Ülkeler arasındaki rekabetin yeni oyuncusu artık çip üretimi. Mehmet Kıvanç’ın hazırladığı Burak Dıvarcı’nın yönetmenliğini üstlendiği, harici.com.tr yapımı Çip Duvarları belgeselinde, Türkiye’nin önde gelen teknoloji editörlerinden Erdi Özüağ, Ussal Danışmanlık Yönetici Ortağı Girişimci Ussal Şahbaz, Pekin merkezli fikir kuruluşu Center for China and Globalization’ın Kıdemli Araştırmacısı Andy Mok, İstanbul Gedik Üniversitesi ASEAN Başkanı Sibel Karabel, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Dijital Teknolojiler İş Konseyi Başkanı Dr. Recep Erdem Erkul’un görüşleriyle çip ekonomisinin bugününe ve yarınına mercek tutuldu.
2022 senesinde 550 milyar dolarlık bir hacme ulaşan çip ve yarı iletkenler sektöründe pazarın 2030’lara doğru trilyon doları aşması planlanıyor. Joe Biden liderliğindeki ABD’nin Çin’e karşı bir set benzer biçimde adım adım örmeye çalmış olduğu çip duvarları 21. yüzyıldaki stratejik rekabetin temel sahası olmaya aday.
Eksikliğinin yarattığı yıkıcı tesirleri otomotiv sektöründe gördüğümüz çiplerle ilgili gelişimleri sektörü yakından izleyen uzmanlar “Çip Duvarları” belgeselinde değerlendirdi. harici.com.tr’den Mehmet Kıvanç’ın hazırladığı Burak Dıvarcı’nın yönetmenliğini yapmış olduğu belgeselde Türkiye’nin önde gelen Teknoloji Editörlerinden Erdi Özüağ, Ussal Danışmanlık Yönetici Ortağı Girişimci Ussal Şahbaz, Pekin merkezli fikir kuruluşu Center for China and Globalization’ın Kıdemli Araştırmacısı Andy Mok, İstanbul Gedik Üniversitesi ASEAN Başkanı Sibel Karabel, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Dijital Teknolojiler İş Konseyi Başkanı Dr. Recep Erdem Erkul’un görüşlerine yer verildi.
Çin’in hızla geliştiği çip sektöründe ABD’nin birincil hedefi Pekin’i durdurmak. ABD – Çin ilişkilerinde siyasal temelin kurulduğu Tayvan adası üstündeki tartışmalarda da çip sektörüne yönelik rekabet belirleyici önemde.
Askeriyeden, sıhhat sektörüne, günlük yaşamın vazgeçilmezi haline gelen telefonlardan otomobillere ve sayısız üründe artık çipler eğer olmazsa olmaz haline geldi. ABD yönetimi de 2022 Ağustos’unda kabul etmiş olduğu Çip ve Bilim Yasası ile ‘bu alanda tek söz sahibi benim’ mesajını dünyaya vermek istiyor. Çin’e yönelik kapsamlı yaptırımlar içeren bu yasa ile ABD, tüm dünyadaki yarı iletken sektörünü iktisat stratejisine bağlamayı hedefliyor.
“ÇİP OLMADAN HİÇBİR ŞEYSİNİZ!”
Çip duvarları belgeselinde mevzuyu değerlendiren Teknoloji Editörü Erdi Özüağ, sektörün önemini “Bu olmadan hiçbir şeysiniz. Bu olmadan otomobil yapamazsınız. Bu olmadan bir ameliyathanedeki yeni nesil sıhhat cihazlarını yapamazsınız. Bu olmadan İHA ya da SİHA yapamazsınız. Güdümlü roket yapamazsınız. Uzaya gidemezsiniz. Dolayısıyla insanoğlunun şu anki en büyük emtiası bu çip.” sözleriyle özetliyor.
“Petrolün nerede çıkacağını belirleyemeyiz sadece çiplerin nerede üretileceğini belirleyebiliriz” diyen Özüağ, ABD’nin Çinli şirketlerle çalışan vatandaşlarına yönelik almış olduğu yaptırım kararlarını ise “ABD kendi tarihinde ilk kere Amerikan vatandaşlığı almış Çinlilere şöyleki bir yaptırım getirdi. Ya vatandaşlığı bırakın ya da Çinli şirketlerle tekrar çabalamayın. Şimdi özgürlükler ülkesi olarak değerlendirdiğimiz vakit insanlara bu şekilde bir yaptırımla gitmek birazcık sıradışı benzer biçimde görünüyor.” sözleriyle yorumladı.
SİLAH SEKTÖRÜNÜN KRİTİK BİLEŞENİ: ÇİPLER
Belgeselde sektörün askeri anlamda önemine vurgu icra eden Ussal Şahbaz, “Çipler silahlarda da kullanılıyor. Aslen Amerikalılar ilk çip teknolojisi geliştirirken bu işe bu kadar oldukca eğilmelerinin sebebi ta altmışlarda, yetmişlerde Vietnam Savaşı’nda oldukca başarısız olmaları. Bu hedefleri daha iyi atama edecek bilgisayarlar. Bu bilgisayarlar için de daha iyi çalışan çipler geliştirmek istemişler.” diyor.
Center for China and Globalization Kıdemli Araştırmacısı Andy Mok da “Amerikan Askerinin üstünlüğü, en büyük orduya en büyük hava kuvvetlerine en büyük donanmaya haiz olmasına dayanmıyor. Bu üstünlük en yüksek teknolojik gelişmişliğe dayanıyor.” sözleriyle mevzunun önemine dikkat çekiyor.
Gedik Üniversitesi Müdürü Sibel Karabel de “ABD’nin bu aşamada kendine bakılırsa ulusal güvenliğini tehdit ettiğini düşündüğü şey bu teknolojilerinin Çin ordusu ile direkt paylaşılması” diyerek mevzunun ABD açısından iyi mi göründüğüne değiniyor.
Sibel Karabel’e bakılırsa “Teknolojik anlamdaki bu çevreleme öteki çevrelemenin bir parçası.”
ÇİPTE GELECEK REKABET NASIL ŞEKİLLENECEK?
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Dijital Teknolojiler İş Konseyi Başkanı Dr. Recep Erdem Erkul’a bakılırsa ise büyük güçler arasındaki rekabet teknolojideki ilerlemenin motoru olabilir. “Rekabet olduğu vakit rekabet bir halde başarıyı ve inovasyondaki hızlanmayı tetikliyor” diyen Erkul ise mevzuya değişik bir açıdan yaklaşıyor.
Rekabetin ihtimaller içinde neticelerini değerlendiren Özüağ da “Her ülke kendi bağımsızlığı gereği bir büyük duvarın içinde yitmek yerine kendi duvarını da örme gayretini artıracaktır.” diyerek ülkelerin bu alandaki iştahının artacağına dikkat çekiyor.
Ussal Şahbaz bu alanda sertleşen rekabetin neticelerini “Artık çipte özgür tecim diye bir şey yok” diyerek yorumluyor.
Çinli Uzman Andy Mok ise ABD’nin sert yaptırım siyasetinin “ABD’nin ekonomik ve teknolojik olarak izole olacağı” bir sonuca yol açabileceğini öne sürüyor.