PARA ARAŞTIRMA/ HÜLYA GENÇ SERTKAYA TÜRK savunma sanayinde yüzde 80 oranında yerli, milli üretim seviyeleri yakalanırken, sektörün ana taşıyıcı kolanlarından olan deniz savunma alanında yerlileşme hamlesi hızla büyüyor. (Üçüncü Bölüm)

İHRACATTA 5 MİLYAR DOLAR HEDEFİ

Türkiye’nin son yıllarda savunma ve havacılık sektörlerine verdiği önem ve gerçekleştirdiği projelerin ihracat hedeflerinin de büyümesine sebep olduğuna söyleyen OSTİM Savunma ve Havacılık Kümelenmesi (OSSA) Yönetim Kurulu Başkanı A. Mithat Ertuğ ise 2022’de savunma sanayi ihracatı hedefinin 5 milyar dolar olduğunu söyledi. 2021 yılında gerçekleşen 3.2 milyar dolarlık ihracatın Türkiye’nin toplam ihracatı içindeki payının yüzde 2 olduğuna dikkat çeken Ertuğ, bu rakamın daha yükseğe çekilebilmesi için ise yatırım ve finansmanın en önemli kalemler olduğunu vurguladı. İhracatta en çok artış gösteren ürün ve platformları arasında İHA’lar, akıllı mühimmatlar, silah sistemleri ve kuleleri, çeşitli zırhlı kara araçları ve deniz platformlarının öne çıktığına işaret eden Ertuğ, bu ürünlerin en çok ABD, Azerbaycan, Katar, BAE, Fas ve Almanya’ya ihraç edildiğini kaydetti. Ertuğ, Türkiye’nin 2022 ve 2023 yılları için belirlediği hedeflere ulaşabilmenin ancak nitelikli alt yüklenicilerin geliştirilmesi ve desteklenmesi ile mümkün olacağının altını çizdi.

MİLLİ DENİZALTIDA ÖN TASARIM AŞAMASINA GEÇİLDİ

Türk Deniz Kuvvetleri’nin yerli ve milli imkanlarla üretilmiş denizaltılarla güçlendirilmesi amacıyla başlatılan Milli Denizaltı (MİLDEN) Projesi’nde de ana ve yardımcı sistemlerin detaylandırıldığı ön tasarım aşamasına geçildi. Milli denizaltının inşasına 2025’te başlanması, inşa, test ve tecrübe faaliyetlerinin 2031 yılı sonunda tamamlanması hedefleniyor. MİLDEN, yaklaşık 2 bin 700 ton deplasmana, 80 metre üzerinde boya ve havadan bağımsız tahrik sistemine sahip dizel-elektrik bir denizaltı olarak tasarlanıyor. Deniz Kuvvetleri’nin gelecekteki harekat ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde tasarlanan MİLDEN, sahip olacağı yerli ve milli imkanlarla geliştirilmiş silah, sistemler ve sensör ile mevcut denizaltılara kıyasla daha uzun süre su altında kalabilecek, daha fazla silah yüküne sahip olacak ve daha derinde harekat icra edebilecek.

REİS SINIFI DENİZALTILARIN TESLİMATI 2023 İTİBARIYLA BAŞLAYACAK

Yeni Tip Denizaltı Tedarik Projesi kapsamında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın ihtiyacına binaen, denizaltı harekat konsepti kriterlerini karşılamak üzere, havadan bağımsız tahrik sistemli altı adet denizaltının inşası Gölcük Tersanesi Komutanlığı’nda yapılıyor. Modern savaş sistemleri ile donatılacak olan “Reis” sınıfı bu denizaltılar, emsallerine göre daha uzun süre su altında kalma kabiliyeti nedeniyle denizaltı harekatı anlamında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na büyük bir üstünlük sağlayacak. Thyssenkrupp Marine Systems Ortak Girişimi’nin yüklenici olduğu projede 2023’ten itibaren yıllara sari olmak üzere denizaltıların teslimatlarının gerçekleştirilmesi planlanıyor. 2027 yılına kadar altı adet yeni tip denizaltının donanmaya kazandırılması öngörülüyor. Reis sınıfı bu denizaltılar, birçok tipte torpido, füze atabilme ve mayın dökebilme özellikleriyle dikkat çekiyor. Bu arada proje kapsamında çok sayıda yerli firmaların ürünlerinin ilk kez bir denizaltı plaftformunda kullanılması sağlandı.

DİMDEG 2023’TE TESLİM EDİLECEK

Deniz kuvvetlerinin gücüne güç katacak projelerden bir diğeri ise Denizde İkmal Muharebe Destek Gemisi (DİMDEG). SSB’den edinilen bilgiye göre Sefine Tersanesi’nin yüklenicisi olduğu projede, geminin liman kabul test faaliyetleri devam ediyor. 2023 yılı içerisinde geminin teslim edilmesi planlanıyor. Yüzer birliklerin, helikopter yakıtı dahil olmak üzere, akaryakıt ve su ikmallerini denizde ikmal yöntemi ile süratli bir şekilde yapmak üzere tasarlanmış olan DİMDEG, muharip unsurlar ve ileri üsler için denizde ikmalin yanı sıra, barışı destekleme harekâtı, afet ve acil durumlara müdahale ve insani yardım kapsamlarında da görev yapabilecek donanıma sahip.

Bu arada TCG-ALEMDAR Denizaltı Kurtarma Ana Gemisi (MOSHİP), 2017’de envantere girdi. TCG-Alemdar, denizaltıların satha gelememesi durumunda personeline yaşam desteği sağlanması ve 600 metre derinliğe kadar personelin kurtarılması faaliyetlerini icra edecek şekilde ileri teknoloji ile donatıldı.

MODERNİZASYON PROJELERİ YÜRÜTÜLÜYOR

Barbaros Sınıfı Fırkateyn Yarı Ömür Modernizasyonu Projesi, ASELSAN HAVELSAN İş Ortaklığı ile gerçekleştiriliyor. 2026’ya kadar devam etmesi planlanan projede dört geminin modernizasyonu öngörülüyor. Halihazırda birinci geminin modernizasyon faaliyetlerine devam ediliyor. ASELSAN-HAVELSAN-STM-ASFAT İş Ortaklığı’nın yüklenici olduğu Preveze Sınıfı Denizaltı Yarı Ömür Modernizasyonu Projesi kapsamında ise dört denizaltının modernizasyonu yapılacak. Birinci denizaltı üzerinde modernizasyon çalışmaları devam ederken, 2025’ten itibaren yıllara sari olmak üzere denizaltıların teslimatları gerçekleştirilecek.

Bu arada Kontrol Botu Tedariki Projesi çerçevesinde teslimatlar sürüyor. ARES Tersanesi’nin yüklenici olduğu proje çerçevesinde şu ana kadar 37 bot teslimi yapıldı, 2026’ya kadar toplamda 164 botun teslim alınması öngörülüyor. Edinilen bilgiye göre proje kapsamında altıncı bot paketinin geçici kabulü gerçekleştirildi.

GÖKDENİZ, İLK OLARAK İSTANBUL FİRKATEYNİNE ENTEGRE EDİLECEK

Portatif özelliğiyle kara, hava ve deniz platformlarına entegre edilebilecek Sungur Hava Savunma Sistemi geliştirildi ve envantere girmeye hazır hale geldi. SSB Başkanı Prof. Dr. Demir’in verdiği bilgiye göre, orta ve yüksek irtifa füzeleri ile uçakları aşarak gelen tehditleri alçak irtifada tespit, teşhis ve tahrip ederek kara birliklerinin hava savunmasını sağlamak için KORKUT Alçak İrtifa Hava Savunma Sistemi geliştirildi ve seri üretime geçildi. Deniz versiyonu olan GÖKDENİZ Yakın Hava Savunma Sistemi ilk olarak İSTANBUL fırkateynine entegre edilecek. Askeri üs, liman, tesis ve birliklerin hava tehditlerinden korunması amacıyla hava araçlarına, seyir füzelerine, havadan karaya atılan füzelere ve insansız hava araçlarına karşı Hisar hava savunma sistemleri geliştirildi. HİSAR A+ ve HİSAR O+ sistemleri tüm unsurlarıyla teslim edildi. Ayrıca Uzun Menzilli Bölge Hava ve Füze Savunma Sistemi ihtiyacının tamamen yerli olarak karşılanması için SİPER projesi başlatıldı, 2023 yılında teslim etmeyi hedefliyoruz.

ZAHA ENVANTERE GİRECEK

Deniz Kuvvetleri Komutanlığının talebi doğrultusunda, amfibi deniz piyadelerinin ihtiyaçları için Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığının (SSB) projesi olarak FNSS Savunma Sistemleri AŞ tarafından geliştirilen Zırhlı Amfibi Hücum Aracı’nın (ZAHA) kara ve deniz kabul testleri devam ediyor. Araçların denizde ters dönmesi halinde kendi kendini düzeltme özelliği de bulunan ZAHA, havuzlu çıkarma gemisinde konuşlanmış birliklerin, zorlu deniz koşullarında sahile ve karadaki hedeflere güvenle intikalinin sağlanmasını sağlayacak. SSB Başkanı Demir, özellikleriyle alanında önemli bir işlev görecek ZAHA’nın ilk teslimatının 2022’de gerçekleştirileceği bilgisini verdi.

HAVELSAN’IN DENİZ SAVUNMA SANAYİNDE GÖREV ALDIĞI ÖNCÜ PROJELER

Savunma, simülasyon, bilişim, ülke güvenliği ve siber güvenlik alanlarında 40 yıllık deneyimi ile uçtan uca yeni nesil teknolojiler sunan HAVELSAN, savunma ve güvenlik alanında deniz kategorisinde ürün ve çözümler geliştiriyor. HAVELSAN’ın Türk deniz kuvvetlerinin ihtiyaçlarına yönelik olarak geliştirilmesinde görev aldığı veya özkaynaklarıyla geliştirdiği sistem/çözümler şöyle:

*GENESİS Savaş Yönetim Sistemi (SYS)

*ADVENT (Ağ Destekli Veri Entegre) SYS

*HAVELSAN Yeni Tip Denizaltı SYS

*ORSA Kurumsal Kaynak ve Harekat Planlama Sistemi

*HAVELSAN AKYA ve DM2A4 Torpido Atış Kontrol Sistemleri

*ADVENT MARTI Hava Komuta Kontrol/ GörevSistemi

*HAVELSAN GVDS Gemi Veri Dağıtım Sistemi

*HAVELSAN DBDS Denizaltı Bilgi Dağıtım Sistemi

*HAVELSAN Amfibi Harekat Destek Sistemi (ALAVAN)

*HAVELSAN Taktik Data Link Yönetim Sistemi (TDLYM)

*Milli Taktik Data Link Sistemi

*HAVELSAN KAŞİF Coğrafi Bilgi Sistemi

*HAVELSAN KASK GNSS Koruma Sistemi

*HAVELSAN Uzun Ufuk Lojistik Destek Hizmetleri

*HAVELSAN Entegre Lojistik Destek Hizmetleri

*HAVELSAN DEDAS Denizaltı Dalış Simülatörü

*HAVELSAN Artırılmış Sanal Gerçeklik Sistemi (ASGER)

DÜNYA GÖRÜNMEZLİK TEKNOLOJİLERİ VE OTONOM SİSTEMLERE ODAKLANDI

Dünya, deniz savunma sanayinde; görünmezlik teknolojileri ve otonom sistemlere odaklanmış durumda. Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Dış Politika Araştırmaları Koordinatörü Prof. Dr. Murat Yeşiltaş, dünyanın insansız deniz araçlarına, kendi yapay zeka kabiliyetleri ile (belli doktrin ve tehdit öncelikleri sıralaması bağlamında) kendi hedeflerini belirleyip angaje olabilen otonom sistemlerine ve görünmezlik teknolojilerine odaklandığını vurgulayarak, “Bu sistemler oyun değiştirici olacak. Denizaltı platformlarında da yine bu geçerli. Daha uzun görev yapabilen, nükleer yakıt kullanabilen platformların önde olduğunu görebiliyoruz” dedi.

Türkiye’nin de kara, hava ve deniz kuvvetlerinin otonom sistemlere ve insansız sistemlere yöneldiğini vurgulayan Yeşiltaş, “6. ve 7. nesil savaş uçakların da belki de insan olmayacak. Türkiye de yatırımını bu alanlara yapıyor. Baykar Kızılelma MUİS (muharip insansız savaş uçağı) böyle bir platform. Bu tabii ki kara, deniz sistemlerine de yansıyacak. Özellikle sınır koruma, denetleme ve gözetleme mekanizmalarında bir tür insansızlaşma, yapay zekanın etkin olduğu bir döneme gireceğiz” diye konuştu.

“Donanmamızın gücüne güç katacağız”

Prof. Dr. İsmail DEMİR / Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı

Başkanlığımızca yürütülen projelerin neticesi olarak, ülkemiz askeri gemi tasarım ve inşa kabiliyetleri; gemileri tamamlayan unsurlar olan savaş yönetim, sensör, silah, muhabere, seyir ve muhtelif platform sistemlerinin geliştirilmesi, üretimi ve entegrasyonu faaliyetlerini içerecek şekilde, isabetli Ar-Ge ve teknoloji kazanım projeleri ile de desteklenerek üstün bir seviyeye ulaştırıldı. Buna bağlı olarak sektöre bilgi, tecrübe ve gerekli altyapı kazandırıldı, yan sanayii tesis edilmiş ve kurumsallaştırılması belirli ölçülerde sağlandı. Bu bağlamda askeri gemi inşa sektörümüz uluslararası pazarda rekabet edecek seviyeye geldi. MİLGEM Proje’mizde bugüne kadar, ADA Sınıfı 4 Korvetimizi hizmete aldık. Test ve Eğitim Gemimiz UFUK’u teslim ettik. Ülkemizin ilk milli fırkateyni olacak beşinci gemimizin inşası da sürüyor. Ayrıca üç yeni MİLGEM için de ihale aşaması devam ediyor. İnşası süren ANADOLU gemimiz, Denizde İkmal Muharebe Destek Gemimiz ve yeni tip denizaltılarımızla, son teknolojiyle muhtelif çeşitlerini geliştiriyor olduğumuz silahlı insansız deniz araçlarımızla, çok yakında ihalesini sonuçlandıracağımız İ sınıfı fırkateynlerimizle, uçak gemimiz ve TF2000 hava savunma muhribimizle donanmamızın gücüne güç katacağız. Askeri gemi inşa eden özel tersanelerde önemli ölçüde tasarım, üretim ve entegrasyon kabiliyetleri kazanılması ve ortaya çıkan milli ürünlerin hem tasarımını hem de modernizasyonunu yapabilen yüklenicilerin desteklenmesi kapsamında ihracatı artırmaya yönelik çalışmalara da devam ediyor.

“STM500 denizaltımıza yoğunlaştık”

Özgür GÜLERYÜZ / STM Genel Müdürü

STM mühendisleri tarafından milli imkanlarla dizayn ettiğimiz STM500 isimli küçük boyutlu denizaltımız için yoğunlaşmış durumdayız. STM500 denizaltısının mukavim tekne test üretimine geçtiğimiz aylarda başladık. Bu kapsamda, bir savaş denizaltısının mukavim teknesini Türkiye’de ilk defa sivil sanayide üretmiş olacağız. STM 500″e dünyanın farklı coğrafyalarından yoğun ilgi olduğunu söyleyebiliriz. Türk mühendislerinin eseri STM500, hem sığ sularda hem de açık deniz şartlarında görev yapabilecek şekilde tasarlandı. Keşif gözetleme, özel kuvvetler harekâtı, denizaltı harbi gibi, global taktik ihtiyaçlara cevap verecek donanımları bünyesinde barındıracak STM500, ileri ve modern savaş sistemleri ile donatılacak. STM500, 18 kişilik mürettebata ek olarak sekiz kişilik özel kuvvetler ekibi ile 30 gün boyunca her türlü görevi icra edebilecek. Platform, dört adet atışa hazır torpido kovanı ile toplamda sekiz adet ağır torpido ve güdümlü füze atış gücüne sahip olacak. STM500 denizaltımızın maketini de ilk kez Azerbaycan Bakü’de 6-8 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilen ADEX Fuarı’nda sergiledik.

“Tamamlanan denizcilik projeleri 3 milyar dolar”

İlhami KELEŞ / SAHA İstanbul (Savunma, Havacılık ve Uzay Kümelenmesi Derneği) Genel Sekreteri

Savunma sanayimiz, Mavi Vatan’ın deniz gücünü artırmak için faaliyetlerine tüm hızıyla devam ediyor. Özellikle son 18 yılda Cumhurbaşkanlığı SSB koordinasyonunda, güvenlik güçlerimizin sahada ihtiyaç duyduğu deniz sistemlerine yönelik birçok teslimat gerçekleştirildi. Şu ana kadar tamamlanan denizcilik projelerimizin toplam büyüklüğü 3 milyar dolara ulaştı. Artık denizcilik sektörümüzün kabiliyetleri ülke sınırlarını aşarak, dünyanın birçok ülkesine ulaştı. Özel sektörümüzün askeri gemi inşa alanında başarı ile ortaya koyduğu projeler sonucunda, birçok ülkeye deniz platformları ihraç edildi. Şimdi çok daha büyük projeler üzerinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemimiz ANADOLU, ADA Sınıfı Korvetlerimizin devamı niteliğindeki İ-Sınıfı Fırkteynlerin ilki olan MİLGEM Projesinin Beşinci Gemisi, Denizde İkmal Muharebe Destek Gemimiz DİMDEG, Test ve Eğitim Gemimiz UFUK, Yeni Tip Denizaltılarımız gibi platformlarımız ve modernizasyon projelerimizle denizlerde çok daha güçlü ve caydırıcı olacağız. Halen devam eden projelerin büyüklüğü 6 milyar doları aştı. Askeri gemi inşa sektöründe orta ve uzun vadede gerçekleştirilmesi planlanan fırkateyn, hücumbot, destek gemileri ve süratli bot sınıflarına yönelik projeler ile bu rakam yaklaşık 12 milyar dolara ulaşacak.

“Dünyaya savaş gemisi ihraç eden ülke konumuna geleceğiz”

A. Mithat ERTUĞ /OSTİM Savunma ve Havacılık Kümelenmesi (OSSA) Yönetim Kurulu Başkanı

Savunma sanayi denizcilik alanında son yıllarda büyük gelişmeler gösterdi. Özellikle geliştirilmekte olan projeler; gelişmiş savaş gemileri, insansız deniz araçları, milli denizaltı, milli uçak gemisi ve milli torpidoların üretimi ve mevcut sistemlerin modernizasyonu ülkemizin bu alanda da geldiği noktayı gözler önüne seriyor. Cumhuriyetimizin 100. yılında önce çıkacak olan projelerden; İHA ve SİHA konuşlanabilen milli gemi projesi, modern mini denizaltı ve deniz platformları silah sistemleri ülkemizin bu alanda geliştirmeye ve artırmaya devam ettiği kabiliyetlerini daha da ileriye taşıyacak. Bu yetkinlikler ülkemizin teknolojik olarak da gelişimini ve önümüzdeki yıllarda dünyada savaş gemisi ve deniz platformları ihraç eden bir konuma geleceğini bizlere gösteriyor. OSSA üyeleri arasında denizcilik alanında savunma sanayi projelerinde görev alan çok sayıda firmamız da bulunuyor. Deniz araçlarında kullanılan elektronik sistemler, kablaj ve bağlantı elemanları ile deniz platformlarında kullanılan silah sistemlerinde üye firmalarımız çalışmaları ile ülkemizin yerli ve milli ürünlerinde destek veriyorlar.

“Türkiye deniz gücünde ciddi bir değişim sürecinde”

Prof. Dr. Murat YEŞİLTAŞ / Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Dış Politika Araştırmaları Koordinatörü

Türkiye askeri güç sıralamasında dünyada ilk 10 ülke içerisine giriyor. Bazı sıralamalarda ilk yedi içinde yer alıyor. Burada temel olarak üç güç unsurunun hesaplamalarda olduğunu görüyoruz. Bunlar: kara, hava ve deniz gücü. Bunun dışında artık uzay gücünün de özellikle askeri güç sıralamalarında hesaplanacağını, hesaplamalarda dikkate alınacağını biliyoruz. Askeri güçler içerisinde deniz gücünün de özel yeri ve önemi olduğunu biliyoruz. Tarihsel olarak bakıldığında Türkiye, deniz gücünde çok güçlü olan ülkeler arasında yer almasa da son dönemde Türkiye’nin de deniz gücü bakımından ciddi bir değişim ve dönüşüm içinde olduğunu söyleyebiliriz. Sadece hava gücü değil, Türkiye gibi üç tarafı denizlerle çevrili bir ülkenin deniz gücünün de kara ve hava gücüne eşit olması gerektiği fikrinin geliştiğini görüyoruz. Bu konuda en önemli ivme ve gelişme dönemi 2002 yılı itibarıyla başlıyor. Burada savunma sanayinin genel olarak proje bazında bakıldığında, deniz kuvvetleri proje sayısında hızlı bir artış ortaya çıkıyor. Artık Türkiye kara ve hava gücünde olduğu gibi, deniz gücünde de ağırlığı olan bir ülkeye dönüştürülmek isteniyor. Yakın deniz kapsamındaki bölgelerde görev icra eden bir deniz kuvvetlerinden, daha uzak denizlere açılabilen, Kızıldeniz’de operasyon icra eden, Afrika’ya, Japonya giden bir yapıya dönüşüm yaşanıyor.

(Toplam: 2, Bugün: 1 )