Ramazan ÇETİN/DENİZLİ, (DHA)-
Denizli’de Özbekistan uyruklu Zulkhunur K. (39) Ramazan Akbay’dan sertlik görmüş olduğu öne sürülen nedeni ile dini nikahtan 2 gün sonrasında evden ayakkabısız kaçıp, polise başvurdu. Vaka sonrası tutuklanan Akbay (59), Zulkhunur K.’daki darp izlerinin eski bulunduğunun ortaya çıkması ile tahliye edildi.
Honaz’ın Kızılyer Mahallesi’nde yaşayan 3 çocuk babası emekli ziraatçi Ramazan Akbay’ın eşi, 4 yıl ilkin yaşamını yitirdi. Eşinin ölümünün peşinden yalnız kalan Akbay, Kaklık Mahallesi’nde yaşayan ve Özbekistan uyruklu bir hanımla evli olan yeğeni Musa Akbay’dan kendisine uygun bir eş bulmasını istedi. Akbay, yeğeni Akbay vasıtasıyla Özbekistan’da yaşayan Zulkhunur K. ile cep telefonunda görüşüp, tanıştı.
İkili, 10 gün sonrasında evlenme sonucu aldı. Akbay, Zulkhunur K.’nin, Türkiye’ye gelebilmesi için tüm harcamalarını karşıladı. 18 Temmuz 2023’te Denizli‘ye gelen Zulkhunur K., Akbay ile dini nikah yapmış oldu.
Nikahtan 2 gün sonrasında Zulkhunur K., Akbay’ın evinden hiçbir eşyasını almadan ayakkabısız kaçıp, polise başvurdu. İfadesinde evlenmek amacıyla Özbekistan’dan geldiğini sadece Akbay’ın kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu, devamlı darbederek eşyalarını da gasbettiğini söyleyen Zulkhunur K. suç duyurusunda bulundu.
TUTUKLANIP, DAVA AÇILDI
Zulkhunur K., hastaneye sevk edilerek darp raporu alındı. Raporda, vücudunun çeşitli yerlerinde darp sonucu oluşmuş 50’ye yakın morluk olduğu açıklandı.
Polis ekiplerince gözaltına alınıp, hakkında suçlamaları reddeden Ramazan Akbay, 21 Temmuz’da tutuklandı. Akbay hakkında ‘kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma’, ‘yağma’, ‘nitelikli cinsel hücum’ suçlarından 45 yıla kadar hapis cezası istemiyle 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Akbay’ın yakınları, avukat Salim Kutlutürk ile görüşerek durumu söyledi.
8 Şubat’ta görülen duruşmada, müvekkilini korumak için çaba sarfeden avukat Kutlutürk, Zulkhunur K.’ye vaka günü verilen raporda; vücudundaki morlukların vakadan öncesine ilişkin bulunduğunu, vaka günü darbedilmesi halinde vücudunda sadece kızarıklıklar olabileceğini beyan etti. Bunun üstüne mahkeme heyeti, Akbay’ın cezaevinden tahliyesine karar vererek duruşmayı erteledi.
‘ÖZBEKİSTAN’DA ŞİDDET MARUZ KALMIŞ OLABİLİR’
Salim Kutlutürk, Zulkhunur K.’nin yalan söylediğini öne sürerek, “Bu tarz şeyleri raporlarla ortaya çıkardık. Evden kaçıp, yolda birilerinden yardım istiyor. Evden kaçarken güvenlik kamera kaydı bile var. Eve girerken hiçbir mesele yok. Birkaç dakika sonrasında ayakkabısız evden kaçıyor.
Dosyada bazı sıkıntılar da vardı. Hanım darbedildiğini, sertlik gördüğünü ve cinsel saldırıya uğradığını iddia etmiş. Ek olarak hastanede de darp raporu alınmış. Raporda vücudunda 50’ye yakın darp izleri var. Bunlar da mor renkli şekilde belirtilmiş. Hatta 2 gün sonraki ikinci raporda bu mor renkli izlerin bazıları sarı, yeşil renklere dönmüş.
Bu izlerin mağdurun ifadesiyle çeliştiğini fark ettik. İlk görülen mahkemede, darp raporundaki bu renklerin ne anlama geldiğini ve kaç günde oluşabileceğini, darp izlerinin minimum 8 yada 10 gün öncesine ilişkin bulunduğunu anlattık. Vaka gününden 2 gün ilkin Türkiye’ye gelen kadının darbedilmesi halinde vücudunda sadece kızarıklıklar oluşabilir. Mahkeme heyeti, bizi haklı bularak müvekkilimi cezaevinden tahliye etti.
Hatta mahkeme heyeti, darp izlerinin kaç gün öncesine ilişkin bulunduğunu yönelik rapor istedi. Hanım şiddete maruz kalmış sadece bunu benim müvekkilimin yapmadığını ortaya koyduk.
Muhtemelen Özbekistan’da şiddete maruz kalmış, kim bilir kurtulmak için Türkiye’ye gelmiş olabilir. Şu an kadının nerede bulunduğunu bilmiyoruz” dedi.
‘6,5 AY BOŞUNA CEZAEVİNDE KALDIM’
Ramazan Akbay ise 6,5 ay kadar cezaevinden kaldığını belirterek, “Yeğenim Özbekistan uyruklu bir hanımla evliliğe ilk adımını attı, mutluydular. Ben de onlardan evlenmek istediğimi söyledim.
Beni bir hanımla tanıştırdılar. Bir süre telefonla konuştuk. 18 Temmuz’da Türkiye geldi. Benden 5 bilezik ve pahalı bir telefon istedi. Hemen sonra alabileceğimi söyledim. Bu tarz şeyleri isteyince caymak istedim fakat o buna karşın kalmayı kabul etti.
Yeğenimin evinde dini nikah yapılmış oldu. Ertesi gün kendi evimize gittik. Buradan kaçıp, beni suçladı. Ona hiçbir şey yapmadım” diye konuştu.(DHA)