Yeni okul periyodu başlıyor. İlk kez okula başlayacakların yada eğitim yaşamı devam eden evlatların ebeveynlerini da sıkıntılı bir süreç bekliyor. Peki evlatlarımızın geleceğini etkileyecek bu zamanda ebeveynlere düşen görevler neler? Evlatlarının eğitimleri süresince nelere dikkat etmeliler? Okuldan soğumamaları için neler yapmalı? Evlatları geleceğe iyi mi hazırlamalı?
Yaşam Sihirbazı kitabının yazarı Kişisel Gelişim Uzmanı Dr. Turhan Güldaş, tüm ebeveynlere evlatlarının eğitim süreçlerinde dikkat etmeleri ihtiyaç duyulan noktaları deklare etti:
ÇOCUKLARI İLK KEZ OKULLA TANIŞACAKLAR DİKKAT: Evladınız ilk kez okula başlayacaksa onu okul hayatına dikkatle hazırlamalısınız. Gerek okul öncesi eğitim ile gerek ise aile içinde, eğitime verdiğimiz önemi anlatmalısınız. Evladınız, eğitimin kendi hayatında niçin mühim bulunduğunu bilmeli hatta buna ikna olmalı ve bu şekilde ilköğretime başlamalı. Başarı için minik minik adımların atılması icap ettiğini anlatmalısınız. Başarının sadece uzun seneler emek vererek elde edilebileceğini ihmal etmeyin ve çocuğunuza da bu düsturu aşılayın. Başarının iki günde gelmeyeceğini bilsin, bir mezuniyet belgesi almak için kaç yıl okumak icap ettiğini öğrensin ki, yılmadan hedefine ulaşmak için devamlı çabalayabilsin.
EĞİTİME İHTİYACI OLDUĞUNU ANLATIN: Çocuklar niçin okula gittiklerini ve ders çalıştıklarını bilmedikleri için karşı çıkarlar. Niçin matematik öğreniyor, niçin tarih bilmeli. Çocuğunuzun bu fikir biçimini aşmasına destek olmalısınız ve onu ikna etmelisiniz. Çocuk bir şeyi anlayacak ki onu sevecek, ona kıymet verecek, onun üstünde düşünecek. Almış olduğu tüm eğitimlerin onun geleceğine iyi mi tesir edeceğini anlatın, detaylı bir şekilde örnekler verin. Böylece kendi kendine şu şekilde demeli: “Bu dersler bir tek yapılması gerektiği için, zorunluluktan yapılmıyor. Bunlar benim geleceğimin, kişiliğimin şekillenmesi için lüzumlu olan derslerdir.”
DERS BİLİNCİ KAZANDIRIN: Çocuklarınıza ödev yada ders emek verme sorumluluğunu kazandırmanız gerekiyor. Siz çocuklarınızın ödevlerini yapmış olursanız büyük bir hata yapmış olmuş olursunuz. Derslerin bizim için olmadığını, ödevlerin bizlere verilmediğini bilmelisiniz. Yardım edecekseniz de bir tek rehberlik edin. Dersinin başına oturup problemleri çözmeyin.Çocuğunuzun özgüvenli olmasını istiyorsanız ona iyi mi ödev yapacağını, ders çalışacağını öğretmelisiniz. Sorunlarını iyi mi çözmesi icap ettiğini bilmeli ve ders çalışmanın yöntemini kendisi bulmalı.
OKUL SEVGİSİ AŞILAYIN:Çocuğunuzun başarıya ulaşmış bir eğitim periyodu geçirmesini istiyorsanız okulu sevdirmeniz lüzumlu. Bazı çocuklar okulu sevmezler, ilk olarak bu durumu ortadan kaldırmalısınız. Çocuklar belli bir süreçten sonrasında anlamadıkları dersten koparlar. Öğretmenin daha ilkin anlattıklarını anlamış olmayan çocuk, daha sonraki dersleri de anlamaz, anlamadığında da kopukluk yaşar ve o dersten soğur. Böyle bir durum hissettiğinizde bu soğukluğun daha çok büyümesine yol açmadan önünü kesmeniz gerekir. Sürekli öğretmenlerle yazışma halinde olmalısınız. Bir sorun gördüğünüzde derhal müdahale etmelisiniz.
BAŞKA ÇOCUKLARLA KIYASLAMAYIN: Ailelerin yapmış olduğu en büyük hatalardan biri. ‘O çocuk daha güzel derslerini çalışıyor, şu çocuk daha iyi not almış…’ Söylediğiniz buna benzer kıyaslamalar çocuğunuza yetersizlik hissi verir. Bu da ileride aşağılık kompleksine yol açabilir. Çocuklar bu nedenlerle özgüvenlerini kaybederler. Özgüven aşılayın, evladı eleştirmeyin, eleştirseniz de onun zekasını, kişiliğini zedeleyici sözler sarf etmeyin.
FARKINDA OLMAK İÇİN ÖNCE DİNLEYİN: Çocuklarla iletişimsizlik en büyük hataların başlangıcında geliyor. Ebeveynler çocuklarını dinlemiyor. Çocuğunuzun bilincinde olun, eğer bilincinde olup dinlerseniz her şeyi görürsünüz. Bir problemi mi var, derste bir şey mi yaşadı, öğretmenini niçin sevmiyor? Çocuk bir dersi anlamıyor mu? Bu oldukca naturel. Çözümü de basittir. Siz yeter ki kulak verin. Çözümü bulup gerekirse pedagoglar ve uzmanlardan yardım alırsınız.
SÜREKLİ İLETİŞİM MOTİVASYON SAĞLAR: Çocuğunuzu okul periyodu süresince yalnız bırakmayın, öğretmenleriyle devamlı yazışma halinde kalınca, onu izleyin, takip edin ve ilgi gösterin. İlginiz hem çocuğunuzu motive edecektir hem de problemleri kısa sürede görmenizi elde edecektir. Onu gözlemleyin, hareketlerine davranışlarına dikkat edin, fena alışkanlıklar edinmesini baştan önleyin, kimlerle arkadaşlık kuruyor, kimlerle okula gidiyor, kimlerle yazışma kuruyor, hangi kelimeleri kullanıyor, hepsine dikkat edin, ona bakılırsa de baştan önleminizi alın. Müdahale edin, uyarı edin sadece sakın yermeyin.
ÇOCUKLARINIZA GARDİYANLIK DEĞİL REHBERLİK EDİN:Çocuklarınızı sıkmadan, zorlamadan yol göstermelisiniz. Eğitim yaşamı süresince çocuğunuzun gelişimine katkıda bulunan bir danışman, rehber olduğunuzu düşünün. Ebeveynler olarak siz gardiyan değilsiniz, bir tek danışmansınız. Çocuğunuzun bir fert bulunduğunu unutmadan, bir tek bildiğiniz yolları, tecrübelerinizi aktarın şu demek oluyor ki danışmanlık yapın.
