[ad_1]
Erkek bebek bekleyen anne ve baba adaylarını heyecan dışında isim telaşı sarıyor. İsimler ve anlamları konusunda araştırma içerisine giren çiftler çocuklarına popüler ve modern çağa uygun isimler vermek istiyor.
A’dan Z’ye Erkek Bebek İsimleri ve Anlamları
H Harfi ile Başlayan Erkek Bebek İsimleri ve Anlamları
Habib: Sevgili, dost
Habibullah: Allah’ın en sevdiği, Hz. Muhammed’in lakabı
Habil: Yeryüzünde öldürülen ilk insan
Habip: Sevilen kişi, yaren, dosta verilen ad
Hacı: Kabe’yi ziyaret eden kişi.
Hacip: Osmanlıda devlet büyüklerine verilen bir san.
Hades: Birisini yenmek, kötülük
Hadi: Yol gösterici.El Hadi, Allah’ın isimlerindendir.
Hadim: Birisine yol gösteren.
Hadin: Dost, yoldaş.
Hadis: Hz. Muhammed’in söz ve davranışları
Hadra: Çok yeşil, en yeşil manasında.
Hafız: Ezberleyen/ Özellikle Kuran-ı Kerimi ezbere okuyan
Hakan: Kağan, eski Türk imparatoru
Haki: Yeşile çalan koyu sarı renk, toprak rengi.
Hakim: Akıllı, becerikli, hekim.
Hakkı: Doğruluk, adaletli
Haktan: Allah’tan gelen, Allah’ın verdiği
Haktanar: Her anlamda haktan yana olan.
Hakverdi: Allah’tan gelen hak anlamında.
Halas: Kurtuluş, özgürlüğe kavuşmak.
Halâskâr: Kurtarıcı.
Haldun: Kalp, yürek / Yüreklilik
Halef: Birinin ardından gelip onun yerine geçen kimse.
Halet: Hal, durum.
Halife: Birinin yerine geçen kimse. 2. Hz. Muhammed´in vekili ve dünyadaki Müslümanların başı olan kimse.
Halik: Yoktan var eden, yaratıcı.
Halil: İçten dost, yakın arkadaş
Halilullah: Allah’ın sadık dostu. 2. Hz. İbrahim’e verilen san.
Halim: Yumuşak huylu, sakin yaradılışlı
Halime: Peygamberimizin (s.a.s) süt annelerinden
Halis: Saf, katkısız, duru
Halit: Süregelen, sürekli
Halittin: Dinin sonsuzluğu, ölümsüzlüğü.
Haluk: İyi ahlaklı, uyumlu
Hamaset: Cesaret, kahramanlık, yiğitlik.
Hamdi: Hamd eden, şükreden / Tanrı ile ilgili
Hamdullah: Allah övgüsü
Hami: Koruyan, arka çıkan, koruyucu
Hamid: Şükredici
Hamil: Sahip olan. 2. Destek.
Hamis: Beşinci.
Hamit: Şükreden, ; övgüye değer
Hamza: Aslan
Han: Eski Türk hakanına bağlı, hükümdar. 2. Osmanlı padişahlarının adlarının sonuna getirilen ünvan. 3. Konaklamak amacıyla yapılan yapı.
Hanalp: Han’a bağlı yiğit, kahraman.
Hanbek: Güçlü, kuvvetli hükümdar.
Hanbey: Hana bağlı beylik.
Hanedan: Hükümdar, ya da devlet büyüğü gibi bir kişiye dayanan soy, aile. 2. Belli ve büyük soydan gelen aile. 3. Eli açık, konuksever.
Hanefi: Allah´ın birliğine iman eden.
Hani: Yumuşaklık ve vakar sahibi
Hanif: İslam dinine sımsıkı bağlı olan kimse. 2. İslamiyetten önce tek Tanrı´ya inanan.
Hanifi: Mezhep adı.
Hankan: Han soyundan gelen.
Hansoy: Han soylu, bey soyundan gelen
Hanzala: Uhud Savaşı şehitlerinden biri
Harabi: Bekçi, gözcü.
Haris: İstekli, aç gözlü, bir şeyi çok fazla isteyen, hırslı. 2. Pinti, cimri, parayı çok seven. 3. Gözcü,
Harun: Huysuz at / Postacı / İnatçı
Has: Özgü, mahsus. 2. Katışıksız, en iyi cinsten olan. 3. Hükümdara özgü olan.
Hasan: Güzellik, iyilik
Hasanalp: Güzel yiğit.
Hasane: Güzel, iyi. 2. İyi, hayırlı iş, iyilik. – bk. Hasene
Hasbek: İyi, dürüst, saf insan.
Hasbi: Kişisel değeri olan, ünlü bir soydan gelen
Hascan: Güzel dost.
Hasefe: İyi efe.
Hasip: Kişisel değeri olan, ünlü bir soydan gelen
Hasip / Hasbi: Kişisel değeri olan, ünlü bir soydan gelen
Haskan: İyi kan.
Haslet: İnsanın yaradılışındaki huyu¸ doğası.
Haspolat: Saf, temiz kimse.
Hasret: Özlem
Haşim: Ezen, kıran, parçalayandır. Haşmetli, gösterişli, muhteşem
Haşmet: İhtişam, büyüklük, görkemlilik
Haşmettin: Dinin görkemliği.
Hatay: İl adı, Antakya olan kentimiz inadı
Hatem: Sonuncu en son olan / Mühürcü
Hatem/ Hatemi: Sonuncu en son olan / Mühürcü
Hatemi: Sonuncu en son olan / Mühürcü
Hati: Sempatik, ikramda kusur etmeyen
Hatif: Sesi işitilen fakat görünmeyen kişi. 2. Gaipten seslenir gibi haber veren melek.
Hatim: Sona erdirme, bitirme
Hatin: Ürün, gelmek, ulaşmak
Hatip: güzel konuşan, hitap eden, topluluk karşısında ikna edici konuşan
Hatit: Torun.
Hatiz: Esirgeyen, gözeten.
Hattat: El yazıları çok güzel olan.
Havar: İmdat, çağrı.
Havbeş: Ortak, paylaşımcı.
Haver: Güneşin doğduğu taraf.
Havi: Boş çöl, ıssız, tenha yer.
Havin: Yaz mevsimi.
Hawar: Çığlık, çağrı.
Hayalî: Hayal niteliğinde veya hayal ürünü olan, düşsel, imgesel. 2. Karagöz oynatan kimse, karagözcü.
Hayati: Yaşamsal, yaşamla ilgili önemli olan
Haydar: Aslan, cesur, korkusuz kişi
Hayır: İyilik, karşılık beklemeden yapılan yardım.
Hayim: Şaşkın, hayrette. 2. Sevgiden dolayı şaşkına dönmüş.
Hayret: Saşma, şaşkınlık.
Hayrettin: Hayır eden, hayır sahibi
Hayri: Hayırla, iyilikle ilgili
Hayrullah: Hayırlı kişi.
Hayyam: Çadırcı.
Hazan: Sonbahar.
Hazar: Barış / Bir yerde oturma hali
Hazerlen: Çok bilen yetenekli.
Hazık: Usta, mahir, becerikli.
Hazım: Hezimete uğratan
Hazin: Hüzünlü, üzüntülü, acıklı
Hazni: Değerli eşya, büyük servet, hazine.
Hazra: Türk musikisinde bir makam.
Hazret: Kutsal sayılan insanların adlarının önüne konulan san.
Hebun: Varlık, yaratılmış olan.
Hedar: Hali vakti yerinde, zengin.
Hedef: Nişan alınacak yer. 2 Amaç, gaye.
Heja: Kıymetli, değerli, biricik, makbul
Hekim: İnsanlardaki hastalıkları teşhis ve onları ilaçlarla veya bazı araçlarla tedavi eden kimse, doktor, tabip.
Helat: Güneş, doğmak.
Hemdem: Birlikte yaşayan, arkadaş.
Hemden: çağdaş.
Hemşar: Hemşeri, yurttaş.
Heper: Her zaman yiğit
Hepyener: Her zaman yener, hiç yenilmez
Hepyüksel: “Her zaman gözün yükseklerde olsun, yüksel” anlamında kullanılan bir ad.
Herji: Güvenli, emin.
Hesin: Demir.
Heşar: Uyanık
Heşin: Haşin. 2. Mavi renk.
Hetan: Eski Kürtçede Güneş.
Heval: Arkadaş, dost, yoldaş.
Hevbeş: Özdeş.
Hevi: Umut 2. Düş, rüya.
Hevin: Aşk, sevda
Heybet: İnsanlara korku ile birlikte saygı uyandıran görünüş. 2. Büyüklük, ululuk.
Heybetli: Görünüşü, korku ve saygı uyandıran. 2. Büyük, ulu, azametli.
Hıdır: Hızır manasındadır. Bir işin kolaylıkla ve çok hızlı yapılmasını sağlayandır.
Hıfzı: Saklamak, korumak, hafızaya almak
Hıncal: İntikamını al
Hızır: Darda kalanların yardımına koşan
Hızlan: Elini çabuk tut, hızını artır
Hızlıer: Çabuk davranan.
Hicabi: Utanma, utanç.
Hicap: Acı ve üzüntü duyma.
Hicret: Bir ülkeye göç etmiş olan, göç etme.
Hicri: Göç eden / Hicrete ait, hicretle ilgili
Hiçyılmaz: Tüm zorluklara karşı koyabilen, 2. Bütün zorlukların üstesinden gelen.
Hidayet: Doğru yolu arama, bulma
Hidiv: Vezir
Hikmet: Gizine erişilmeyen
Hikmettin: Müslümanlığın gösterdiği doğru yol.
Hikmetullah: Allah’ın hikmeti
Hilet: Alışkanlık, huy.
Hilkat: Yaradılış.
Hilmi: Yumuşak huylu, sabırlı
Himmet: Çalışma, çaba
Hinkari: Çalışkan, işçi.
Hira Nur: Işık saçan güzel huylu
Hisar: Bir şehrin veya önemli bir yerin korunması için taştan yapılmış yüksek duvarlı ve kuleli, çevresinde hendekler bulunan küçük kale. 2. Türk müziğinde bir birleşik makam.
Hişam: Eski bir Endülüs hükümdarının adı
Hitit: Anadolu’da bir uygarlık, Eti.
Hoşgör: Anlayışlı, görgülü ol.
Hudavendigar: Bir işte emir verme yetkisi bulunan kimse anlamına gelir.
Hudayi: Tanrı ile ilgili tanrının yarattığı.
Hulki: İyi ahlaklı iyi huylu
Hulusi: Saflık, doğruluk, içtenlik
Hunalp: Yiğit hükümdar.
Hurmız: Jüpiter yıldızı. 2. Zerdüşt dininde iyilik Tanrısı,
Hurnet: Saygı göstermek, değer vermek.
Hurşit: Güneş
Huzeyfe: Peygamber efendimizin sır katibinin adı.
Hüda: Doğru yol gösteren.hidayet eden
Hüdai: “Hüdayi” isminin bir başka söyleniş biçimi.
Hüdavendigar: Hükümdar.
Hüdavendigâr: Amir, hâkim. 2. Osmanlı Padişahı I. Murat’ın sanı. – bk. Hudavendigâr
Hüdavent: Allah. 2. Hükümdar. 3. Sahip olan, efendi.
Hüdaverdi: Allah verdi, çocuk özlemi çeken aileler ilk çocuklarına genellikle bu adı verirler
Hüdayi: Allah’ın yarattığı.
Hükümdar: Kral, padişah, taht sahibi.
Hünkar: Padişah, kral, sultan.
Hür: Özgür, bağımsız
Hürbay: Özgürlüğüne düşkün olan saygın kişi.
Hürbey: Bağımsız bey.
Hürdoğan: Bağımsız doğan.
Hürdoğmuş: Doğuştan özgürlüğüne düşkün olan.
Hürel: Özgür ülke.
Hürer: Özgürlüğüne düşkün yiğit kişi.
Hürgün: Özgür gün.
Hürkal: Hep özgür ol!
Hürkan: Özgürlüğüne düşkün bir soydan gelen.
Hürol: Özgür ol.
Hürtan: Özgürlüğüne düşkün ve romantizmden hoşlanan
Hüryaşa: Özgür, bağımsız yaşa.
Hüryaşar: Tüm yaşamı boyunca özgürlüğünü düşünerek yaşayan.
Hüsam: Keskin kılıç / Dinin keskin kılıcı
Hüsam / Hüsamettin: Keskin kılıç / Dinin keskin kılıcı
Hüsam / Hüssam: Keskin kılıç. 2. “Hüsamettin” isminin kısaltılarak söyleniş biçimi.
Hüsamettin: Keskin kılıç / Dinin keskin kılıcı
Hüseyin: Güzellik, iyilik
Hüsmen: Hüsamettin adının Anadolu halkınca söyleniş biçimi.
Hüsnü: Güzel, güzellik ile ilgili
Hüsrev: Büyük padişah, hükümdar
Hüşenk: Akıl ve düşünce.
Hüzeyfe: Peygamberimizin sırdaşı.
[ad_2]