Kıymetli Sektörüm dostlarım; yeni senenin başlangıcı Ocak ayından hepinize merhaba.. Ilk olarak yeni yılınızı en içten duygularımla kutlar, 2024’ün sıhhat, rahatlık dolu ve bolca kazançlı bir yıl olmasını dilerim.
Bu yıl sizin için, üstünde ağırlıkla durduğum pazarlama alanında öncekilerin devamı durumunda olacak yazılarıma devam edeceğim.
Sadece Ocak ayı yazımı sanayide sektörel beklentiler değerlendirmesi için ayırmak isterim. bu yıl ile ilgili sektörel beklentilere değinip bir çözümleme yapacağım.
Kıymetli dostlarım, pandemi ile süregelen ve tüm dünyayı etkileyen enflasyonun negatif etkilerinin artış hızında, bazı ülkelerde olduğu şeklinde sıkılaştırılma politikaları sebebiyle yavaşlamalar görülse de tamamen yok edilemediği bir süre dilimindeyiz.
Geçtiğimiz yıl küresel çapta bir fazlaca zorluklar yaşandı. Ne yazık ki; bunun devamı durumunda bu yıl için de aynı şeyleri söyleyebiliriz.
Beklentiler, en yakın gelecekteki bir iyileşmeyi sadece artış hızında yavaşlamaların olması yönünde beklentilerin olduğu 2024 sonundan itibaren görmeye başlayacağımız yönünde.
Her şeye karşın ülke ekonomisinde verimliliği üst seviyelere çıkarmak önceliğimiz olmak zorunda.
Bilhassa katma kıymetli ürünlerin ihracatımızda mühim oranda artışını sağlayabilirsek gelişme hızının artması ve bu durum enflasyon oranlarında azalmaya tesir meydana getirecek, dış borç dengelerinin oluşmasına pozitif yönde katkıları olacaktır. Beklenen gelecek tablolarından biri de bu olacaktır düşüncesindeyim.
Kıymetli Sektörüm dostlarım, üretici firmalarımızın beklentilere yanıt verebilmek için tüm sektörlerde gelecek yıl plan ve bütçelerinin değerlendirilmiş ve yeni yıla hazırlıklı olduklarını tahmin edebiliyorum.
Bu planların, pandemi ile beraber tüm dünyada hızlıca uygulanan ekonomik sıkılaştırma politikalarının devam etmesi şeklindeki senaryoda ilerlemesi halinde ihtimaller içinde sakıncalarını ve bu sakıncaların ülkeler bazında fazlaca şeyi değiştirebileceğini de hatırlatmak isterim.
Bilhassa Avrupa Birliği ülkelerindeki şirketlerin bazıları ne yazık ki; iflasın eşiğinde yada iflasını vermiş durumdalar. Bunun küresel iktisat için iyi bir haber olmadığı gerçek ve enflasyondan uzaklaşmak için meydana getirilen bu uygulamaların sonucunda işsizliğin artmasını da bununla beraber getireceği görülüyor.
Bizim ekonomimizde ise, bir büyümenin pozitif yönde sinyalleri 2023 senenin üçüncü çeyreğinde görülmüş ve tahmini yüzde 5.5 civarı olacağı yönündeydi. Bunun sonucu olarak, “2024 için iyiye gidiş var” denilebilir mi, bakacağız ve göreceğiz.
Eğer gelişme bu yıl içinde artarak kararlılık gösterirse, ekonomideki negatif göstergeler kendini pozitif yönde tablolara dönüştürebilir ve belirlenen hedefler istenildiği şeklinde gerçekleşir.
2024 yılı vizyonu içindeki en mühim hareket noktası büyümenin sürdürülebilir tesirinin devamının olmasıdır. Bunun en başındaki etken, ihracat artışının olması gereğidir. Gelecekteki beklentiler bunlar yardımıyla gerçekleşir.
Gene de her şey kolay değil, zorluklarla mücadelenin bu yıl için de sürmesini görmek muhtemeldir. Para politikalarında uygulanan sıkılaştırma, kimi sektörlerde sıkıntılar doğurabilir ve bunun çözümünde çeşitli zorluklar yaşanabilir.
Tedbirlerin elden bırakılmaması ihtiyaç duyulan bir yıl olarak gelecek kaygılarının yaşanması kaçınılmaz şeklinde görülse de hedeflere ulaşmada başarıya ulaşmış neticeleri görmek de mümkün olacaktır.
Kıymetli Sektörüm okurları, şimdi ilk çeyreğin başındayız. İşletmelerin karneleri ne olursa olsun bu yıl ülkemiz ekonomisinde ve tüm sektörlerde beklenen iyileşmelerin görüleceği bir yıl olacağından kuşku duyulmaksızın çalışmaya devam etmek gerekir.
Merkez Bankası verileri ve tahminleri, şimdilik bunun bu şekilde olabileceğini bizlere göstermektedir. Fakat unutulmasın ki; zamana gereksinim vardır ve bunun süresi belirgin olmayacaktır. Bu yıl ve gelecek yılların pozitif yönde tablolarını aslına bakarsak bu senenin ikinci çeyreğinde hissedilir düzeyde görmüş olacağız.
Beklenen gelecek gerçekte budur ve olmasını istediğimiz de budur. Kuvvetli ekonomisiyle refah düzeyi yüksek toplumuyla ülkemizi güzel günlerin beklediğini unutmayalım. 2024 yılının ülkemize hayırlar getirmesini, Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına doğru yol alırken sulh içinde bir dünyada yaşamayı ümit eden her insana saygılar sunarım.
Görüşmek dileğiyle…
