[ad_1]
Dünyada en güzel duygular arasında anne ve baba olmak yer alıyor. Erkek bebek bekleyen çiftler çocuklarına isim seçme konusunda kararsız kalıyor. Anne ve baba adayları bebeklerine verecekleri ismin anlamlarına dikkat ediyor.
A’dan Z’ye Erkek Bebek İsimleri ve Anlamları
E Harfi ile Başlayan Erkek Bebek İsimleri ve Anlamları
Ebecen: Akıllı çocuk.
Ebed: Sonsuzluk.
Ebet: Sonu olmayan zaman, sonsuzluk.
Ebrak: Çok parlak olan.
Ebrar: Hayır sahipleri, iyiler, dindarlar, özü sözü doğru olanlar; sadıklar ve iyiler manasındadır.
Ebubekir: İlk halife olan Hz. Ebubekir’in ismidir. Bekir’in babası manasındadır.
Ecebay: Varlıklı ve ulu kişi.
Ecebey: Saygın, yüce.
Ecehan: Ulu hükümdar.
Ecekan: Geçmişinde yücelik saygınlık barındıran.
Ecem: Acem.
Ecemiş: Çok bilmiş.
Ecer: Güzel, yeni.
Ecevit: Açıkgöz, çevik, çalışkan ve sinirli anlamlarındadır.
Ecir: Güzel işler karşılığında alınan mükafattır
Ecmel: Çok güzel, yakışıklı.
Ecvet: Mükemmel. 2. Eli açık olan.
Edayi: Dua eden.
Ede: Ata, dede. 2. Büyük erkek kardeş. 3. Kendisine saygı gösterilen kimse.
Edebali: Osman Gazi’nin hocası. Edeb ve Ali isimlerinin birleşimi ile oluşur.
Edgü: İyi
Edgüalp: İyi ve yiğit
Edgübay: İyi zengin.
Edgüer: İyi kimse, iyi er manasındadır.
Edgükan: İyi soydan gelen kimse.
Edhem: Karayağız at.
Edip: Edepli terbiyeli / Edebiyatla ilgilenen kişi.
Edis: Yüce, yüksek
Ediz: Değerli, ulu, yüce, yüksek
Edra: Vücudu beyaz, başı siyah at.
Efdal: En değerli en yüksek.
Efe: Ege yiğidi, ağabey
Efe Buğra: Ağabey, büyük kardeştir. Buğra; büyük erkek deve, iki hörgüçlü devedir.
Efecan: Afacan, hareketli, ele avuca sığmaz anlamlarını taşır.
Efecan / Afacan: Hareketli, ele avuca sığmaz, akıllı
Efehan: Yiğitlerin başı.
Efekan: Yiğit bir soydan gelen.
Efendi: Saygıdeğer, ince çelebi kimse. 2. Sözü geçen, buyruğu yürüyen kişi. 3. Eğitim görmüş kişi için
Efgan: Ağlamak, feryat etmek.
Efgen: Düşüren yıkan kimse.
Efkan: Çığlıklar, inlemeler.
Efkar: Tasa, kaygı, üzüntü. 2. Düşünceler, fikirler.
Eflah: Feraha kavuşan, kurtulan.
Eflal: Eflal (افلال) kelimesi Arapça sözlüklerde ‘kurak, bitkisiz yer’, ‘hezimete uğrayan’ manalarına gelen el-fell (الفل) kelimesinin çoğulu olarak geçmektedir. Buna göre Eflal, ‘kurak, bitkisiz yerler’, ‘hezimete uğrayanlar’ manalarına gelir. Kötü enerjili bir isimdir.
Eflatun: Açık mor, leylak rengi ile erguvan arası / Bilgin, bilgili, herşeyi bilerek doğan çocuk.
Efnan: Türler, çeşitler.
Efrahim: Hz. Yusuf un ikinci oğlu. Orta Filistin’de yerleşen İsrail kabilesine adını verdiği söylenir. Bu kabile Hz. Süleyman’ın ölümünden sonra asıl İsrail topluluğunun 12 kola ayrılmasında etken oldu.
Efran: Sevinçli, mesut, neşeli kimsedir.
Efsane: Kulaktan kulağa yayılan öyküdür.
Efser: Taç, padişah tacı ve subay anlamına gelir.
Eftal: En değerli en yüksek.
Ege: Bir çocuğu koruyan, işlerine bakan ve her hâlinden sorumlu olan kimse. 2. Yaşça büyük. 3. Sahip
Egealp: Egeli yiğit
Egebay: Saygın egeli.
Egebey: Saygın egeli.
Egecan: İçten ve sevecenlikle sahip çıkan.
Egehan: Engin denizlerin hükümdarı
Egemen: Sözünü geçirendir.
Egesal: Egeli olmasıyla nam salmış olan.
Egesan: Egeli olmasıyla anılan.
Egesay: Egeli saygın kişi.
Egetay: Genç egeli.
Egetürk: Engin görüşlü Türk.
Egezade: Egeli oğlu.
Eğilmez: Boyun bükmeyen.
Eğit: Kahraman, yiğit.
Eğmen: Talihli, uğurlu, kısmetli
Ejder: Bir masal yaratığı, korkulan, güçlü
Ejderhan: Acımasız hükümdar.
Ekber: Allah’ ın sıfatlarındadır. En büyük manasındadır. İsim olarak kullanılması uygun olmayabilir.
Eke: Usta, bilgili, deneyli, yetişkin, açıkgöz, zeki
Ekemen: Açıkgöz kimse, zeki kimse, bilgili, görgülü, deneyli kimse, manalarındadır.
Eken: Tarım ile uğraşan kişidir.
Ekenel: Elleriyle toprağı eken kişi.
Ekener: Toprağa tohum serpen kimsedir.
Ekin: Ekilmiş tahılın filiz vermiş biçimi, tarlada bitmiş tahıl. 2. Buğday. 3. Kültür.
Ekinci: Ekip biçen kimse.
Ekinel: Tanm1a, uğraşan.
Ekiner: Tarımla uğraşan kimse
Ekmel: Daha, pek kâmil, mükemmel ve kusursuz olan. En uygun, en eksiksiz olandır. Ekmel-i Enbiya
Ekmeleddin: Dinin en olgunu, dinin tamamı.
Ekrem: Pek cömert, iyiliksever manasındadır.
Elbek: İl beyi, ellerin beyi demektir.
Elber: İyiligi ve ihsani bol olan demek
Elbir: Uzlaştırıcı, arabulucu, bir işi birlikte yapan
Elbruz: Boyu uzun yakışıklı
Elçi: Bir devleti başka bir devlet katında temsil eden kimse, sefir. 2. Bir Uzlaşma sağlamak veya iş bitirmek için birinin yanına gönderilen kimse. 3. Yalvaç, peygamber, resul.
Elçialp: Yiğit temsilci.
Elçibey: Temsilci.
Eldem: Ehli. 2. Cana yakın.
Elfida: Feda etme, gözden çıkarmak.
Elgün: Kamu, herkes.
Elit: Seçkin, üstün.
Elitez: Elitez, eline çabuk.
Elvan: Renkler, çeşitler. 2. Rengârenk.
Elver: Yardımcı ol.
Elverdi: Yardım eden, yardımcı.
Elveren: Yardımcı olan.
Elyesa: Kur’an-ı Kerim’de adı geçen bir peygamber. Kur’ân-ı Kerîm’de, “İsmail, Elyesa’, Yûnus ve Lût’a da yol gösterdik; hepsini âlemlere üstün kıldık” (el-En’âm 6/86), “İsmail’i, Elyesa’ı, Zülkifl’i de an. Hepsi de iyilerdendir. (Sâd 38/48) mealindeki iki âyette anılması ve İslâmî kaynaklarda verilen şeceresi dışında onunla ilgili herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.
Eman: Emniyet, güvence gibi anlamları vardır.
Emanet: Korunmak birine veya bir yere bırakılan eşya, kimse. 2. Bir kimse ile birine gönderilen şey. 3. Eşyanın emanet olarak
Embiya: Peygamberler, Evliya.
Emcet: Onurlu.
Emek: Uzun ve yorucu çalışma. 2. Bir amaç uğruna harcanan yoğun beden ve zihin gücü.
Emet: Nihayet.
Emetullah: Allah’ın bereketi.
Emin: Güvenilir, kararlı.
Eminel: Güvenilir kişi
Emir: Buyruk.
Emir Efe: ‘Emir”’, Müslüman Ortadoğu ülkelerinde bey, askeri komutan, vali ya da yüksek rütbeli subay
Emir Kaan: Buyruk, komutan, talimat, ferman anlamlarındadır.
Emir Taha: Taha; Hz. Ömer’e Müslüman olmadan önce okunan ilk suredir. Emir+ Taha isimlerinin beraber kullanımı ile oluşan bir addır.
Emiray: Emir ve ay isimlerinden oluşmuş.
Emirbey: Yöneten saygın kişi.
Emircan: Bir kavmin, bir şehrin başı; büyük bir hanedana mensup kimse anlamlarındadır. Peygamberin soyundan gelendir.
Emirhan: Emir veren han, yönetici
Emirkan: Bir kavmin, bir şehrin başı.
Emirsoy: Buyuran, hükümran bir soydan gelen.
Emrah: Saz çalan oynayan
Emran: Kürkler, hayvan derileri.
Emre: Aşık, halk ozanı, arkadaş
Emri: Emirle ilgili.
Emrullah: Allah’ ın emri manasındadır.
Enbiya: Peygamberler.
Enç: Güvenilir kimse, erinçli kişi
Endam: Gül boylu, ince uzun, güzel endamlı.
Ender: Çok az, çok seyrek, az bulunan.
Eneç: Dağlardaki karın erimesiyle kendine yatak oluşturan ve yaz gelmesiyle de kuruyan su yatağı. 2.
Enek: Kapital.
Ener: En yiğit, en er kişidir.
Eneren: Çok ermiş, ermişlerin ileri geleni.
Enes: Soylu Arap atı, küheylan manasındadır.
Enez: Cılız, zayıf, güçsüz
Enfal: Ganimet.
Engin: Ucu bucağı görünmeyecek kadar geniş, çok geniş.
Enginalp: Engin yiğit
Enginay: Uçsuz bucaksız ay.
Enginel: İyi yetiştirilmiş derin bilgi sahibi kişi.
Enginer: Engin yiğit, engin er, engin kimse.
Enginsoy: Geniş soy
Enginsu: Uçsuz bucaksız deniz.
Engintürk: Her yanı sarmış olan Türk – Derin bilgiye sahip Türk.
Engiz: Derelerde sık ağaçlardan oluşan karanlık. Ağaç filizi.
Engür: Hepsinden gür olandır.
Enis: Arkadaş, dost
Enis / Enes: Sevimli, dost canayakın
Ensar: Koruyup gözeten, yardımcı olan.
Ensari: Ensar kişilerden biri.
Enver: En ışıklı, en parlak, nurlu güzel kişidir.
Er: Erkek, yiğit, kahraman, yürekli, yetenekli, rütbesiz asker anlamlarını taşır.
Eracar: Güçlü er gürbüz kimsedir.
Erakalın: Alnı açık yiğit, ak alınlı kimsedir.
Erakıncı: Akıncı yiğit, akıncı askerdir.
Eral: Korkusuz yiğit.
Eralan: Her anlamda yiğitliğini gösteren.
Eralkan: Al kanlı yiğit…
Eralonc.: Korkusuz akıncı.
Eralp: Yiğit erkek, yiğit kimse, yiğitler yiğidi.
Eraltay: Altay dağlarından gelmiş yiğit.
Eran: Yiğit diye anılacak kişi; anmakta geç kalma.
Erandaç: Başkasından anı kalmış yiğit
Eranıl: Yiğit olarak anılasın manasındadır.
Eraslan: Aslan gibi korkusuz ve güçlü olan kişidir.
Eray: Yiğit kişi
Eraydın: Aydın yiğit aydınlık yiğit
Erbaşat: Egemen olan yiğit
Erbatur: Yiğitler yiğidi, er yiğit, bahadır.
Erbay: Saygın, yiğit.
Erberk: Cesur ve şimşek gibi hızlı.
Erbey: Yiğit bey.
Erbil: Yiğitliği ile bilinen.
Erbilek: Yiğit bilekli, bükülmez bilekli
Erbilen: Bilgili, yiğit, bilen er
Erbilir: Bilen kimse, bilgili ve yiğit
Erboğa: Boğa gibi güce sahip olan.
Erboy: Yiğit, boylu, endamlı.
Erbuğ: Yiğitler başı, komutan
Erbuğa: Boğa gibi yiğit kimse, yiğit boğa
Ercan: Yiğit, korkusuz olan candır.
Erce: Yiğitçe, yiğide benzer bir biçimde.
Ercenk: Savasçi erkek.
Ercihan: Korkusuzluğuyla, yiğitliğiyle dünyaya nam salmış kişi.
Ercivan: Yiğit ve genç.
Erciyes: Kayseri’deki dağın ismi.
Ercümend: İtibarı olan, çevresinde saygı gören.
Ercüment: Saygın, onurlu
Erçelik: Çelik gibi yiğit, çelik er kişi
Erçetin: Sağlam yiğit çetin er, güç er, zorlu er kişi
Erçevik: Canlı, hareketli yiğit
Erçin: Erken doğan, En erken davranan
Erda / Erdağ: Dağ gibi er, dağ gibi yiğit
Erdağ: Dağ gibi er, dağ gibi yiğit
Erdal: Yeni dal, taze dal.
Erdem: Fazilet, ahlak, ruhsal ve manevi olgunluk
Erdemalp: Erdemli yiğit
Erdemer: Erdemli yiğit
Erdemir: Demir kadar güçlü
Erdemli: Ahlaki açıdan her alanda yeterliliğe sahip olan, faziletli.
Erden: İnsan eli değmemiş, bakir,
Erdenalp: Dürüst ve iyiliksever yiğit·
Erdenay: Ay kadar bakir
Erdener: El değmemiş yiğit
Erdeniz: Denizci yiğit kişi
Erdi: Ulaştı, yetişti, olgunlaştı, büyüdü, başakları olgunlaşmış ekin
Erdibey: Ermişliğiyle itibar gören kişi
Erdik: Ulaştık, yetiştik, kavuştuk, eriştik
Erdil: Gönül eri
Erdilek: Erken dilenen şey
Erdim: Tanrı yolunda ermiş durumuna geldim” “eriştim” “olgunlaştım” anlamındadır.
Erdin: Ereğine ulaştın; Tanrı yolunda ermiş duruma geldin, olgunlaştın yetiştin anlamındadır.
Erdinç: Sağlam, güçlü esen
Erdiner: Amacına ulaşan yiğit.
Erdoğ: Erken doğ, yiğit doğ
Erdoğan: Yiğit doğan kişidir.
Erdoğdu: Yiğit olarak doğdu, erken doğdu
Erdöl: Erkek çocuk
Erdölek: Ağırbaşlı, yiğit, uslu yiğit
Erdönmez: Ağzından çıkanı sahiplenen ve sözünden dönmeyen
Erdur: Yiğit kal.
Erduran: Duran, yaşayan yiğit.
Erduru: Katışıksız er, duru er
Erek: Ulaşılmak istenen, ardından koşulan şey, amaç, erişilmek İstenen sonuç
Ereken: Vaktinden önce eken, erken eken
Erel: Yiğit el
Erem: Cennet.
Eren: Erkek. 2. Olağanüstü sezgileriyle birtakım gerçekleri gördüğüne inanılan kimse. 3. Deneyimli, akıllı kimseler. 4. Dost. 5. Hayırlı çocuk.
Erenalp: Ermiş yiğit
Erenay: Ermiş ve ay gibi aydınlık.
Erencan: Ermiş kimse, ermiş can
Erençer: Huzur veren.
Erendiz: En büyük gezegen, jüpiter.
Erenean: can dost.
Erenel: Ermiş el, yiğit el
Erener: Ermiş yiğit.
Erengüç: Ermiş ve güçlü kimse
Erenler: Olağanüstü sezgileriyle bazı gerçekleri gördüğüne inanılan kişi. 2. Kendini tüm benliğiyle Tanrı’ya adamış kimse.
Erenöz: Özü ermiş kimse
Erensoy: Ermiş soy, yiğit soy
Erensü: Ermiş asker, yiğit subay
Erentürk: Her şeyi bilen Türk.
Erenulu: Ermiş ve ulu kimse
Erenuluğ: Ermiş ve ulu kimse
Erer: Yiğit er, yiğit erkek
Ereren: Benliğinden ayrılmış, kendini Tanrıya adamış.
Erez: Buğday ve arpa tarlalarında yetişen deliceotu da denilen bir bitki. Acı bağdem ağacı.
Ergalip: Gücüyle üstün gelen.
Ergazi: Yiğit, kahraman, savaşçı.
Erge: Şımarık, nazlı
Ergen: Buluğ çağına erişmiş olan. 2. Henüz evlenmemiş olan, bekar.
Ergenç: Genç erkek.
Ergene: Çadır kapısı. 2. Dağ yamacl.
Ergenekon: Dağın zirvesi
Ergener: Henüz evlenmemiş evlenecek çağa girmiş yiğit
Ergi: Güzelliği yakalama. 2. İyi bir şeye erişme durumu, mazhariyet-
Ergican: İstenilen iyi ve güzel şeye erişmiş kimse; erişmiş can; kendisine kavuşulmuş cananlamalarındadır.
Ergiden: Yiğit erkek.
Ergil: Er ile ilgili.
Ergin: Olmuş, yetişmiş, kemale ermiş. 2. Haklarını kullanabilecek yaşa gelmiş olan.
Erginalp: Yetişkin yiğit
Erginay: Ay gibi parıldayan delikanlı.
Erginbay: Erişmiş, yetişmiş, olgunlaşmış ve zengin
Ergincan: Olgunlaşmış kimse
Erginer: Yetişmiş, olgunlaşmış er.
Erginsoy: Ergin bir hale gelmiş soy
Ergisoy: İstediğine ulaşmış soydan olan kimse
Ergökmen: Gök yüzlü ve sarışın erkek
Ergönül: Gönülden dürüst kişi.
Ergör: Erken gör
Ergun: Hızlı, atak, sert başlı at.
Ergun / Ergün: Sert başlı oynak hızlı at / Sulu serpken kar
Ergun/Ergün: Sert başlı oynak hızlı at / Sulu serpken kar (Ergün)
Ergüç: Güçlü er, erkek ve güçlü
Ergüden: Yiğit erkek.
Ergüder: Başka erleri güdecek denli yiğit
Ergül: Yeni açan gül.
Ergüleç: Güler yüzlü kimse, güleç yiğit
Ergülen: Güler yüzlü, sempatik.
Ergüler: Durmaksızın gülen anlamında.
Ergümen: istediklerini elde etmiş olan.
Ergün: Yumuşak, uysal kimsedir. Sulu kar.
Ergünay: Ay gibi sessiz.
Ergüner: Mütevazi.
Ergüneş: Erken doğan güneş
Ergüney: Her ilişkisinde mütevazi olan.
Ergüven: Kendine güvenen, kendiyle barışık olan.
Ergüvenç: Güvenç olan kimse, güvenilir er
Erhan: Yiğit hükümdar
Erhun: Hun yiğiti
Erışık: Yiğit ışık
Erışın: içindeki cevheri paylaşan.
Eriker: Ermiş ve yiğit, yetişkin yiğit
Eril: Erkek.
Erim: Bir şeyin erebileceği uzaklık. 2. İyi bir şeye işaret olan durum. 3. Sevgi. 4. Müjde.
Erimer: Sevilen kimse, muştu olan er
Erin: Erginleşmiş kimse.
Erinçer: Mutluluk içinde yaşayan kimse, dirlik düzenlik içinde yaşayan erkek
Erip: Bilgisi ve yeteneğiyle zeki olduğunu belli eden kişi.
Eris: Uyanık, zeki.
Eriş: Saldırı, hücum.
Erişen: Olgunlaşan, erginleşen, ulaşan, yetişen
Erişken: Erişkin
Erişkin: Yetkinliğe ermiş, gelişmiş.
Eriz: iz bırakan yiğit.
Erizgi: Akıllı kimse zeki erkek
Erk: Yaptırma gücü, güç sözü geçerlilik
Erkal: Yiğit kalmanasındadır.
Erkam: Rakam, sayı işaretleridir.
Erkan: Erkek kanlı
Erkaya: Kaya gibi güçlü.
Erke: İşe çevrilebilen güç
Erkel: Güçle ilgili, güçsel
Erker: Güçlü erkek, güç sahibi kimse
Erkılıç: Kılıç gibi kudretli kişi.
Erkınay: Çalışkan kimse
Erkış: Erken gelen kış
Erkin: Tekbaşına iş gören, serbest
Erkinel: Özgür el, özgürlüğünü seven.
Erkiner: İstediği gibi davranabilen erkek, özgür kimse, özgür yiğit
Erkmen: Güçlü kimse, güçlü erkek, sözü geçen kimse
Erkoç: Yiğit koç, koç gibi erkek
Erkoçak: Eliaçık erkek, cömert kimse, yiğit er, koçak er
Erkol: Güçlü ol, güç sahibi ol, yiğit ol
Erksal: Güç Sal, güç gönder
Erksan: Güç sahibi ün, güçlü ad
Erksoy: Güçlü soy
Erksun: Güç ver güç sun
Erktin: Güçlü ruh
Erkul: Yiğit kul, yiğit kimse
Erkunt: Sağlam er, dayanıklı er
Erkurt: Yiğit kurt
Erkut: Uğur getiren yiğit, uğurlu yiğit
Erkutay: Yiğit, uğurlu ve Ay gibi kimse
Erkutlu: Uğurlu yiğit, kutlu yiğit
Erlaçin: Sarp er, yalçın kaya gibi erkek, şahin gibi erkek
Erman: Erdemli yiğit
Ermiş: İstediğine kavuşmuş – Dini inançlara göre kendisinde olağanüstü manevi güç bulunan kişi, evliya, veli.
Ermutlu: Mutluluk içinde yaşayan er
Ernoyan: Cesur, korkusuz komutan anlamında.
Eroğan: Yiğit barış tanrısı, güçlü er
Eroğlu: Yiğit kişinin oğlu
Eroğul: Yiğit oğul
Eroğuz: İyi ve doğru erkek, iyi erkek arkadaş, tosun gibi erkek Gürbüz erkek
Erokay: Elit, beğenilen.
Erol: Erkek ol sözünde dur anlamında
Erolan: Yiğit olan, erkek olan, er olan
Eronat: Güvenilir kimse
Erozan: Yiğit ve şair kimse, yiğit şair
Eröz: Özü yiğit, yiğit özlü, yiğit kimse
Ersal: Erkenden gönder, erken salıver
Ersan: Yiğit ünlü, er sanlı
Ersavaş: Yiğitçe savaş.
Ersay: Yiğit olarak saygı göster
Ersayın: Saygıdeğer yiğit, saygı gösterilmesi gereken kimse
Erseç: Yiğit seç,
Ersel: Yiğit sel
Ersen: Kolay, zor olmayan
Ersev: Erkek ol ve sev, erken sev
Erseven: Erken seven kimse, yiğit kimse
Ersever: Yiğit sever.
Ersevin: Erkenden, vaktinden önce sevinç duy, vaktinden önce sevin
Ersezen: Vaktinden önce sezen kimse
Ersezer: Erken sezer, vaktinden önce sezer
Erson: son yiğit, son erkek anlamında, ailenin sonuncu erkek çocuğuna verilen ad
Ersons: Son yiğit, son erkek anlamında, ailenin sonuncu erkek çocuğuna verilen ad
Ersoy: Erkek soy, yiğit soy
Ersöz: Yiğit sözü
Ersun: Erken sun, vaktinden önce sun
Ersungur: Yiğit ve doğan gibi yırtıcı
Ersü: Yiğit asker, yiğit subay
Erşan: Yiğit, ünlü, yiğit şanlı
Erşat: Doğru yolu bulan
Erşen: Şen, yiğit, şen erkek
Erşet: Dürüstlükten hiç ayrılmayan.
Ertaç: Erkekliği taç gibi taşıyan
Ertan: Tan gibi ateş renkli er
Ertaş: Yiğit ve taş gibi sağlam kimse
Ertay: Yiğit tay
Ertaylan: Yiğit ve uzun boylu kimse
Erte: Sonraki, gün; şafak sökme zamanı; herhangi bir işteki ilk başarı
Ertek: Yiğit, ve tek er
Ertekin: Yiğit ve tek, yiğit prens
Ertem: Erdem, fazilet
Erten: Sabah, gündoğumu anı
Ertingü: Hayranlık uyandıran.
Ertok: Gözü yükseklerde olmayan, gözü tok yiğit
Ertöre: Törelerine bağlı yiğit.
Ertöz: Yiğit ve cevherli kimse
Ertugay: Yiğitler topluluğu anlamında
Ertuğ: Sorguçlu yiğit, tuğlu yiğit
Ertuğrul: Temiz yürekli doğru yiğit
Ertuna: Yiğit, Tuna ırmağı
Ertunca: Yiğit, Tunca ırmağı
Ertuncay: Yiğit ve tunçtan yapılmış ay
Ertunç: Tunçtan yapılmış, sağlam, yiğit erkek
Ertunga: Yiğit, hükmeden
Erturan: Yaşayan yiğit
Ertün: Akşamın ilk saatleri, gecenin başlangıç saatleri
Ertüre: Yiğitler ara-
Ertürk: Yiğit Türk, erkek Türk
Ertüz: Yiğit ve adaletli
Ertüze: Adaletli yiğit.
Ertüzün: Düzgün er, yiğit ve düzgün kimse
Erülgen: Ulu yiğit, yüce yiğit, metin yiğit
Erün: Yiğit diye tanınan, ünlü yiğit
Erünal: Yiğit olarak tanın, yiğit olarak ün al
Erüstün: Üstün yiğit
Ervan: Yiğit, cesur
Eryalçın: Çıplak, yalçın kaya gibi yiğit kimse
Eryaman: Her bakımdan alışılmışın üstünde olan yiğit
Eryavuz: Çok sert yiğit, yavuz erkek
Eryetiş: Çabuk gel
Eryılmaz: Hiçbir şeyden korkusu olmayan yiğit, gözü korkusuz yiğit
Eryiğit: Yiğit erkek
Erzade: Yiğit oğlu.
Erzan: Uygun, münasip, layık
Erzen: Darı.
Erzi: Dini vecibelerini yerine getiren.
Esad: Çok uğurlu ve mutlu
Esad/Esat: Çok uğurlu ve mutlu
Esat: Çok uğurlu ve mutlu
Esenalp: Sağlıklı yiğit
Esenbay: Sağlıklı ve saygın kişi.
Esenbey: Sağlıklı ve beyfendi kişi.
Esendal: Sağlıklı, huzurlu kişi.
Esendemir: Sağlıklı ve demir gibi
Esener: Sağlıklı yiğit
Esengür: Rüzgar gibi gürleyen.
Esenhan: Sağlıklı hükümdar.
Esenkal: Sağlıklı ve huzurlu ol.
Esenkul: Sağlıklı ve huzurlu insan.
Esentan: Tan vaktinde esen rüzgar.
Esentaş: Sağlıklı, taş gibi.
Esentay: Sağlıklı ve genç.
Esentürk: Sağlıklı Türk
Eseralp: Yiğitliği dilden dile rüzgar gibi dolanan
Eserbey: Çok yakışıklı ve beyefendi kişi
Eserhali: Arkasında büyük eserler bırakan hükümdar
Eserkaya: Heykel gibi güzel.
Esersoy: Eserleriyle anılan bir soydan gelen.
Esertaş: Sert ve taş gibi sağlam.
Esertürk: Büyük eserler bırakmış Türk.
Esil: Soylu, zengin.
Esinalp: Yiğitliği çok kişiye örnek olan.
Esinbay: Saygıdeğerliliğiyle çok kişiye örnek olan.
Esiner: Sabah yeli gibi tatlı ve yiğit kimse, esin veren kimse
Eskin: Yel, sert esen yel
Eskinalp: Sert esen yel gibi yiğit
Eslek: Çalışkan. 2. Girişken.
Eşfak: İçten, çok şefkatli olan.
Eşit: Niteliği, görünüşü aynı olan.
Eşkin: Atın bir tür hızlı yürüyüşü.
Eşmen: Eş, dost, arkadaş, akran.
Eşref: Şerefli, şeref sahibi / Uğurlu
Etem: Eksiksiz, tam.
Ethem: Kara, yağız at
Ethem/ Edhem: Kara, yağız at
Etika: Günah işlemeyen
Etiz: Yüce, yüksek, değerli
Etka: Takvayla yaşayan, Allah korkusu ile günahtan çok fazla çekinen
Etkin: Etkileyici, yaptırıcı
Evgin: Gecikmemesi gereken, acil, aceleci…
Evliya: Ermişler – Koruyup gözetenler – Allaha yakın olanlar.
Evran: Uzun boylu. 2. Kasırga. 3. Kainat.
Evre: Bir olayda birbiri ardınca gelen değişik durumların Her biri, alınan yol aşama
Evren: Kâinat
Evrensel: Dünya ölçüsünde olan
Evrim: Aşamalarla kendini gösteren ilerleme, değişim
Evsad: Ahlak, huy
Eylem: Bir durumu değiştirmek için gösterilen çaba.
Eymen: Daha uğurlu, çok talihli, hayırlı, kutlu
Eymür: Varlıklı, iyi durumda olan oğuzlarda boy adı.
Eyüp: Sabırın simgesi olmuş bir peygamber
Ezdi: Ezmek eylemini yaptı, ezip geçti, yendi
Ezel: Başlangıcı olmayan demektir.
Ezgütekin: İyi şehzade
Ezman: Gökyüzü.
[ad_2]