-Saçlarımızın bahar mevsiminde dökülmesi bir şehir efsanesi mi?
Tabii ki değil. Saçlarımız vücudumuzun diğer sistemleri gibi çevresel faktörlerden ve en önemlisi mevsim değişimlerinden bire bir derecede etkilenir. Bahardan yaza geçmeye göre kıştan bahara geçmek saçlarımız üzerinde daha büyük bir etkiye sebebiyet verir. Aynı durum yazdan sonbahara geçerken de geçerlidir. Bu sebeple yıl içinde ikisi büyük ikisi küçük olmak üzere saçlarımızda dört mevsim geçiş dökülmesi yaşanır. Bahara gireceğimiz şu günlerde yaşayacağımız saç sorunları hemen hemen aynı şekilde diğer üç mevsim geçişinde de yaşanacaktır.
-Peki ne oluyor saçlarımıza bu dönemlerde?
En önemlisi saçlar dökülmeye başlıyor. Kış boyunca zayıflayan, yıpranan, gün ışığı görmediği için özellikle bazı vitamin ve minerallerden yoksun kalan saçlı derimiz baharın gelişi ile birlikte bu zayıflamış saçlardan kurtulmak için daha güçlü bir reaksiyon verir. Aslında saçlarımız yıl boyunca düzenli olmayan bir ritimde dökülmeye devam eder ancak havaların ısınmaya başlaması bu ritmi hızlandırır. Anagen fazın daha kısa olduğu bu dönemlerde saçlar eskiye oranla çok daha yüksek sayılarda uyku fazına geçme eğilimindedirler. Eğer bu dönem saçlara gerekli özen ve bakım yapılacak olursa zararlı gibi görünen bu gelişmeler hastanın yararına dönebilir.
-Bu dönemde herkesin mi saçlarına özel bakım uygulaması gerekir?
Herkesin değil. Saçı ile ilgili hiç bir sorunu olmayan kişileri de panikletmeye gerek görmüyorum. Tabii ki her saç bakım ister ancak genelde hastalar saçlarına göstermeleri gereken asgari ilgiyi göstermezler. Bu sebeple en azından mevsim geçişlerinde gösterilecek ilgi bütün herkes için yararlı olacaktır. Ben yine de özellikle saçlarıyla ilgili sorunu olan hastalara dikkat çekmek istiyorum. Eğer saçınız sorunlu ise, ailenizde saç dökülmesi sorunu genetik geçiş gösteriyorsa, yoğun stres altındaysanız, beslenmeniz saç dostu değilse, düzenli olarak ilaç kullanıyor veya kronik bir hastalığınız varsa daha çok dikkat etmelisiniz.
-Saçlarıyla ilgili sorunu olmayanlarla başlayalım. Bunlar ne yapmalı?
Bunların dikkatli olmaları, bazı yağ bakım kürleri ile haftalık bakımlar yapmaları, saç dostu beslenmeleri ve en önemlisi olağan sınırları aşan bir dökülmeleri olduğunda doktora müracaat etmeleri yeterli olacaktır.
-Peki diğer grup, saçları sorunlu olanlar ne yapmalı?
Bu grup daha ciddi bir risk taşımakta. Aslında bu hastalar kendilerini de saçlarını da çok iyi tanıyan grupta yer alıyorlar. Saçlarını tanıdıkları için muhtemelen bir kaç kez doktora da gitmiş oluyorlar. Bu grupta yer alanların doktorlarına bu dönemde ne yapmaları gerektiğini sormalarını öneririm. Çoğunlukla hastayı ve hastanın saçını bilen doktorlar mevsim geçişlerinde ne yapmaları gerektiğini önceden hastalarıyla paylaşırlar. Hastalar da zamanı gelince bu tavsiyeleri uygularlar.
-Riskli grupta yer alan ancak bu konuda doktorlarından öneri almamış olanlara ne tavsiye ediyorsunuz?
Öncelikle bu hastaların düzenli olarak bazı kan tahlillerini yaptırmalarını öneririm. Saç için çok önemli olan bazı vitaminler, mineraller, hormonlar, enzimler düzenli aralıklarla takip edilmeli. Eksik olanlar yerine konmalı ve tercihen bu yerine koyma sağlıklı gıda önerileri ile olmalı yani uzun zamana yayılan ama düzenli yapılan bir beslenme alışkanlığına dönüşmeli. Tabii ki doktor gerekli görürse bu yerine koyma işlemi supplementler şeklinde de olabilir. Çok düşük olan D vitamini seviyesini normal yoldan yükseltmek için yaz aylarının gelmesini beklemek takdir edersiniz ki çok doğru bir yöntem olmayacaktır. Doktorların eksiği yerine koymak için reçete yazması da beslenme önerileri kadar doğal yöntemlerdir.
Herhangi bir mikro besin eksiği olmasa da ki sağlıklı beslenmek özellikle konumuz saç olduğu içi saç dostu beslenmek son derece önemlidir. Bu tarz beslenme bir alışkanlığa dönüştüğünde haricen vitamin, mineral desteği ihtiyacı da büyük oranda ortadan kalkar.
-Bu tedbirler yeterli mi?
Birçok hasta için bu tedbirler son derece yararlı olurken maalesef yeterli olmamaktadır. Üç ayda bir kez yapılan iğneli uygulamalar yukardaki beslenme önerileri ile kombine edildiğinde yarar katlanarak artacaktır. Bunun için HairComplex, TrichoComplex gibi iğneli uygulamalar yapılabilir. Her yerde bu uygulamayı yaptırma fırsatı bulamayan hastalar PRP, saç mezoterapisi gibi iğneli uygulamaları da tercih edebilirler. Bu dönemde çok ciddi saç dökülme sorunu yaşayan hastalara TRICHO IV dediğimiz bir işlem yapılabilir. Buna bir hekimin karar vermesi çok daha doğru olacaktır.
-Yurtdışında yaşayan hastalar için bir öneriniz olacak mı? Her üç ayda bir kez Türkiye’ye gelmeleri zor olmayacak mı?
Yurtdışında yaşayan hastalarımıza yıllık yani on iki ay etkili bazı iğneli uygulamalar öneriyor ve uyguluyoruz. Hasta bunu yaptırdığında bir yıl içinde maruz kalacağı mevsim geçiş tahribatlarından saçlarını büyük oranda korumuş oluyor. Eğer iğneli uygulama imkanı bulamayan ve yakın zamanda Türkiye’ye gelemeyen bir hasta ise buradan ilaçlarını kargo ile gönderen eczaneler var.
-Peki bu tavsiyelere uyamayan hastaların saçlarına ne oluyor?
Saç dökülmesi ile kaybedilen saçlar yerine konamazsa bir kaç yıl sonra bu hastalara yapılacak tek tedavi saç ekimi oluyor. Tabi ki cerrahi de olsa bu seçenek hastalar için büyük bir kolaylık. Sonuçta eksiği yerine koyma imkanı var.