Menopoz toplumda utanılacak veya konuşmaktan kaçınılan bir konu olsa da aslında pek çok kadının yaşlanma sürecinde yaşadığı doğal bir süreçtir. Bu biyolojik süreç her kadının hayatında yaşadığı bir durumdur. Kimisi için daha erken yıllarda erken ortaya çıkarken kimisinde de bu süreç daha uzun yıllar sonra karşılaşacağı bir şeydir.
Her kadın için menopoz aynı gözükmese de hepsinin doğal olarak yaşayacağı bir süreçtir. Yaşlanma ile birlikte ortaya çıkan menopozu yaşayan pek çok kadın var. Bu süreçten geçen pek çok ünlü isimler de bulunuyor. Söz konusu isimler arasında dünyaca ünlü Gwyneth Paltrow, Oprah Winfrey, and Michelle Obama, Emma Thompson ve Kim Cattrall yer alıyor. Menopoz döneminde yaşadıklarını anlatan ünlü isimler aynı süreçten geçen kadınları da cesaretli olması konusunda teşvik ediyor.
Mart 2015’te aktör ve aktivist Angelina Jolie, The New York Times’a, yumurtalık kanseri için genetik olarak yüksek risk altında olduğu için yumurtalıklarını ve fallop tüplerini aldırmayı seçtiğini yazdı. Prosedür onu erken menopoza soktu, ancak Jolie kararında tereddüt etmedi. Jolie “Aldığım hormon değişimlerinden bağımsız olarak, şimdi menopozdayım. Artık çocuğum olmayacak ve bazı fiziksel değişiklikler bekliyorum. Ama ne olursa olsun rahat hissediyorum, güçlü olduğum için değil, bu hayatın bir parçası olduğu için. Korkulacak bir şey değil” diye yazdı.
Ve o yıl daha sonra Daily Telegraph’a konuşan Jolie şu ifadeleri kullandı: “Aslında menopozda olmayı seviyorum. Buna korkunç bir tepki vermedim, bu yüzden çok şanslıyım. Kendimi daha yaşlı hissediyorum ve daha yaşlı olmakla yerleşmiş hissediyorum. Büyüdüğüm için mutlu hissediyorum. Tekrar genç olmak istemiyorum.”
Amanda Redman, menopoz hakkındaki düşüncelerini dile getirdi. Menopoz dahil pek çok konu hakkında kız arkadaşları ile konuştuklarını ifade eden Redman, annesinin neslindeki kişilerin konuyu dile getirmemeleri ve kadınlar için iğrenç bir şeymiş gibi görülmesinden bahsetti.
Menopozu “korkunç” olarak nitelendiren Redman menopoz sırasında göğüslerinin büyüdüğünü de söyledi. Küçülmeyi ve daha fazla plastik cerrahiyi yaptırmayı da aklından geçiriyordu.
İngiliz aktris menopoz konusunda çok samimi ve açık bir şekilde şöyle konuştu: “Utanç verici. Keşke kadınlar bunun hakkında daha fazla konuşsalar çünkü hoş değil. Ateş basması yaşadım ve oldukça sinirliydim.”
Empire yıldızı ve Oscar adayı Taraji P. Henson, Self dergisi ile yaptığı bir röportajda, terapinin onun “Güçlü bir Siyahi kadın” olma baskısı ve perimenopozun neden olduğu ruh hali değişimlerine yardımcı olduğunu paylaştı. Henson, “Çok ağır hissetmeye başlamıştım, [gibi] boğuluyormuşum gibi… Birdenbire ortaya çıktı” dedi.
Bu zorluklara karşın, siyahi bireylerin zihinsel sağlığı için bir rol model oldu. 50. yaş gününü arkadaşlarıyla kutlarken bikinili fotoğraflarını paylaştı. W dergisine “Benim için bitmesi gerekiyordu… ama işte buradayım” dedi.
Emmy adayı komedyen Cheryl Hines, menopozdan sonra, genellikle vajinal kuruluk ve östrojen eksikliğinden kaynaklanan ağrılı seks hakkında konuştu. People dergisine verdiği demeçte, “Menopozdan sonra ağrılı cinsel ilişki yaşayan birçok kadın, birçok arkadaşı var. Onların arkadaşları ve sağlıkçılarla bu konuda konuşabilmeleri için yetkilendirilmelerini istiyorum. Bu konuşmayı başlatabildiğime ve herkesin bunda çekinilecek bir şey olmadığını sağlayabildiğime sevindim” ifadelerini kullandı.
Naomi Watts, Instagram üzerinden menopoz ile ilgili düşüncelerini paylaştı. Watts, “‘Menopoz’ kelimesi sizi korkutuyor mu?” Kesinlikle onu korkuttuğunu dile getirdi. Bunun doğal bir süreç olduğunu vurgulayan Watts nüfusun yarısının doğrudan etkileneceği ve diğer yarısının dolaylı olarak hissedeceği bir şey” diye yazdı.
Ünlü oyuncu, genç yaşta menopoz semptomlarıyla uğraştığını dile getirerek “30’lu yaşlarımdayken nihayet bir aile kurmayı düşünmeye başlamaya hazırdım. Sonra menopoz kelimesi kapımı çalmaya başladı. Bu durum sanki bir tırla kafa kafaya çarpışma gibiydi. Mentorlarım ve annem bunu tartışmaya hazır görünmüyorlardı [ve] nasıl yardım isteyeceğimi bilmiyordum. Doktorların bile söyleyecek çok az şeyi yoktu. Yazılı olmayan bir kural gibi ‘Kadınlar bunu kabul etmeli ve üstesinden gelmeli, çünkü önceki nesiller böyle yaptı’” ifadelerine yer verdi.
Watts, konuya ilişkin görüşlerine şöyle devam etti: “Haydi bu durumu yenelim ve hissettiğimiz gizlilik ve utancı ele alalım ve gelecek nesiller için daha sağlıklı bir temel oluşturmaya yardımcı olalım.”
İngiliz oyuncu ve şarkıcı Jennifer Saunders menopoz deneyimine ilişkin, “Oldukça acımasız ve sıcak basması, kilo alımı, kaybedilen gençlik için yas hissi, seksilik ve beraberindeki tüm yan etkileri yaşıyorsunuz. Depresyona girdim ve sonunda yardım aldım” ifadelerini kullandı.
Michelle Obama hiç şüphesiz bütün dünyanın yakından tanıdığı isimlerden bir tanesi. Obama Ağustos 2020’de jinekolog Sharon Malone ile yeni Spotify podcast’inde menopoz hakkındaki görüşlerini dile getirdi. Çok sağlıklı bir temele sahip olduğunu ifade eden Obama kısırlık nedeniyle hormon değişiklikleri ile karşı karşıya kaldığını dile getirdi. 30’lu yaşlarında bile gece terlemeleri yaşadığını söyleyen Obama, “Hormon almaya başlamadan önce ortaya çıkan diğer semptomları düşündüğünüzde sadece sıcak basması vardı” dedi.
Kocası Barack Obama’nın başkanlığı sürecindeki sıcak basması problemi ile ilgi yaşadığı deneyim paylaştı. Obama “Marine One’da (Marine One ABD başkanını taşıyan herhangi bir Birleşik Devletler Deniz Piyadeleri uçağının çağrı işaretidir.) sıcak basması yaşadığımı hatırlıyorum. Giyindim, bir etkinliğe gitmem için dışarı çıkmam gerekiyordu. Kelimenin tam anlamıyla, sanki biri içime fırın koyup en yüksek derecede çalıştırmış ve her şey eriyor gibiydi. Ve düşündüm ki, Bu çılgınca – yapamam, yapamam, bunu yapamam” ifadelerini kullandı.
Obama eşinin bu duruma çok da telaşlanmadığını söyleyerek şöyle devam etti: “Personelleri arasında menopoza giren birkaç kadın olduğunu öğrendiği için dağılmadı. ‘Ah, peki, klimayı aç’ gibi bir şeydi.”
Daily Mail’e verdiği demeçte, menopoz deneyimlerini aktaran Ulrika Jonsson, menopoz nedeniyle zihinsel sağlık sorunları yaşadığını söyledi. Jonsson, “Dört çocuğum olduktan sonra bedenimi geri alma zamanımın geldiğini düşündüm, bu benim zamanım olacak… Hayır, Tanrı’nın başka planları vardı. Depresyon hayatımın bir parçası oldu ardından daha önce hiç yaşamadığım tarifi imkanız kaygılar yaşamaya başladım. Anksiyete, tam anlamıyla panik gibiydi. Neredeyse kafamın patlayacağını sandım” ifadelerine yer verdi.
Ayrıca hafıza kaybı yaşadığını aktaran Jonsson, sözlerine şöyle devam etti: “Cümlenin ortasında isimleri ya da kelimeleri unutmak gerçekten çok korkutucuydu. Ardından bir arkadaşıma ‘Erken başlangıçlı Alzheimer olabileceğimden endişeleniyorum’ dedim.”
Jonsson devamında “Bütün bunlardan neden haberimiz yok?” diye sordu.
Eski talk show sunucusu Wendy Williams, menopoz yolculuğu sırasında mücadele ettiği Graves hastalığından dolayı tiroid sorunlarıyla savaşmak için 2018’in başlarında kendi adını taşıyan şovuna ilk kez ara vermişti. People dergisine verdiği demeçte, kendisine yaklaşık 20 yıl önce Graves hastalığı teşhisi konduğunu, ancak rutin bir endokrinoloji randevusunu ihmal etmenin, yüksek tansiyon ve ruh hali değişimlerine neden olan bir hormon dengesizliği yarattığını söyledi.
Williams, “Menopozla birlikte herhangi bir şeyi işaret etmiyordum. Sadece ‘Pekala… Sanırım böyle olması gerekiyordu’ gibi hissediyordum. Birkaç ay öncesine göre yüzde 100 daha iyi hissediyorum. Vücudumda bir fırtına koptu, bunu açıklamanın en iyi yolu bu” dedi.
61 yaşındaki Late Night (Gece Kuşu) oyuncusu Emma Thompson, 2014’te National Board of Review’da Saving Mr. Banks ile en iyi kadın oyuncu ödülünü alırken sıcak basmalarını kendi yararına kullanmakla ilgili şaka yaptı. “Çok soğuk bir gece. Biliyorsunuz, menopoz için ilk kez aktif olarak minnettarım” dedi.
TV sunucusu Lorraine Kelly, kendisini motivasyonsuz ve enerjisiz hissetmesine neden olan menopozla ilgili yaşadığı deneyimlerinden bahsetti.
Daily Mail’e düşüncelerini aktaran Kelly, “İspanya’daydık ve neden motivasyonsuz ve enerjisiz hissettiğimi anlayamıyordum. Bunun için bir sebep yoktu. Tam olarak depresyonda değildim ama hiçbir şeyin mutlu etmediği bir his vardı. Mojo’mu kaybetmiştim. Tıpkı hamileyken kendinizi reklamlarda hıçkıra hıçkıra ağlarken bulmanız gibi. Ve yorgundum. Yani, kemik yorgunu. Anlayamadım” ifadelerine yer verdi.
Kadınların bu konu hakkında konuşmaları gerektiğini dile getiren Kelly, “evde oturup onlara ne olduğunu merak edip depresyona girmemeleri gerekiyor. Bu doğal bir şey!” şeklinde konuştu.
Sex and the City oyuncusu aynı yıl Cosmopolitan ile yaptığı röportajda konuya daha ciddi bir yaklaşım benimsedi. “Menopoz hakkında konuşurken kendimi güçlü hissediyorum çünkü bu süreçten geçiyorum ve altı yıldır yaşıyorum” dedi.
“Sex and the City sayesinde kadınlarla bu konu hakkında konuşabileceği bir platforma sahip olduğum için çok şanslı olduğunu ifade eden Cattrall “Rüya gibi bir işti. Ayrıca [Samantha] yaşlanmak, bekar olmak ve bu konuda açık ve dürüst olmakla ilgili her türlü değişiklik ve zorluktan geçen, oynaması gereken bir rüya karakteriydi. O karakteri oynamak, neler olup bittiğine dair hislerime erişme konusunda bana gerçekten ilham verdi…. Milyonlarca kadın bunu yaşıyor; doğanın bir parçasıdır. Ancak çok kafa karıştırıcı ve soyutlayıcı olabilir.”
Cattrall, menopozun “utanç verici” olmadığını, yaşamın tamamen doğal bir parçası olduğunu da sözlerine ekledi. Bir çocuk sahibi olmak kadar doğal olduğunu dile getiren Cattrall, “Gerçekten öyle; hayatın bir parçası, fiziksel olarak, nasıl yapıldığımızın bir parçası; hormonal olarak, bu şekilde inşa ediliriz; kimyasal olarak, biz böyle çalışıyoruz. Doğadaki her şey gibi: Tohum ekilir, büyür, meyve verir, bir süre sonra değişmeye ve yaşlanmaya başlar ve korkutucudur. Merak ediyorsun, çekici, arzu edilebilen, kadınsı olacak mıyım? Hayatın bir sonraki bölümü nedir? Bence bu kadar tabu olmasının nedenlerinden biri de bunun hakkında konuşmamamız. Bir doktorla konuşmak bile çok korkutucu. Hayatlarının bu döneminde kendilerini eğitmelerini teşvik etmek için kadınlara ulaşmak istiyorum” ifadelerine yer verdi.
Televizyon programı Loose Women sunucusu Andrea McLean, iki çocuğuyla menopoz deneyimleri hakkında nasıl konuştuğunu Goodhousekeeping.co.uk’ye anlattı. McLean, “Onlara ‘Biraz huysuz olabilirim, biraz çabuk sinirlenebilirim. Biraz unutkan olabilirim ama sorun değil. Her şey tamamen normal” şeklinde konuştu.
McLean konuşmasına şöyle devam etti: “Adet olmaya başladığında Amy sen de huysuz olacaksın. Finlay sen genç bir çocuksun, bu zaten verilmiş bir şey! ‘Herkesin hormonları var Finlay sende hormonların var’ dedim. 6 yaşındasın, kıllısın, gençsin ve sesin değişti ve bu yüzden çok çabuk kızlardan hoşlanabiliyorsun. Amy, senin ise vücudun değişiyor ve olgunlaşmaya başlıyorsun ve genç bir kadına dönüşüyorsun. Bu senin hormonların. Hepimiz bunu birlikte yaşıyoruz’ dedim. İkisi de bir şekilde ‘Tamam’ dediler ve bunda bir sorun yoktu.”
Efsanevi Oprah Winfrey, menopozu kendine odaklanmak için bir fırsat olarak gördü. 2019’da kendi dergisinde, “Konuştuğum pek çok kadın menopozu bir nimet olarak görüyor. Yıllarca herkesin ihtiyaçlarına odaklandıktan sonra, bunun kendinizi yeniden keşfetme anınız olduğunu keşfettim” dedi.
Winfrey, semptomlarına veya fiziksel yansımalarına asla hazırlıklı olmadığını fark ettikten sonra, menopoza yaklaşmanın gizemlerine ışık tutmayı umuyor. İki yıl boyunca iyi uyuyamadığını dile getiren Winfrey, “Asla tam bir gece uyumadım. Huzursuzluk ve kalp çarpıntısı geceleri benim sabit yoldaşlarımdı. 48 ila 50 yaşımdaydım. Bir kardiyoloğa muayene olmaya gittim. İlaç aldım. Haftalarca kalp monitörü takıldı. Ve sonra bir gün, Oprah Winfrey Show’un ofislerinde dolaşırken, Dr. Christiane Northrup’un kitabı Menopozun Bilgeliği’nin bir kopyasını aldım ve sayfalar ‘Çarpıntı: Kalbinizin Uyandırma Çağrısı’ başlığına açıldı. ‘ Bunu bir işaret olarak aldım” şeklinde konuştu.
“O kitapta, anlamaya çalışırken doktordan doktora gittiğim cevap vardı,” diye devam etti: “Yetişkin hayatımın o noktasına kadar, başka bir kadınla ne beklemem gerektiği konusunda ciddi bir konuşma yaptığımı hatırlamıyorum.”
Komedyen Dawn French, Fransız kadın dergisi Prima’ya yaptığı açıklamada zorlu menopoz semptomları karşısında dirençli kalmanın önemini anlattı. Yaşamıyormuş gibi yapamazsınız; kabul edip ve yardıma ihtiyacınız varsa gidip almalısınız.
Birçok arkadaşının Hormon Replasman Tedavisi (HRT) bantları veya hapları kullandığını aktaran French, “Yardımcı olacak çok şey var” diye ekledi.
Goop’un kraliçesi menopozu yeniden markalamak istiyor. Gwyneth Paltrow 2018’de Goop ile paylaştığı menopoz hakkındaki düşüncelerinde, “Bence perimenopoza girdiğinizde birçok değişiklik fark ediyorsunuz. Hormonal değişimlerin gerçekleştiğini, terlemeyi, ruh halini, aniden sebepsiz yere öfkelenmeyi hissedebiliyorum. Menopoz gerçekten kötü bir üne sahip ve yeniden markalaşmaya ihtiyaç duyuyor. Annemin menopoza girdiği zamanı hatırlıyorum. Bu çok büyük bir olaydı ve sanırım onun ve tüm bu duyguların etrafında keder vardı. Toplumumuzda, istek uyandıran menopozal bir kadın için harika bir örneğe sahip olduğumuzu düşünmüyorum” ifadelerine yer verdi.
Meg Matthews, menopozun neden olduğu kaygı nedeniyle iki ay boyunca eve kapandığını söyledi.
Sabah uyandığında bir şeylerin farklı olduğunu hissettiğini dile getiren Matthews, “Kendi kendime ‘Neler oluyor? dedim” ifadelerini kullandı.
Sıcak terleme yaşamadığını dile getiren Matthews, endişe, baş ağrısı, migren, mide bulantısı ve şişmiş göğüslerle uyandığını söyledi. Matthews sözlerine şöyle devam etti: “Birilerine söylemekten çok korktum… Sadece alt üst olduğumu sandım.”
80’lerin pop grubu Go-Go’s’un önde gelen isimlerinden Belinda Carlisle, Hallmark Channel’daki Home & Family programında zorlu menopoz semptomlarıyla ilgili deneyimleri hakkında konuştu. Carlisle, “Benim için en kötü şey, başlangıçta o kadar da kötü olmayan ateş basmalarıydı, sonra zayıflatıcı hale geldi ve arabada değiştirmek için kıyafet taşıyordum. Arkadaşlarımın bunu yaşamasını izlerdim ve ‘Aman tanrım, umarım böyle acı çekmek zorunda kalmam’ diye düşünürdüm” ifadelerini kullandı.
Sex and the City yıldızı Cynthia Nixon 2017’de, karısı Christine ile aynı anda menopoza girdiğini paylaştı. Stella Magazine’e verdiği demeçte, “Benim için hiçbir üzüntü olmadı çünkü 50’ye ulaştığınızda işiniz bitti” dedi ve “artık doğurgan olmamaktan kaynaklanan özgürlük çok büyük” ifadelerine yer verdi.
Frieda oyuncusu Salma Hayek menopoz belirtilerini ilk fark ettiğinde, doktorunun olası semptomlar listesini işaretlemeye başladığında şok olduğunu ifade etti.
Red Table Talk’ta konuşan ünlü oyuncu “Sorular korkunçtu. Bana ‘Kulakların büyüyor ve onlardan saç mı çıkıyor? Bıyık ve sakal mı uzatıyorsunuz? Kolay sinirlenir misiniz? Nedensiz ağlıyor musun? Ne yaparsanız çok hızlı kilo alıyor musunuz ve vermekte zorlanıyor musunuz?’Vajinan kuru mu?’” gibi sorular sorduğunu söyledi.
Ama onu en hazırlıksız yakalayan şey ise göğüslerinin büyüyecek olmasıydı. Hayek, “Bazı kadınlar için kilo aldığınızda, kimisinde çocuğu olduğunda ve emzirdiğinde göğüsleri büyür ve inmezler. Menopozda da aynı durum söz konusudur. Ancak göğsümün her adımda büyüdüğü kadınlardan biriyim!” şeklinde konuştu.
İskoç televizyon sunucusu, oyuncu ve eski Carol Smillie menopozdan fiziksel olarak nasıl etkilediğinden bahsetti. Daily Mail’e deneyimlerinden bahseden Smillie, “Bel çevreniz kalınlaşıyor… sadece şekil değiştiriyorsunuz… biraz daha kilo alıyorsunuz ama sadece yeri farklı. Sanki bel kısmınızı kaybediyorsunuz. Göğsünüz, dekolteniz ve kırışıklıklar. ‘Bu da ne?’ diye düşünüyorsunuz. Giyinmeye başlıyorsunuz çünkü bu benim en iyi halimi göstermiyor sanıyorsunuz… Sıska bacaklara ve bol bluzlara sadık kalın’ diye düşünüyorsunuz” şeklinde konuştu.
Bette Midler 2001’den beri kadınlara menopoz hakkında stres yapmamalarını söylüyor. Oprah’a röpaotajındaki demeçte Midler, “Kimsenin menopoza veya yaşlanmaya takıntılı olmasını önermiyorum. Yine de bu kültürde yaşlandıkça sizi dışladıkları doğru. Bunu her zaman görüyorum, özellikle işimde. Benim yaşımda, birinin annesini oynuyorsun ve bu rollerden pek fazla yok!” ifadelerine yer verdi.
Downton Abbey yıldızı Phyllis Logan, 40’lı yaşlarında menopoza girmekten bahsetti ve bu deneyimi “cehennem” olarak nitelendirdi. “Ne yazık ki 40’lı yaşlarımın ortalarındayken [menopoza] girdim” diyen Logan, “Pek çok insanı etkiliyor. Ve yaşlandıkça daha çok insanın acı çektiğini biliyorsun… Gerçekten cehennem gibi” diye ekledi.
The Crown’da Margaret Thatcher’ı canlandıran Gillian Anderson, yıllardır erken menopoza girme süreci hakkındaki düşüncelerini aktardı. 2017’de People dergisine konuşan Anderson “Bu konuşmaları açıkça ve utanmadan yapabileceğimiz bir yere gelebilseydik ne kadar harika olurdu. Özgürce, olanın bu olduğunu kabul edin. Bu nedenle, sahip olduğumuz semptomların hiçbirinde çıldırıyor, deliriyor ya da yalnız hissetmiyoruz. Perimenopoz ve menopoz, oldukları gibi geçiş ayinleri olarak ele alınmalıdır. Kutlanmıyorsa, en azından kabul edilmeli ve onurlandırılmalı” ifadelerine yer verdi.
Menopoz ile ilgili deneyimlerinden bahseden Carol Vorderman ise sıcak terler dökemediğini ifade ederek, “Duygularımı oldukça fazla etkilemesi beni şaşırttı. Gerçekten modumun düşük olarak geçtiği altı ayım vardı. Ben depresif bir insan değilim ama o zaman aralığında gerçekten depresiftim. Hayatımda hiç olmadığım şekilde böyle hissettim. Beni yere serdi – kesinlikle beni yere serdi. Buna gerçekten şaşırdım” dedi.
Whoopi Goldberg de menopoza ilişkin düşüncelerini paylaştı. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde Whoopi Goldberg, aşırı sıcaklık değişiklikleri gibi menopoz semptomlarını ele almak için mizahı kullandı. Whoopi, “Bir adamı nasıl 19 saat boyunca erkete tutabilirsin ve sıcak bir flaşı soğutamazsın? Bu nasıl mümkün olabilir?” şeklinde konuştu.
Ünlü İngiliz aktör Julie Walters, SAGA’ya 2015’te menopoza girmenin nasıl bir şey olduğunu anlattı. Walters, konuya ilişkin, “Aman Tanrım! Baca gibiydi ve omurgamın içerisinden geliyordu. Cinayet adlı bir TV şovu yapıyordum ve oradaki her çekim, ‘Dur! Sıcak basıyor!’ şeklindeydi. Hızlı bir değişiklik için sahne arkasına gelir ve ‘Garth, tepsi!’ diye bağırmak zorunda kalırdım ve bu adam büyük teneke tepsiyle gelir ve beni havalandırırdı. Harry Potter filminde, bir peruk ve dolgu içindeydim. Bu yüzden büyük klima tüpünü yüzüme koymak zorunda kaldılar” şeklinde konuştu.
Yeni Düzenlemenin Amacı Yeni düzenleme, 1 Ocak'tan itibaren 60-65 yaş aralığındaki bireylerin toplu ulaşımda daha…
Emeklilere Yılbaşı İkramiyesi Verilecek mi? Gözler Hükümetin Açıklamasında Yılbaşı yaklaşırken, emeklilerin en çok merak ettiği…
Uzak Şehir 6. Bölüm Özeti Uzak Şehir dizisi, her bölümünde izleyicilere yoğun duygusal deneyimler sunarak…
Akut Bakteriyel Rinosinüzit AKUT BAKTERİYEL RİNOSİNÜZİT Akut rinosinüzit, paranazal sinüs mukozasının enflamasyonudur. Burun mukozası da…
Akut Otitis Media AKUT OTİTİS MEDİA Akut otitis media (AOM) orta kulak ve havalı boşluklarının…
Yeni bir araştırma, çocuklukta takım sporlarının çocukların beynini keskinleştirmeye yardımcı olan özel bir şey olabileceğini…