini nasıl işe dönüştürebileceklerinden projelerini nasıl pazarlayacaklarına kadar her konuda yol gösteriyor. Bu kapsamda ilkini 2013 yılında İstanbul Ataşehir’de açtığı TİM-TEB Girişim Evi’ni, 2020 yılı itibarıyla girişimcilik ekosisteminin kalbi olan Kolektif House Maslak’a taşıdı. TİM-TEB Girişim Evi bünyesinde Hızlandırma Programları ile girişimcilere danışmanlık ve mentorluk hizmeti veriyor, yatırımcı ve potansiyel müşteri buluşmaları için fırsat sağlıyor, TİM-TEB network destekleriyle ulusal ve uluslararası etkinliklere katılarak girişimlerini yeni pazarlara açma imkanı sağlıyor ve girişimleri için ihtiyaç duydukları iş ağını sağlıyor. Buna ek ülke genelindeki girişimcilere ulaşmak ve onların yenilikçi iş fikirlerini ekonomiye kazandırmak amacıyla Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ile Girişim Evi konseptini Anadolu’ya da taşıdıklarını aktaran TEB KOBİ Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Ali Gökhan Cengiz şunları paylaşıyor:
“Bugün TİM-TEB Girişim Evi; İstanbul, Ankara, İzmir, Denizli, Gaziantep, Mersin ve Bursa’da olmak üzere 7 ilde bulunuyor. Burada desteklediğimiz girişimcilere finansal ve finansal olmayan imkanlar sunuyoruz. TİM-TEB Girişim Evleri’nde girişimcilerimize Step Up, Level Up, Start Up ve Global Up gibi Hızlandırma programlarımızla danışmanlık ve mentorlük sağlanması, projelerin tanıtılması, rekabetçi yapıya kavuşmaları, global pazarlara açılım, potansiyel müşteri ve yatırımcılar ile network sağlanması gibi uçtan uca her konuda destek veriliyor. Programlarımızı özellikle ihracat ve global odaklı tasarlayarak, girişimcilerimizi yurt dışı pazarlara açılım konusunda yüksek bir motivasyonla destekliyoruz. Bu doğrultuda sürekli yurt dışı iş ortaklarımızı çeşitlendirmeye gayret gösteriyoruz. Hali hazırda BNP Paribas iş ortaklığımız da bu konuda bize önemli fırsatlar sunuyor. 2019 yılında TİM-TEB Girişim Evi faaliyeti olarak başlattığımız S2C (Startup/Scaleup2Corporate) programlarımız ile inovatif çözümler sunan teknoloji şirketlerini, Kurumsal/KOBİ firmalarıyla bir araya getirmeye başladık. S2C programımız ile KOBİ ve Kurumsal firmalar, en güncel ve inovatif çözümlere yoğun bir tarama araştırma çabası vermeden hızlı bir şekilde ulaşabiliyor ve dilerlerse POC (Proof of Concept) yapabilme şansına sahip oluyorlar. Teknoloji şirketleri ise bu program sayesinde, ürün ve hizmetlerini doğrudan sunabilecekleri müşterilerle bir araya gelerek hızlı ticarileşebilme konusunda fırsat yakalıyor. Bununla birlikte teknoloji girişimcileri, müşterilerinden alacakları doğrudan geri bildirimler sayesinde, ürün ve hizmetlerinin gelişimi konusunda da iyi bir know-how’a ulaşma imkanı elde ediyor. Bugüne kadar 60’tan fazla kurumsal firma ile inovatif çözümler sunan girişimcilermizi bir araya getirerek potansiyel iş birliği fırsatlarının doğmasına aracılık sağladık.”
ARAŞTIRMACI İLAÇ FİRMALARI DERNEĞİ (AIFD)
10 molekülün 7’sini startuplar buluyor
Birleşik Devletler Gıda ve İlaç Dairesi FDA’de onaylanan her 10 yeni molekülün 7 tanesi artık startuplar tarafından yapılan keşiflere dayanıyor. Bu farkındalıkla yola çıkan AIFD de Türkiye’nin ilk ve tek biyoteknoloji odaklı hızlandırıcı programı BIO Startup’ı beş yıldır destekliyor. BIOStartup Program, erken tanı, tedavilerin daha doğru sunulabilmesi, yenilikçi yöntemlerle yeni tedavi yaklaşımları, yapay zekâ gibi teknolojilerin sağlık alanına entegre edilmesini konu alan başarılı projeleri ödüllendiriyor. Programın yürütücülüğünü ise ReDis Innovation üstleniyor. BIO Startup Demo Day’de jüri tarafından değerlendirilen ve belirlenen finalistler 64 ülkeden 4 binin üzerinde şirket ve 7.260 kişinin katılımı ile gerçekleşen dünyanın en büyük biyoteknoloji fuarı BIODigital’e katılmaya hak kazanıyor. Programın Türkiye’den çıkan startupların küresel rekabete hazır hale gelmelerine yardımcı olduğunu ifade eden AIFD Genel Sekreteri Dr. Ümit Dereli, “Covid-19 gibi küresel bir sorunun karmaşıklığı ve daha uzun bir süre pandemi ortamının devam edeceği düşünüldüğünde, çok farklı sorunlarda etkili çözümlerin ancak ilaç endüstrisi, akademi, startuplar ve düzenleyici kurumlar gibi paydaşların bir araya gelmesiyle geliştirilebileceği düşüncesindeyiz. Oluşturduğumuz mezun havuzumuz ile gerçekleştirilen CoronaSprint Projemiz kapsamında, zorlu pandemi koşulları altında Türkiye’de yaşam bilimleri ve sağlık biyoteknolojisi alanlarına katkı sağlamayı başardık” diyor.
TÜRKİYE İŞ BANKASI
Workup Girişimcilik Programı’nın ana sponsoru
Türkiye İş Bankası, erken aşama teknoloji tabanlı girişimlerin, melek yatırımcıların, yatırım fonlarının aradıkları faydaya en kolay ve en hızlı ulaşabilecekleri bir platform oluşturmak amacıyla kurulan Workup Girişimcilik Programı’nın ana sponsoru. Türkiye İş Bankası’nın ana sponsorluğunda, Kolektif House tarafından yönetilen Workup Girişimcilik Programı, teknolojik iş fikri olan girişimcileri ve erken aşama girişimleri ihtiyaç duydukları alanda destekleyerek işlerini büyütmelerine ve ölçeklenmelerine yardımcı oluyor. Program, ülkemizde girişimciliğin en önemli merkezlerinden Kolektif House Levent yerleşkesinde, ekosistemin önde gelen isimlerinin mentorluğu ile yürütülüyor. 6 ay süren programda girişimler, alanında uzman kişiler ve banka yöneticilerinden mentorluk, başarılı girişimciler ve teknik uzmanlarla düzenlenen eğitim ve ilham etkinlikleri, Kolektif House Levent’te 6 aylık ofis alanı, bulut kredileri, teknolojik destek paketleri, yatırımcılarla buluşma imkanı gibi pek çok ayrıcalıktan yararlanabiliyor. Program mezuniyetinde Demo Day organizasyonu ile potansiyel yatırımcı, müşteri ve iş ortaklarının karşısına çıkan girişimler, İş Bankası ve grup şirketleri ile iş geliştirme şansına da sahip oluyor.
VESTEL VENTURES
Girişimcileri Avrupa hibe fonlarına ulaştırıyor
Ürün tasarımı, endüstriyel tasarım, multi-screen arayüz tasarımı, prototip oluşturma, test, sertifikasyon ve üretim gibi ürünleştirmenin tüm aşamalarında girişimcilere bilgi birikimi ve tesis olanaklarını sunuyor. Pazarlama, global satış, hukuk, muhasebe konularında destek oluyor, markalaşma ve patent süreçlerine katkıda bulunuyor. Ulusal ve uluslararası fuarlarda ürünlerini tanıtmalarını sağlıyor, girişimlerin globale giden yolculuğunda köprü oluyor. Aynı zamanda girişimcileri Vestel’in Türkiye ve Avrupa hibe fonlarındaki deneyimi ile hibe fonlara ulaştırıyor ve nakit desteği sağlıyor.
KOÇ İNOVASYON
Kurum içi girişimciliği destekliyor
Kurum içi girişimciliğe ilham vermek amacıyla Koç Holding bünyesinde başlatılan Koç İnovasyon Programı, inovasyonu iş süreçlerinin merkezine taşıma hedefinde. Koç Topluluğu genelinde kurum içi girişimcilik kültürünü oluşturmayı odağına alan bu programın temel prensipleri ise, hızlı deneyimleme, yaparak öğrenme, esneklik ve uzun dönemli bir yaklaşım benimseme. Bu çerçevede, topluluk şirketlerinden çıkan kurum içi girişimcilere eğitim, mentorluk ve danışmanlık desteği veriliyor. Programın bir diğer öne çıkan özelliği ise açık inovasyon, topluluk şirketlerinin üniversiteler, girişimciler ve startuplar ile ortaklıklar kurarak ürün ve hizmet geliştirmelerini, piyasaya sunmalarını destekliyor.
ABDİ İBRAHİM
İyileştiren fikirler arıyor
2020’de İsviçreli biyoteknoloji şirketi OM Pharma’yla stratejik ortaklık kurarak global kimliğini güçlendiren Abdi İbrahim, “Social Innovation in Health & Life Sciences: We Heal the Future” yani “Sağlıkta ve Yaşam Bilimlerinde Sosyal İnovasyon: Geleceği İyileştiriyoruz” programını başlattı. Program kapsamında düzenlenen İyileştiren Fikirler Yarışması, bu alanda Türkiye ve dünyanın önemli kuruluşları Ashoka Türkiye, Impact Hub İstanbul ve Mikado Danışmanlık partnerliğinde hayata geçiriliyor. Abdi İbrahim, alanında uzmanları bir araya getirerek hazırladığı bu yarışmayla sağlık ve ilaç alanında sosyal girişimcileri desteklemeyi, sosyal fayda odaklı fikirleri güçlendirmeyi, sosyal girişimcilik potansiyelini anlamayı, startup ekosistemine daha fazla entegre olmayı ve Endüstri 4.0’ın sunduğu fırsatlardan daha fazla yararlanmayı amaçlıyor.
ULUDAĞ TEKSTİL İHRACATÇILARI BİRLİĞİ (UTİB)
Girişimcileri sektörle tanıştırıyor
Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği, tekstil sektörünün geleceği için tasarımcıların ve girişimcilerin sektöre katılmalarını teşvik etmeyi hedefliyor. 2019 yılına kadar gerçekleştirdikleri Ar-Ge Proje Pazarı etkinliği ile birçok girişimciyi sektördeki firmalar ve yatırımcılar ile buluşturduklarını aktaran Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, “2019 yılında ise programın içeriğini zenginleştirerek bir girişimcilik ekosistemi oluşturmak hedefiyle Techxtile Start-Up Challenge’ı başlattık. Geride bıraktığımız 2020 yılında deyim yerindeyse zirve yaptık. 2019 yılında TechXtlie Start-Up Challenge’ın ilk etkinliğine 104 proje başvururken, 2020 yılında hem de pandeminin yoğun etkisinin yaşandığı dönemde rekor başvuru oldu. Bir önceki yıla oranla 67 oranında artış ile 174 projenin başvurduğu etkinliğimizde 64 proje kadın girişimcilerden geldi” diyor. TechXtile Start-Up Challenge, Mart 2021’de UTİB, programın yürütücüleri, paydaşları, programa katılım sağlayan girişimciler, akademisyenler ve teknopark yetkilileri katılımıyla yapılan bir çalıştay sonucunda tüm faaliyetleri tek çatı altında toplayan ve yıl boyunca sürekli yaşayan, tekstil dikeyinde özelleşmiş bir girişimcilik platformu haline getirildi. Sanayicilerle buluşma imkânı yaratan platform sayesinde girişimciler, Bursa’nın en önemli tekstil sanayicileriyle tanışma, projelerini ilk ağızdan aktarma ve karşılarındaki tecrübeli isimlerle fikir alışverişinde bulunma şansına sahip olabiliyor.
Baran ÇELİK / OİB Yönetim Kurulu Başkanı
“Otomotivde startupları harekete geçirmeye gayret ediyoruz”
Türkiye otomotiv sektörü, ihracatta 15 yıldır üst üste lider durumunda ve ülke ihracatının yaklaşık beşte birini tek başına gerçekleştiriyor. Net ihracat geliri ve doğrudan 300 bin kişiye istihdam yaratan yapısıyla otomotiv, ülkemiz ekonomisine en güçlü katkıyı yapan sektörlerden biri. Ve Türkiye, bu gücüyle otomotivde dünyanın ve Avrupa’nın en önemli üretim merkezlerinden biri durumunda. Türkiye ekonomisinin lider sektörü otomotiv endüstrisinin ihracattaki tek koordinatör birliği Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) olarak, sektörümüzden aldığımız güçle Türkiye’nin sadece bir üretim üssü değil aynı zamanda Ar-Ge, inovasyon ve tasarım merkezi olması vizyonuyla çalışıyor, katma değerli ürün ve teknolojilerin geliştirilerek ihracatın artmasına katkı sunmayı amaçlıyoruz. OİB olarak tüm faaliyetlerimizi işte bu bilinç ve anlayışla sürdürüyoruz. Otomotivin Geleceği Tasarım Yarışması (OGTY), bu vizyonumuzu yansıtan ve yarattığı katma değer ile geleceğe umutla bakmamızı sağlayan en önemli çalışmalarımız arasında yer alıyor. OİB olarak otomotivde start upları harekete geçirmek ve başarılı kılmak için yarışmamız başta olmak üzere tüm çalışmalarımızla her türlü imkanı sağlamaya gayret ediyoruz.
Berna ŞAMİLOĞLU / Sodexo İş Geliştirme ve İş Ortaklıkları Direktörü
“Dünyanın tüm coğrafyalarına yatırım yaptık”
Sodexo Avantaj ve Ödüllendirme Hizmetleri olarak teknoloji girişimlerine yatırımı stratejik büyüme aracı gören ve bu amaçla hem Avrupa’da kurduğumuz dedike fonumuz üzerinden, hem de faaliyet gösterdiğimiz ülkelerde doğrudan yatırımlar yapan oldukça aktif bir yatırımcıyız. Sektörümüzde öncülüğünü yaptığımız dijital dönüşümün paydaşlarımıza da katkıda bulunmasını sağlamak ve sadece sunduğumuz ürün ve çözümleri dijitalleştirmek değil müşterilerimizin ve üyelerimizin de süreçlerini dijitalleştirmek öncelikli hedeflerimizden biri. İçinde bulunduğumuz ekosistemi hedefleyen, iş alanımızda veya yakın sektörlerde fark yaratacak ürünleri ve çözümleri olan startupları değerlendirip yatırım kararı verirken bu hedefimiz her zaman belirleyici oluyor. Sodexo olarak bugüne kadar sadece kurucusu olduğumuz fon üzerinden dünyanın tüm coğrafyalarından onlarca girişime yatırım yaptık. Buradan elde ettiğimiz deneyimlerle Türkiye’de de dijital dönüşüm perspektifimiz ve hedeflerimiz doğrultusunda, güvenilir iş ortağı olma prensibiyle yaklaştığımız üye iş yerlerimiz için önemli bir yatırım gerçekleştirdik.
Zeynep Serra KARAARSLAN / Pfizer Türkiye Hasta Projeleri ve Digital Ticari Mükemmellik Lideri
“Birinci önceliğimiz her zaman hastalar”
Pfizer’de birinci önceliğimiz her zaman hastalardır. Bu nedenle insanların sağlıklarını koruma çabalarında ya da sağlıklarına yeniden kavuşmak için verdikleri mücadelede yanlarında olmak için çalışıyoruz. Toplumumuzun sağlığına yönelik ihtiyaçları anlayıp, paydaşlarımıza değer katan yenilikçi bir ilaç şirketi olarak endüstriye öncülük ediyoruz. Sağlık alanındaki startupları ekosistemde sürekli tarıyor ve potansiyel işbirliklerini hayata geçirmek için birçok fonksiyonumuzla birlikte çalışıyoruz. Hasta odaklı çalışma anlayışımızı yansıtan projemiz ise Pfizer Türkiye tarihinde bir ilk olarak hayata geçirdiğimiz ve şirket içi bütün fonksiyonların hastalara yönelik fikirler üretmesine destek olmak hedefiyle 2019 yılında başlattığımız PatientLAB kurum içi girişimcilik projesiydi. PatientLab aracılığı ile yenilikçi inovatif fikirlerimizi hayata geçirmek için startuplarla işbirlikleri de kuruyoruz. Bunun dışında kurum içi girişimcilik programımıza dahil olan startup’ların gelişimine de katkı sağlamak için onları programımızın bir parçası yaparak birlikte fikir üretme amaçlı işbirlikleri de kuruyoruz.
Sinan BORA / Goldmaster CEO’su
“Günlük yaşamı kolaylaştıran startuplara yatırım yapıyoruz”
Goldmaster Start Up İnovasyon Merkezi için görevlendirdiğimiz arkadaşlarımız var, onlarla birlikte muhtelif startupları inceleyip yatırım yapıyoruz. Özellikle mobil aplikasyon alanında ve çeşitli abonelikler ile hayatı kolaylaştıran startuplar üzerine yatırım yapıyoruz. Abonelikler dediğim insanların günlük yaşamlarında kolaylaştıran aplikasyonlar üzerinde çalışıyoruz. Aynı zamanda insanların kolay aplikasyon yapmasını sağlayan muhtelif yazılımlar üzerinde çalışan startuplara yatırım yapıyoruz. Ben Keiretsu Forum’un ilk kurucu ortaklarından biriyim. Bugüne kadar birçok startupa destekte bulundum; bunlar Mobilroller, Meastropanel, Abone Sepeti, 444Dergi, Buradangönder, Bead, Banqo, Positive Enerji, Erasmusyen. Öncelikle lojistik sorunlarına çözüm getiren startupların, e ticaret-pazar yeri entegrasyonlarını çözen startupların ve gaming sektöründeki startupların iletişim kurmasını istiyoruz.
[ad_2]