PARA RÖPORTAJ/ KEREM KÖFTEOĞLU Çekirdekten yetişme turizmciler Ahmet Serdar Körükçü, Ahmet Kaplan Tan ve Mustafa Pilav tarafınca Japonya’dan gezgin getirmek amacıyla 1971’de kurulan Dorak Tour’un başarı öyküsünü, seneler ilkin okuyucularımıza aktarmıştık. Girişimci ortaklar, aradan geçen 10 yıl içinde şirketi büyütüp günümüzde turizmden enerjiye, madencilikten yeme-içme sektörüne kadar değişik alanlarda hizmet veren 30 markayı bünyesinde bulunduran Dorak Tüm ortaklık’e dönüştürdüler.
Holdingin 2024 yılı projelerini konuşmak suretiyle Dorak Tüm ortaklık Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Serdar Körükçü ile buluştuk. Körükçü, tüm ortaklık olarak 2023’ü iyi mi kapattıklarını ve yeni projelerini PARA’ya söyledi…
-Geride bıraktığımız 2023 yılını iyi mi kapattığınız, hedeflerinizin ne kadarına ulaştınız?
Aslına bakılırsa 2023 yılı için evvelde belirlediğimiz hedeflerin yüzde 75’ini gerçekleştirdik. Gerçekleştiremediğimiz kısmı ise geçen senenin Şubat ayında yaşadığımız, hepimizi yasa boğan zelzele felaketi ve Ekim ayında da süregelen Filistin-İsrail vakalarından kaynaklandı. Tüm hedeflerimizi tutturamadık. Mesela 300 bin konuk ağırlamayı hedefliyorduk. Bu sayı küçük çaplı değişiklikle 275 bin civarında gerçekleşti.
-Tüm ortaklık bünyesinde turizmin yanı sıra, madencilik ve enerji şirketleriniz var. Buradaki son durumu özetler misiniz?
Sivas Şarkışla’daki madencilik işimiz devam ediyor. Buradaki maden ocağımızdan onix traverten çıkartıyoruz. Enerji alanında hizmet veren şirketimizi ise bünyemizdeki enerji ihtiyacını karşılamak suretiyle kurduk. Burada satış yapmıyoruz, kendi enerjimizi üretiyoruz. Önümüzdeki dönem için buradaki kapasiteyi büyütme aşamasındayız.
-Turizmde Japonya ve Çin pazarında fazlaca etken olduğunuzu biliyoruz. Bu pazarlara yenisini eklemeyi düşünüyor musunuz?
Halihazırda başta Asya ülkeleri olmak suretiyle, Latin ABD’da; Brezilya, Kolombiya, Meksika, Arjantin’de ve Avrupa dahil 23 ülkede ofislerimiz var. Yurtdışındaki ofislerde çalışan şahıs sayımız 300’e ulaşıyor. Çin’de Itır, Japonya’da New Millenium adıyla tur operatörlüğü hizmeti veriyoruz. Bunlarla beraber öteki ülkelerdeki ofislerin hepsi de Dorak adı altında hizmet veriyor. Yurtdışındaki ofislerimizden Türkiye’ye gezgin getiriyoruz. Sıhhat turizmi alanında da yeni bir yapılanmaya gittik.
-Sıhhat turizmi alanındaki yeni yapılanmanız hakkında birazcık detay verebilir misiniz?
Bir senedir bu proje üstünde çılışıyorduk artık Dorak Health adıyla sıhhat turizmi alanında da hizmet vereceğiz. Gezim Bakanlığı’nın verilerine baktığımızda bu alanda senelik gelir 16 milyar dolar şeklinde ciddi bir sayı bulunduğunu görüyoruz. Türkiye sıhhat turizmi açısında hem fiyat hem de kalite bakımından mühim bir noktaya geldi. Gezim alanında hizmet veren bir şirket olarak, ikimiz de yoğunlaşan sıhhat turizmi taleplerini karşılamak amacıyla bu alanda yeni bir yapılanmaya gittik. Faaliyette bulunduğumuz ülkelerden ülkemize saç ekimi, güzel duyu, mide küçültme şeklinde operasyonlar için gezgin getireceğiz.
-Siz yeni bir alana girdiğinizde genel anlamda entegre yapılanmalara yöneliyorsunuz. Bu noktadan hareketle bir hastane açmanız gündemde olacak mı?
Sıhhat turisti genel anlamda 10 günlük paket tur alıyor. Ikimiz de gereksinim duyan tüm hizmetleri ona entegre bir halde sunuyoruz. Önümüzdeki dönemde bu alandaki gelişme ve taleplere bakarak ihtiyaca bakılırsa bir yatırım düşünebiliriz. Sadece bu yatırım hastane değil de bir ihtimal bir klinik olabilir.
-Tüm ortaklık bünyesindeki Sur Balık’ı yurdışına açıyorsunuz ve ilk olarak Dubai’de adım atacaksınız. Burada Türkiye’deki Sur Balık’lardaki şeklinde yalnız deniz ürünleri mi olacak ?
Dubai’de açacağımız Sur Balık’ta da yalnız deniz ürünleri olacak, et olmayacak. Dubai vizesi de veren bir şirket olduğumuzdan oradaki talebi gördük ve Sur Balık restoran zincirinin ilk yurtdışı halkasını burada açmaya karar verdik. Buradaki restoranı oturtup gidişatı gördükten sonrasında Londra ve New York’a yönelmeyi planlıyoruz. Böylece Türkiye’deki yedi Sur Balık restoran zincirine üç tane de yurtdışından halka ekleyip sayıyı 10’a çıkarmayı planlıyoruz.
-Tüm ortaklık olarak yeni bir sektöre girme planınız var mı?
Mevcuk ekonomik koşullar içinde 2024’te planladığımız işlerin haricinde şimdilik yeni bir alana girmek istemiyoruz. Ilk olarak önümüzü net olarak görmemiz gerekiyor. Ne vakit yeni bir proje yapmış olup yeni bir alana girmeye karar versek, dışımızda gelişen olaylardan dolayı bunu yapamıyoruz. Gerçi 2023’te de yatırım yapmayacağız dedik gene de 40 milyon doları aşan yatırımlar yaptık. Bu yıl yatırım yılı değil, elimizdeki mevcut şirketleri daha etken, daha verimli hale getirmek istiyoruz. Birazcık kendimizi frenlemek istiyoruz. Fakat değişik bir fırsat çıkarsa değerlendirebiliriz. Daha evvelde planını yaptığımız dört otel projemiz var. Bu yıl Kapadokya’da Marriott’u, hemen sonra gene Kapadokya’nın lüks oteli Sacred Mansion’u hizmete açıyoruz. Pamukkale ve Bodrum’daki otellerimizi de 2025’te devreye alacağız.
-Holdingte ortaklar arasındaki iş kısmı ve hobileriniz hakkında data data alabilir miyim?
Ben genel olarak Japonya dışındaki Uzak Doğu pazarı ve finans mevzularına bakıyorum.
Ahmet Kaplan Tan, ağırlıklı olarak resmi kurumlarla ilgili işleri yürütüyor. Mustafa Pilav ise hem Japonya hem restoranlar hem de otellere bakıyor. Bu iş kısmı, senelerdir aynen devam ediyor. Hobilerime ulaşınca.. Beşiktaş Kurultay Üyesi olarak BJK maçlarına gitmekten büyük keyif alıyorum. Bunun haricinde büyük bir hobim yok. En büyük hobim çalışmak!
-Ana pazarınız Kapadokya için 10 milyon gezgin hedefi sıkça dillendiriliyor. Fazla gezgin yerine nitelikli turiste yönelmek daha iyi olmaz mı?
Bence 10 milyon gezgin hedefinde bir problem yok. Hepimiz ‘nitelikli’ turistten söz ediyor. Neye bakılırsa ‘nitelikli ‘ bunun bir kıstası yok! Bazıları ‘Türkiye’ye pahalı gezgin gelsin, ülkeyi ucuzlatmayalım’ diyor. Fakat bunun için kimsenin elinde bir ölçü aleti yok. Bırakalım zengini, orta gelirlisi ve ucuz arayan kitlenin hepsi ülkemize gelsin. Burada yapılması ihtiyaç duyulan gelen müşterinin profiline bakılırsa hizmet verilmesidir. Buna uygun yerlerin açılması gerekiyor.
Gelenlerin bütçesine bakılırsa hizmet üretmek lazım. Türkiye’nin dövize ihtiyacı var. Bu yüzden meseleleri birbirine karıştırmak yerine, turistleri sınıflandırıp hizmet yelpazesini buna bakılırsa ayarlarsak Türkiye adına yararlı iş yapmış oluruz.
-Bu yıl Çin’den 600 bin gezgin planlanıyor. Çinli rehberler gelen turistlerin alışveriş için mağaza mağaza gezdirildiğini bunun Türk turizmi imajına zarar verebileceğini söylüyor. Bu mevzuda neler söylemek istersiniz?
“Shopping turu” diye malum alışveriş turizmi, dünyanın her yerinde uygulanıyor. Ben bunun Türk turizmine zarar verdiğine inanmıyorum. Biz Türkiye’ye getireceğimiz turistlere; biri alışverişli diğeri alışverişsiz olmak suretiyle iki seçenek sunuyoruz. Alan kişi; turu satın alırken tercihini ‘shopping’li yada ‘shopping’siz şeklinde kendisi belirliyor. Bu iki tercih içinde fiyat farkı da var. Alan kişi bunu bilerek ülkemize geliyor. Anlaşmada shopping yoksa, kısaca alan kişi tercihini bu yönde yapmamışsa, onu alışveriş mekanına sokma şeklinde bir lüksümüz yok. Gezim; ören yeri gezme, yeni bölgeler görme, yeni tatlar denemenin yanı sıra alışverişi de içeren bir sektör. Bu yüzden ‘shopping’in Türkiye pazarına ziyanı olur şeklinde bir düşünceye katılmıyorum. Sadece yapılacakların evvelde misafire anlatılması, gelenin de neyle karşılaşacağını bilmesi gerekiyor.
Nisan yada Mayıs’ta halka açılacak
Dorak Tüm ortaklık Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Serdar Körükçü, holdingin 2023 cirosu ile 2024 yılı hedef ve planlarını şöyleki açıklıyor:
“2023 yılınının net sayıları Ocak ayının sonunda netleşecek, fakat sanırım ciromuz 700 milyon dolar civarında gerçekleşti. 2024 yılı için ise 1 milyar dolarlık hedefimiz var. Bu yıl ek olarak Dorak Tüm ortaklık’in hisselerini borsada halka arz etmek istiyoruz. Hazırlıklarımızı bitirip işlemleri bitirebilirsek Nisan yada Mayıs ayında hisselerimizi borsada halka açacağız. Bu yıl 300 bine yakın misafiri ağırlamayı hedefliyoruz. Dünyanın 64 ülkesinde gökyüzünde yiyecek tadı sunan ve ilkini Kapadokya’da açtığımız ‘Dinner in The Sky’ı başka şehirlere de açmak istiyoruz. Başkalarının yapmış olduğu şeklinde devamlı yeni iş alanları açmak yerine, elimizdekileri daha verimli hale getirmek istiyoruz.”
Bünyesinde 30 marka var
Dorak Tüm ortaklık bünyesinde turizmden kuyuma deriden seramiğe, halıdan tekstile, yeme-içmeden madenciliğe kadar 30 marka bulunuyor. Bunlardan bazıları şöyleki sıralanıyor: Dorak Tour, Doubletree By Hilton Cappadocia, Ramada Cappadocia, Uçhisar Kaya Hotel, Göreme Kaya Otel, Anatolian Houses, Anatolian Cave Hotel, Sacred House, Wyndham Istanbul Old City, Le Bleu Hotel & Resort, Surplus Restaurant, Sur Balık, Han Restaurant, Avanos Restaurant, Altınocak Restaurant, Evranos Restaurant, Hong Bin Lou Chinese Restaurant, Troia Agora, Kapadokya Balloons, Atmosfer Balloons, Rainbow Balloons, Kapadokya Jet Boat & Gondola, Venessa Seramik, Agad Jewellery, Blue Art Center, Golden Yarn Carpet, Dorak Madencilik, Hagia Sofia Mansions, Curio Collection by Hilton, Exedra Kapadokya Hotel, Cihangir Residances ve Dinner In The Sky Kapadokya.
