Apple’ın Vision Pro başlığı, firmanın son 10 yılda piyasaya sürdüğü kim bilir en mühim ürün olabilir. Apple için yepyeni bir ürün kategorisi ve bu ürünü destekleyen yazılım platformu visionOS ile uygulama dükkanıyla da şirket, yepyeni bir ortama adım atıyor.
Bu yüzden Apple’ın lansman mevzusunda aşırı dikkatli olması da oldukça organik. Şirket ürünün brifinglerine sayılı gazeteciyi çağrı etti ve fazlaca daha minik bir gruba da araştırma örnekleri gönderdi. İncelemeler de 30 Ocak Salı günü yayınlanmaya başladı.
İnceleme neticeleri, Vision Pro’nun geleceğine dair iyimser ve bir o denli da uyarı dolu bir tablo çiziyor. Tüm araştırma editörleri teknolojiyi övüyor; CNET’ten Scott Stein incelemesinde “hemen hemen hazır olmayan bir geleceğe büyüleyici bir bakış” derken, The Verge’den Nilay Patel aleti “sihir” olarak vasıflandırıyor sadece uyarmayı da dikkatsizlik etmiyor: “Günlük kullandığınız bilgisayarı ortadan kaldıracak kadar iyi çalışan, gerçek bir optik AR başlığı üretecek teknoloji, hemen hemen o denli da iyi değil.“
Kim bilir araştırmaların en büyük ortak noktası, Vision Pro’yla ilgili fazlaca fazla anlatacak şeyin olması. Ekran teknolojisi, sensörler, kullanıcı ara yüzü, rahatlık, ağırlık, aksesuarlar şeklinde sıralama uzayıp gidiyor. Ek olarak yapılabilecek de fazlaca şey var başlıkla; günlük işlerinizi hallettiğiniz bir bilgisayar şeklinde kullanabilir (ya da gerçek bilgisayarınızın bir uzantısı olarak da kullanabiliyorsunuz), bir tek eğlence, sosyalleşme ya da oyun amaçlı olarak da kullanabilirsiniz. Doğal bir de fiyat mevzusu da var.
Tüm bu nedenlerden dolayı ilk incelemeleri her insanın belirli bir görüşü olduğu ana noktalara ayırmaya karar verdik. Vision Pro’nun ne olduğu ve kime yönelik olduğuyla ilgili net bir karar vermek vakit alacağa benziyor. Sadece şimdilik net görünenlere şu şekilde bir bakalım:
1. Teknoloji büyüleyici görünüyor
Bu mevzuda bir görüş ayrılığı yok: Tüm araştırma yapanlar, Apple’ın mühendislerinin Vision Pro’ya kattıkları yaratıcılığı övüyor. Ekran oldukça keskin, çevrenizi gösteren video görüntüsü görkemli ve fazlaca azca bir gecikmeye haiz, bunun haricinde el-göz denetim arayüzü de büyüleyici.
Stein’a nazaran Vision Pro bugüne dek kullandığı “en iyi giyilebilir ekranına” haiz. Görüntü kalitesi ve ara yüz hakkında da şu şekilde diyor: “Vision Pro’nun hissiyatı tamamen bambaşka bir sınıfta.”
Patel ise şu şekilde diyor: “Görkemli ekrandan video yayınındaki mühendisliğe, tüm ekosistemi bu kadar kesintisiz şekilde kullanışlı kılan bir ilk nesil aleti bir tek Apple yapabilirdi.“
2. Ağır ve bir süre sonrasında rahatsız hissettiriyor
Vision Pro’nun tam ağırlığını biliyoruz (600-650 gram civarında ve 353 gramlık pil olmadan). Sadece bu ilk incelemeler sağolsun, Vision Pro’yu kafanızda birkaç saat taşıdığınızda neler olduğu hakkında kafamızda düşünce oluşmaya başladı. Ortak görüş fazlaca rahat olmadığı yönünde.
Stein rahatlık mevzusunda Solo Knit kafa bandıyla kullandığı deneyimde “otuz dakika sonrasında başlık oldukça ağır hissettiriyor” diyor. Dual Loop kafa bandı ise “uzun kullanımlar için fazlaca daha iyi” diye de ekliyor. YouTuber Marques Brownlee ise Solo Knit kafa bandının birazcık hastalık oluşturabileceğini söylüyor ve Dual Loop kafa bandıyla fazlaca daha iyi bir ağırlık dağıtımı sağlandığını belirtiyor. Patel’e göreyse Dual Loop kafa bandı saçınızı mahvediyor ve diğerine nazaran fazlaca daha rahatsız.
3. Persona’lar çok da fazla iyi değil.
Persona’lar, Vision Pro’nun kullanıcısının sanal bir temsili. Hatta Meta’nın zamanında gösterdiklerinden fazlaca daha başarıya ulaşmış, fakat gene de acayip duruyorlar. Patel Persona’ları “oldukça acayip ve tekinsiz” olarak vasıflandırıyor. CNBC’den Todd Haselton ise Persona’sının “kendinin fazlaca daha yaşlı bir versiyonu” olarak gördüğünü söylüyor.
İyi haber; Apple resmi olarak Personas hususi durumunun beta sürümde bulunduğunu söylüyor, kısaca kısa sürede bu mevzuda iyileştirmeler görebiliriz.
4. Vision Pro’nun en iyi kullanım senaristliği kim bilir en basiti: Video seyretmek!
Sanal bir ortamda kaybolup, devasa bir sanal ekranda yüksek çözünürlüğünde olan film izlemeyi mi istiyorsunuz? Vision Pro tam size nazaran olabilir, zira kim bilir yapmış olduğu en iyi iş bu.
Patel’e nazaran Vision Pro’yla film seyretmek “oldukça keyifli. Stein de film seyretme deneyiminin evindeki “herhangi bir TV’den daha iyi” bulunduğunu söylüyor.
Daha da iyisi, 3D filmler de izleyebiliyorsunuz. Hatta beyaz perdede izlediğinizden fazlaca daha iyi görünüyorlar. “Bazı durumlarda tüylerim diken diken oldu” diye de ekliyor Stein.
5. Sanal klavye hemen hemen kullanışlı değil
O kadar da sürpriz olmamakla birlikte Vision Pro’nun havada asılı duran klavyesi, neredeyse kullanılamaz durumda.
Haselton klavyeyle ilgili şunları söylüyor: “Sanal klavye rahat aramalar yapmak yada süratli mesajlar yazmak için kullanışlı, sadece en başta o denli da süratli yazamayacaksınız. Klavyedeki her bir harfe bakıp, onu seçip, uzanıp dokunmanız gerekiyor. Zaman içinde daha hızlandım fakat iPhone’um ya da gerçek bir klavyede olmasıyla birlikte süratli olamadım.“
Patel de sanal klavye hakkında nazik olamayanlar içinde. Klavyeyi “oldukça gülünç” ve “Kablosuz şifresi girmek haricinde kullanmaya kıymet olmayan” şekilde vasıflandırıyor.
6. EyeSight tam bir fiyasko
Vision Pro’nun görüş kısmının önünde yer edinen ve gerçek gözlerinizin bir temsilini gösteren ekran EyeSight, görünüşe nazaran bir tek Apple’ın reklam filmlerinde güzel duruyor. Stein ekranı görenlerin, bunu ne amaçla kullanacaklarını bilemediklerini söylerken “karşınızdaki kişiyle gerçek bir göz teması kurmanız bu sayede gene de mümkün olmuyor” diyor. Anlaşılan o ki, EyeSight’ın iyileştirilmesi lazım, yoksa bir tek etrafınızdakileri korkuttuğunuzla kalacaksınız.
7. Hala gerçek dünyadan o denli da uzak değiliz
Etrafınızı gösteren video yayını sizi gerçek dünyaya bağlarken, EyeSight da etrafınızdakilerin sizinle iletişimini kolaylaştırıyor. Sadece büyük olasılıkla Vision Pro’yu kullanırken çoğunlukla yalnız ve sanal dünyada olacaksınız.
Stein deneyimini şu sözlerle aktarıyor: “Filmleri seyretmek için AirPods Pro’larımı taktım ve oturma odamı bir beyaz perde salonuna dönüştürdüm. Bir süre sonrasında oğlum omzuma dokundu ve uyuyup uyumadığımı sordu. Uyumadığımı söyledim. Fakat sonrasında eşim bunu sevmediğini söylemiş oldu ve ben de her şeyi çıkardım.” Patel ise yaşadığınız deneyimi başkalarıyla paylaşmanın herhangi bir yolu olmamasından yakınıyor: “Vision Pro başlıklarla aynı odada oturan iki şahıs, aynı anda etraflarında uçuşan şeyleri aynı noktalarda görmüyorlar.” Sadece Patel bazı geliştiricilerin bu mevzu üstünde çalıştığını da belirtiyor.
Kısacası Vision Pro’yu taktığınız şeklinde bir çok vakit gerçeklikten uzaklaşacaksınız.
8. Aygıt yapabileceklerinin bir tek küçük bir kısmını sunuyor, aslolan mümkün olanları görmek için senelerce ve yeni nesil ürünler beklememiz gerekiyor
İnceleme meydana getiren hepimiz, bu ürünün halkın geneli ya da bir çok Apple kullanıcısı, hatta meraklıların bir çok için bile olmadığını söylüyor. Hepimiz ürünün etkisi altına alan olduğunda aynı fikir, sadece Vision Pro, 3.499 dolar’lık fiyatını göze alabiliyorsanız düşünmeniz ihtiyaç duyulan bir Apple ürünü. Şundan dolayı Vision Pro, telefonunuz, tabletiniz, MacBook Pro’nuz ve hatta oyun oynadığınız VR başlığın bile yerini tutan bir ürün değil. Kuvvetli ve ilgi çekici, fakat hemen hemen tam anlamıyla satın aldıracak bir özelliği bulunmuyor. Stein’ın söylediği şeklinde: “Şimdiden almanız ihtiyaç duyulan bir ürün olmadığı oldukça net.“
Stan Schroeder’in makalesini Özgür Yıldız Türkçeleştirdi.