Artık egosistemlerin değil ekosistemlerin dönemi

Dünyanın birçok ülkesine teknoloji, ödeme, kimlik güvenliği ve Güvenli SuperApp çözümleriyle hizmet veren Almanya merkezli KOBIL, 2022 yıl sonu itibarıyla 5 binden fazla şirket ve 100 milyondan fazla kullanıcının güvenliğini elde eden teknolojiler sunuyor. 1986 senesinde kurulan Almanya merkezli data güvenliği şirketi KOBIL, uzun yıllara dayanan teknoloji, ödeme ve kimlik güvenliği alanındaki data birikiminin bir sonucu olan KOBIL Güvenli SuperApp platform teknolojisinin de etkisiyle 2022 senesinde tüm dünyada olduğu benzer biçimde Türkiye’de de büyümesini sürdürdü. KOBIL’in kurulduğu günden bu yana odağına veri güvenliğini aldığını söyleyen KOBIL Kurucusu ve CEO’su İsmet Koyun, “Başta finans ve kamu kurumları olmak suretiyle tüm dünyada 100 milyonun üstünde kullanıcının sunduğumuz teknolojik alt yapı ve hizmetlerle dijital bankacılık, online ödeme ve dijital kimlik doğrulama benzer biçimde pek fazlaca mevzuda güvenliğini sağlar hale geldik. Bu sayının fazlaca mühim bir kısmının kamu kurumları, bankacılık, ödeme ve sigorta şirketleri olduğu düşünülürse güvenlik anlamında dünyanın ekonomisine yön veren sektörlerdeki etkinlik gösteren mühim şirketlere hizmet sunuyoruz. 2023 senesinde da KOBIL olarak dünya devi firmalar içinde yerimizi güçlendirmeye devam edeceğiz” dedi.

Gartner’ın ‘Hype Cycle’ listesine de girdi

2022 senesinde tüm dünyada giderek yaygınlaşan SuperApp’lere de yoğunlaştıklarını hatırlatan Koyun, İstanbul Büyükşehir Belediyesi için geliştirdikleri İstanbul Senin uygulamasıyla 2 milyon kişiye ulaştıklarını belirtti. Teknoloji ürünleri üstünde araştırmalar icra eden ve danışmanlık hizmeti veren bu alanda dünyanın önde gelen şirketlerinden Gartner’ın tertipli olarak yayınladığı “Hype Cycle” araştırmasında, KOBIL’in güvenli SuperApp platformuyla listeye girdiğini anımsatan Koyun, “Geleceğe yönelik ümit vadeden teknolojilerin beş ana başlık çerçevesinde değerlendirildiği Gartner Hype Cycles’da KOBIL, ‘Örnek Teknoloji Sağlayıcı’ olarak tanımlandı. Hype Cycle’da KOBIL,ile beraber Alipay, Grab, Ionic, LINE, Microsoft, PayPay, Paytm, Slack ve WeChat benzer biçimde dünya devi teknoloji şirketleri içeriyor” dedi.

KOBIL’in SuperApp mevzusundaki farklılığının bu araştırmayla bir kez daha vurgulandığını belirten Koyun, açıklamalarını şöyleki sürdürdü: “SuperApp’ler kurumlara rekabetlerinde fark yaratan bir alan kişi yolculuğu tasarlama imkânı sağlıyor. İşlevselliği ve deneyimi tek bir mobil uygulama içinde pek fazlaca farkla sunabilmek alan kişi memnuniyetinin yanında gerçek anlamda bir dijital dönüşüm başarısını bununla beraber getiriyor. Günümüzde, en duyarlı mevzu kişisel verilerin korunması. Dolayısıyla süper uygulamalarda güvenlik unsuru son aşama mühim. İşte bu aşamada bizim farkımız ortaya çıkıyor. Şu sebeple birden fazla uygulamayı güvenli ve sorunsuz bir halde birleştiren KOBIL’in Güvenli SuperApp’i, uygulamayı kullanan pek fazlaca şirket ve kamu kurumuna extra güvenlik sunarken gelir akışı yaratıyor ve dijital iş süreçlerini hızlandırıyor. Şirketlerin artık ısmarlama bir SuperApp geliştirmek için vakit yada çaba harcamasına gerek yok. Gerçekleştireceğimiz iş birlikleri çerçevesinde firmalar, amaca yönelik SuperApp’lerini birkaç gün içinde başlatabiliyor ve müşterilerinin iş süreçlerini etkilemeden tek bir düğmeye basarak güncellemeler yapabiliyor.”

Dijital dönüşümü şehrin ekonomisinin kılcal damarlarına indiriyor

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin İstanbul Senin adlı uygulamasının arkasında da KOBIL teknolojisinin bulunduğunu belirten Koyun, “Kısa bir sürede 2 milyon kişinin etken kullanıcısı olduğu İstanbul Senin uygulaması, dünya metropollerine örnek olacak bir proje” dedi. Koyun sözlerine şöyleki devam etti: “Şehirler için geliştirdiğimiz ‘KOBIL MyCity Güvenli SuperApp’ teknolojimiz yardımıyla kendi imkanlarıyla dijital dönüşümü hayata geçirmesi fazlaca zor hatta imkânsız olan ufak ve orta ölçekli işletmeler için dijitalleşme mümkün hale geliyor ve önlerinde yepyeni fırsatlar dünyası açılıyor. Belediyeler, şehrin ekonomisinin en ufak yapıtaşlarını da kapsayacak şekilde dönüşümü destekleyebiliyorlar. Tamamı neticesinde ufak ve orta ölçekli işletmelerin şehrin ekonomisindeki payları artıyor. Öteki taraftan ise şehrin yeni iş modellerine olan uyumu ve ekonomik büyümeyi hızlandıran sürdürülebilir bir ekosistem kurabilmesi mümkün hale geliyor. Bu ekosistem yardımıyla şehirler vatandaşları, işletmeleri ve kurumlarıyla yerinde üretim yerinde tüketim felsefesiyle ekonomik olarak daha kuvvetli bir hale geliyor.”

“2023’te dört yeni SuperApp uygulaması hayata geçirilecek”

İstanbul Senin ile büyük bir başarıya imza atan KOBIL, SuperApp mevzusundaki deneyimini ve teknolojisini, 2023 senesinde değişik ülkelerde de kullanıma sunacak. 2023 yılının ilk çeyreğinde Afrika, Avrupa ve Türkiye’de toplam 4 SuperApp projesini hayata geçireceklerini belirten Koyun, şu detayları verdi: “Türkiye’de hayata geçirdiğimiz KOBIL Güvenli SuperApp uygulamasını Avrupa’da bir şehirle yapmak suretiyle çalışmalarımız sürüyor. Bunun yanı sıra gene 2023’ün ilk çeyreğinde Türkiye’de mühim bir banka ile KOBIL Güvenli SuperApp uygulamasını devreye alacağız. Afrika’da bir banka ile anlaşmalarımızı tamamladık, hedefimiz onu da 2023 yılı ikinci yarısında hayata geçirmek. Son olarak gene finans ve kent ortak projesi bir süper uygulamayı da dünyada ilk olarak kullanıcılara sunmayı hedefliyoruz.”

Data güvenliği ajandalarda ilk sırada olacak

Dijital dönüşümle birlikte data güvenliğinin artık fazlaca daha mühim bir hale geldiğini belirten Koyun, “IBM’in yayınladığı rapora gore dünya genelinde siber hücum oranı, 2021 senesinde yüzde 80 arttı. Tüm dünyada gözlemlenen her dört saldırıdan birine maruz kalan Asya bölgesi dikkat çekiyor. Ek olarak finansal hizmetler ve üretim kuruluşları, Asya bölgesindeki saldırıların ortalama yüzde 60’ını oluşturuyor. Türkiye ise en fazlaca siber saldırıya uğrayan altıncı ülke oldu” değerlendirmesini yapmış oldu.

Kaspersky’ın Finansal Siber Tehditler raporuna da değinen Koyun, siber saldırıların artık bireylerden şirketlere doğru kaydığına dikkat çekerek “Kaspersky telemetrisine gore 2022’nin ilk yarısında Türkiye’de kuruluşlara yönelik toplam 388 bin 497 finansal oltalama saldırısı tespit edildi. En fazlaca saldırıya uğrayanlar içinde yüzde 57 ile ödeme sistemleri yer alırken bunu yüzde 24’le e-ticaret siteleri, yüzde 19 ile de bankalar izledi” dedi.

Türkiye’de dijital alan kişi sayısının da hızla artığını ve bunun da bununla beraber riskler getirdiğini ifade eden Koyun, “Türkiye Bankalar Birliği’nin verilerine gore, Nisan-Haziran 2022 süreci içinde toplam etken dijital bankacılık alan kişi sayısı 85 milyon 130 bin kişiye ulaştı. 2021 yılına gore bireysel ve kurumsal etken dijital bankacılık alan kişi sayısında 14 milyon 354 binlik artış oldu. Bu süratli yükseliş bununla beraber fazlaca ciddi güvenlik önlemleri alınmasını getiriyor. Dolayısıyla başta finans kurumları olmak suretiyle dijital ayak izi olan tüm şirketlerin güvenliği ilk sıraya aldıklarını görüyoruz” şeklinde konuştu.

Startuplara 1 milyon dolarlık destek geliyor

Teknoloji dünyasında artık “egosistemlerin” değil “ekosistemlerin” periyodunun başladığını ifade eden Koyun hem iş birliklerini artırmanın hem de yeni kurulan girişimlere destek olmanın gerekliliğine vurgu yaparak “Dünyanın birçok yerinde irili ufaklı startuplar var. Çoğunun da fazlaca mühim iş fikirlerine haiz bulunduğunu görüyoruz. Bu yeni girişimleri desteklemek ehemmiyet taşıyor, zira bu ekosistemi sadece beraber büyütebiliriz. Ikimiz de KOBIL olarak 2023 senesinde ilk olarak Türkiye’deki startuplara 1 milyon dolarlık bir destek sağlayacağız. Bu desteğimizi yalnız finansman olarak görmemek lazım. Hem de startup’ların global pazarlarda birer oyuncu olabilmeleri için de gerek tecrübemizi gerekse de iş ortaklığı ekosistemimizi onların faydasına sunacağız. Bilhassa SuperApp teknoloji odağında Mini App’ler hayata geçirecek her türlü girişim fikrine yatırım yapmayı planlıyoruz” dedi.