Categories: GENEL BİLGİLER

A ile Başlayan Erkek Bebek İsimleri 2024: A Harfi ile Başlayan Erkek İsimleri ve Anlamları Nelerdir?

Anne ve baba olmak dünyada tarifi en zor duygular içinde içeriyor. Anne ve baba adayları doğacak evlatları için hamilelik döneminde isim arayışına giriyor. Adam çocuk bekleyen çiftlerin verecekleri ismin anlamlı, keşfedilmemiş ve değişik olmasına itina gösteriyor.

A’dan Z’ye Adam Bebek İsimleri ve Anlamları


 

A Harfi ile Başlamış olan Adam Bebek İsimleri ve Anlamları

Abad: Şen, bayındır, Sonsuz gelecek zamanlar.

Abadın: Öncesiz.

Abak: Köylü.

Abakan/Abakay: Bir Türk boyunun adı.

Abakay: Bir Türk boyunun adı

Abamüslüm: İslamiyete inanların ulusu, yücesi.

Abat: Şen, rahat, mutlu olmuş

Abay: Hüner, beceri

Abaza: Kafkaslarda yaşayan bir Türk soyu.

Abbad: Allaha itaat ve yakarma eden, kulluğunu hakkıyla yerine getiren. Yasaklarından kaçınan şahıs manasındadır. Abbad b. Bişr. Ashab dan.

Abbas: Sert, çatık kaşlı kimse. 2. Arslan – Abbas b. Abdülmuttalib. Rasûlullah (s.a.s)’ın amcası, Mek­ke’nin fethinde müslüman olmuştur.

Abdal: Derviş, bilgili şahıs.

Abdi: Kulluk ve itaat edendir. Kullukla, kölelikle ilgili

Abdulhamit: Hamdolunmuş, övülmüş, tüm varlığın diliyle övülmüş Tanrı’ın kulu

Abdulkadir: Her şeye gücü ve sözü yeten

Abdullah: Tanrı’ ın kulu

Abdulrezzak: Yukarıdan gelen ilk kullardan biri

Abdurrahman: Rahmet sahibi olan Tanrı’ın kulu.

Abduş: “Abdullah” isminin kısaltılarak bir başka söyleniş biçimi.

Abdülalim: Herşeyi bilen Tanrı’nın kulu.

Abdülaziz: En yüce, en kıymetli olan Tanrı ın kulu. Büyük ve aziz olan, izzet ve onur sahibi Al­lah ın kulu. Aziz Tanrı’ın isimlerindendi r. – Sultan Abdülaziz

Abdülbaki: Devamlı mevcud Tanrı ın kulu. Sonsuz, sonsuz olan ve ölmenin kendisi için sözkonusu olmadığı. Tanrı ın kulu-Tanrı’ın isimlerinden.

Abdülbari: Yaratan, yaratıcı Tanrı’ın kulu. Bari adı, Al­lah ın isimlerindendir. Abd takısı almadan kullanılmaz. Yaratan, yaratıcı olan Tanrı’ın kulu

Abdülbasir: Her şeyi görüp gözeten ve gizliliğin kendisi için söz mevzusu olmadığı yüce Tanrı’ın kulu.Her şeyi görüp anlayan Tanrı ın kulu.

Abdülbasit: Genişlik, ferahlık ve kolaylık verici olan Al­lah ın kulu. – Tanrı ın isimlerinden.Rızkı yayıp bollaştıran Tanrı ın kulu

Abdülbedi: Tanrı’ın isimlerinden. Bedinin kulu.

Abdülberr: Berr in kulu. Eli bol ve kayra edicinin kulu.Berr, Tanrı ın isimlerindendir.

Abdülcabbar: Zorlayıcı güce haiz olan Tanrı’nın kulu.

Abdülcebbar: Cebredici, zorlayıcı, kuvvet ve kudret sahi­bi Tanrı ın kulu. Cebbar, Tanrı ın isimlerindendir. Zorlayıcı güce haiz olan Tanrı ın kulu.

Abdülcelil: Büyük, yüce, yüce Tanrı ın kulu. Celil, Tanrı ın isimlerindendir. En yüce olan Tanrı ın kulu

Abdülcemal: Güzellikleri kendinde toplayan Tanrı ın kulu.

Abdülcevat: Eli bol olan Tanrı ın kulu.

Abdüleelal: Tanrı’nın kulu.

Abdülehad: Şeriki ve ortağı bulunmayan, tek olan Tanrı ın kulu. Ehad, Tanrı ın isimlerindendir.

Abdülesed: Aslan ın kulu.- Hz. Rasûlullah (s.a.s) m reddettiği isimlerdendir. Müslümanlar kullanmazlar.

Abdülevvel: Herşeyin evveli, ilk olan, varlığının başlan­gıcı bulunmayan Tanrı ın kulu.

Abdülezel: Ezelden beri mevcud varlığı için başlangıç söz mevzusu olmayan Tanrı ın kulu. Ezelden beri mevcud Tanrı ın kulu.

Abdülferid: Tek, eş­siz, eşi olmayan, benzetme kabul etmez, üstün olan. Tanrı ın kulu.

Abdülferit: Üstün olan Tanrı’nın kulu.

Abdülfettah: Gizli saklı şeyleri açığa çıkaran Tanrı ın kulu. Zafer kazanmış, üstün gelmiş, fetheden-açan, kullarınının kapalı-müşkil işle­rini açan Tanrı ın kulu. Tanrı ın isimlerindendir.

Abdülgaffar: Kulla­rının günahlarını affeden Tanrı ın ku­lu. Tanrı ın isimlerindendir. “Abd” takısı almadan kullanılmaz.

Abdülgafur: Bağışlayan, acıyan Tanrı’nın kulu.

Abdülgani: Varlıklı ve eli açık Tanrı’nın kulu.

Abdülhak: Yüce Tanrının kulu

Abdülhakim: Her şeyi bilen Tanrı’nın kulu.

Abdülhalik: Yaratan Tanrı’nın kulu.

Abdülhalim: Anlayışlı, izanlı Tanrı’nın kulu.

Abdülhamit: Övülen Tanrı’nın kulu.

Abdülkadir: Kudretli ve kuvvetli olan, Tanrı`ın kulu.

Abdülkerim: Kerem sahibi, eli açık, yüce olan Tanrı ın kulu.

Abdüllatif: Zenginliğini paylaşan Tanrı’nın kulu.

Abdüllazim: Büyük, yüce, yüce, yüksek.

Abdülmecit: Şan ve onur sahibi Tanrı’nın kulu.

Abdülmelik: Tüm evrene egemen olan Tanrı’nın kulu.

Abdülmetin: Kudrete haiz Tanrı’nın kulu.

Abdülrezzak: Asil, gücüne güç katan

Abdülvahap: Eli açık Tanrı’nın kulu.

Abdülvahip: Üstün olan Tanrı’nın kulu.

Abdülvahit: Üstün olan Tanrı’nın kulu.

Abdürrahman: Rahmet sahibi olan Tanrı’nın kulu.

Abdürrauf: Fazlaca acıma eden, esirgeyen Tanrı ın kulu. Rauf olan Tanrı ın kulu.

Abdürreşit: Doğruluğu öğreten Tanrı’nın kulu.

Abdürreşit-Abdürreşid: Tanrı´ın isimlerinden. Reşid´in kulu, doğru yolu gösteren Tanrı´nın kulu.

Abdürrezzak: Tüm mahlûkların rızkını veren Tanrı´ın ku­lu. – Rezzak, Tanrı´ın isimlerindendir. “Abd” takısı almadan kullanılmaz. Tüm yaratıklara rızkını veren Tanrı´ın kulu.

Abdüssamed-Abdüssamet: Hiç kimseye ve hiçbir şeye ihtiyacı olmayan Tanrı´ın kulu. Kimse­ye hiçbir şeye muhtaç olmayan, Al­lah´ın kulu. – Samed, Tanrı´ın isimle­rindendir.

Abdüsselâm: Barışçı olan Tanrı´nın kulu Sulh, rahatlık, selamete çıkaran, merhaba eden, zevalsiz sonsuz olan Tanrı´ın ku­lu. – es-Slm kelimesi, Tanrı´ın isim­lerindendir. “Abd” takısı almadan kullanılamaz.

Abdüssemi: Her şeyi işiten, duyan Tanrı´ın kulu. Her şey­den arınmış olarak tüm sesleri, söz­leri ve kelimeleri işitip ayırdeden yü­ce Tanrı´ın kulu.

Abdüssettar: Günahları örten, gizleyen Tanrı´ın kulu.

Abdüşşahid: Şahid´in kulu. Görünen ve görünmeyen eşya­nın hepsini görücü ve tutum edici olan ve her şeyi müşahade altında bu­lunduran Tanrı´ın kulu. Şahid, Tanrı´ın isimlerindendir.

Abdüşşekür: Emrine uyan, yasaklarından sakınan kullarını seven ve oldukca ikramda bulunan Tanrı´ın kulu. Şekür, Tanrı´ın isimlerindendir. “Abd” takısı almadan kullanılmaz.

Abdüzzahir: Varlık ve birliği sonsuz sayıda eserler ve delillerle belli olan Tanrı´ın kulu. Ez Zahir, Tanrı´ın isimlerindendir.

Aber: Hz. Nuh´un adam torunu.

Abgun: Mavi renk. Gök. 2. Parlak. 3. Nişasta

Abıd: Dindar, sofu, din kurallarına bağlı.

Abır: Refah, sulh.

Abid: Dini tüm, dindar, sofu.

Abide: Anıt mühim ve kıymetli yapıt anlamındadır

Abidin: Yakarış eden, duacı

Abir: Güzel kokan, mis, güzel koku.

Aborkar: Tutumlu, tutumlu davranan.

Abrek: Yaşamış olduğu toplumun düzenine karşı gelen, savaşçı

Abuşka: Kadının kocasına verilen bir ad.

Abuzer: Altın suyu. Altın suyu misali parlak ve görkemli

Abuzettin: Dindar, din yolunda süratli giden.

Acabay: Kuvvetli güçlü şahıs.

Acabey: Kuvvetli güçlü şahıs.

Acahan: Kuvvetli güçlü şahıs

Acar: Becerikli, atılgan, ele avuca sığmaz

Acaralp: Yiğit, becerikli, yürekli şahıs

Acarbay: Varlıklı, güçlü

Acarbey: Kuvvetli, yürekli, atılgan, becerikli kimse.

Acarer: Kuvvetli, becerikli, gözü pek kimse.

Acarkan: Atılgan, kuvvetli, güçlü

Acarman: Çevik, becerikli, girişken insan.

Acaröz: Aslı kuvvetli, yiğit kimse

Acarsoy: Yiğit soy, kuvvetli soy

Acartürk: Yiğit Türk, kuvvetli Türk, gözüpek Türk

Acatay: Kuvvetli tay

Acem: Açık ve doğru Arapça konuşamayan kimse 2. İran haklarından birine mensup.

Aclan: Yerinde duramayan, telaşlı.

Acun: Dünya, varlık

Acunal: Dünyayı kapsayan, dünyayı fetheden; Dünyayı fethet; dünyaya yayıl” anlamında kullanılan bir isimdir.

Acunalp: Dünyaca tanınmış yiğit.

Acuner: Dünya eri, dünya yiğidi

Acunseven: Evreni seven, dünyayı seven

Açıkalın: Alnı açık kimse, temiz şahıs

Açıkel: Eli bol insan.

Açıker: Doğruluğun, dürüstlüğün savunucusu olan

Açıkgün: Güneşli gün, bulutsuz gün

Ada: Deniz yada göl suları ile çevrilmiş ufak kara parçası.

Adahan: Ada ve han sözlerinden oluşan bir ad.

Adal: Adın yayılsın, ün kazan” manasında.

Adalan: Adı malum, tanınan, iyi ünü olan

Adalettin-Adaleddin: Dinin adaleti.

Adalı: Ada halkından olan kimse.

Adalır: Adlanır, ad alır, bilinir

Adamış: Adak yapmış olan kimse.

Adanır: Adı ünlenen kimse.

Adar: Uygur metinlerinde geçen bir Türk adı, olgunluk, erginlik, süre süre, omuzdaş

Adaş: Adları eş olanlar, aynı adı taşıyanlardan her biri, kardeş, edinilmiş olan, dost

Adem: İyi, temiz insan. İlk insanoğlunun adı Hz. Adem

Adıcan: Adı ile sevilen, adı sevgili olan.

Adıgün: Adı aydınlık, gün benzer biçimde olan

Adıgüzel: İsmi güzel anlamında.

Adın: El, kimse.

Adınamlı: İsmiyle meşhur olan.

Adısanlı: İsmiyle meşhur olan.

Adısoylu: İsminin oldukca seçkin olduğu anlamında.

Adısönmez: Adı devamlı olarak yaşar, adı sürer gider, kuşaktan kuşağa sürer.

Adıvar: Adı yok değil adsız değil, adlandırılmış.

Adıyahşi: İsmi güzel anlamında.

Adil: Adaletli

Adilhan: Doğruluğun, Hakkın Hükümdarı.

Adin: Aden

Adiyan: Bervari ilçesi halkından kabile.

Adlı: Zamir

Adlığ: Adı var, adı sanı malum, tanınmış meşhur

Adnan: Cennette ölümsüzlüğe kavuşan kişidir. Bir yere yerleşip ikamet eden şahıs manasındadır ek olarak.

Adni: Cennetlik insan

Adsay: Moğol hakanlarından biri

Adsız: Adı olmayan, isimsiz

Adsoy: İsmi soyunu ifade ediyor anlamında.

Aduşan: Ateş, alev

Afacan: Ele avuca sığmaz, oldukca akıllı.

Afer: Fazlaca beyaz, bembeyaz.

Affan: Kendini kötülüklerden uzak tutan

Afgan: Acele sinirlenen.

Afif: Temiz, namuslu.

Afra: Beyaz toprak. 2. Ayın 13. gecesi.

Afrin: Suriye’de bir kent

Afşin: Zırh, tabanca

Aga: Haber, bilgili şahıs, bilen.

Agah: Bilgili, uyanık

Agâh: Bilgili, uyanık

Ager: Temiz, doğru kimse

Agıl: Akıl, akıllı.

Agid: Yiğit, kuvvetli, yürekli.

Agir: Ateş.

Agra: Fazlaca sempatik, oldukca yakışıklı.

Ağa: Ağabey, köy ve kasabalarda büyük toprak sahibi olan Zengin kimse

Ağababa: Bir yerde sözü geçen ve ileri gelen kimse.

Ağabay: Ağa ve oldukca varsıl kimse

Ağabey: Ağa, oldukca varsıl, kuvvetli şahıs.

Ağacan: Eli bol, içten kimse.

Ağahan: Ağaların ağası.

Ağakan: Ağa soyundan gelme.

Ağan: Geceleri gökte, ara sıra, hızla akıp gittiği görülen ışıklı nokta, göktaşı, akanyıldız

Ağaner: Akanyıldız benzer biçimde güzel er, akaner

Ağansoy: Yüksek asil.

Ağaoğlu: Saygı duyulan birinin oğlu. 2. Beyzade.

Ağar: Sadık şahıs.

Ağarantan: Sabahın erken vakti, tan vakti

Ağca: Fazlaca beyaz, apak

Ağcabey: Temiz ve kişilikli insan.

Ağçelik: Fazlaca iyi su verilmiş, çelik, ak çelik

Ağer: Temiz şahıs, temiz adam, ak er

Ağırtaş: Ağırlığı oldukca olan taş, ağırbaşlı kimse

Ahen: Demir benzer biçimde sert.

Ahıska: Gürcistan’da bir şehir.

Ahi: Dost canlısı. 2.Adam kardeş. 3. Eli açık, eli açık.

Ahlas: Saf, halis, karışımsız. 2. İyi yürekli, temiz kimse. 3. Kur´anî ıstılahta, Tanrı´a halis olarak yönelip ihlaslılıkta ileri bir dereceye varmış kul.

Ahmed: Fazlaca, en oldukca övülmüş, methedilmiş kimse manasındadır. Kur’an-ı Kerim’de Saf suresinin 2. ayetinde

Ahmet: Övgüye kıymet.

Ahter: Yıldız.

Ahves: Yürekli, kahraman, yiğit.

Aka: Saygıdeğer kimse, ağa

Akabay: Zengin kimse, ağa

Akabey: Zengin kimse, ağa ve bey

Akad: Soyluluk, Onurlu bir kişiliğe haiz olmak

Akadlı: Adı ak, soyu temiz

Akagündüz: Aslolan adı Enis Avni olan bir yazarımızın takma adı

Akal: Akal

Akalan: Ak alan, ak meydan, beyaz alan

Akalın: Temiz alın, açık alın, ak alın.

Akalp: Doğruluğu ve dürüstlüğüyle tanınan kimse.

Akam: Tesir, netice, vargı.

Akan: Akıp gitmekte olan

Akaner: Akıp giden yiğit

Akansel: Akan, uzun mesafeden sonrasında denize dökülen su.

Akansu: Akıp giden su

Akant: Temiz, dürüst, sözünün eri.

Akar: Akmak eylemini yapar

Akarca: Akıp giden su, akan su, akarsu

Akarçay: Akıp giden su, akıp giden çay

Akarsel: Akıp giden sel

Akarsoy: Soyun devam etmesi.

Akartuna: Tuna benzer biçimde gürül gürül akan.

Akartürk: Akıp giden Türk.

Akasoy: Ağa asil, soyunda ağalık bulunan kimse ağa soyu

Akata: Temiz ata, namuslu ata, lekesiz ata

Akatay: Temiz ve herkesçe malum kimse

Akay: Dolunay, ayın ondördü.

Akaydın: Aydınlık, temiz

Akba: Sazlık, bataklık, ağba

Akbal: Beyaz, temiz, bal benzer biçimde.

Akbaran: Ak güç

Akbaş: Tane tutamamış ekin, başağı, bir tür ak buğday, şahinden büyük bir av kuşu

Akbaşak: İnce sık yapraklı, beyaz çiçekli bir nebat.

Akbatu: Yiğit adam

Akbatur: Namuslu ve yiğit

Akbay: Namuslu ve varsıl, Mısır Türk Kölemenlerinden bir şahıs.

Akbayar: Namuslu, temiz ve yüce

Akbeğ: Namuslu ve varsıl, akbay, ak bey

Akbek: Namuslu ve varsıl

Akbel: Ak, beyaz, ile “bir dağın iki tepesi içinde geçit veren çukurca yer anlamına gelen “bel” sözcüğünden gelmektedir

Akbey: Temiz ve güvenilir şahıs.

Akbilge: Bilge, temiz bilge

Akbora: Ak yel, ak fırtına

Akboy: Temiz ve güvenilir bir soydan gelen.

Akbudak: Ak renkli budak

Akbulut: Beyaz bulut

Akburç: Ak renkli kale burcu

Akburçak: Bir metre boyu olabilen bir burçak türü

Akcebe: Savaşlarda kullanılan beyaz zırh

Akçakaya: Oldukça ak renkli kaya, beyazca kaya

Akçakıl: Ak renkte ufak taş, akarsu kıyılarındaki ak renkli ufak taş

Akçal: Ak renge yakın, beyaza yakın beyaza çalan

Akçalı: Para ile ilgili, parası olan varlıklı

Akçar: Temiz ruhlu.

Akçasu: Duru su, ak su

Akçay: Duru çay, ak su

Akçıl: Beyaza yakın, beyazı oldukca, içinde ak renk bulunan, kırçıl

Akçınar: Bir çınar türü

Akçit: Aydınlık yüz, ışıklı yüz

Akdağ: Ak renkli dağ. 2. Kar kaplı dağ.

Akdal: Beyaz dal

Akdamar: Beyaz damar, akan damar

Akdemir: Demir benzer biçimde kuvvetli

Akdeniz: Ülkemizin güneyindeki deniz

Akdik: Ak renkte ve dik

Akdiken: Gövemeriği ya da geyik dikeni de denilen bir nebat alıç

Akdil: İyi, güzel konuşan

Akdoğ: Doğ ve ak git

Akdoğan: Kıvrık ve kısa gagalı, yırtıcı bir kuş.

Akdoğdu: Tertemiz doğan

Akdoğmuş: Akça pakça doğan, beyaz tende doğan

Akdoğu: Beyaz şafak, ak ışıklı doğu.

Akdora: Ak renkte dağ tepesi, ak zirve

Akdoru: Karla kaplı zirve.

Akdoruk: Beyaz renkte, ağaçsız dağ tepesi

Akduman: Beyaz duman

Akdur: Akıp git ve dur, akıp dur

Akel: Güvenilir şahıs anlamındadır bunun yanında doğru, dürüst işler icra eden şahıs

Aker: Dürüst, er şahıs.

Akergin: Ak ve olgun

Akerman: Asil şahıs

Akersan: Yiğit sanlı

Akersoy: Yiğit asil, dürüst, namuslu

Akgil: Soyu temiz olan

Akgiray: Temiz ve yaraşır

Akgüç: Namuslu ve kuvvetli

Akgün: Neşeli gün

Akgündüz: Aydınlık gündüz.

Akgüner: Aydınlık sabah vakti

Akhan: Ak asil han

Akı: Yiğit, ağa, kardeş, eli açık

Akıalp: Eli açık, yiğit, yiğitler yiğidi

Akıl: Zeka.

Akıman: Eli açık, yiğit, yiğit kimse

Akın: Her engeli aşan, güçlüklerden yılmayan, süratli hareket kabiliyetine haiz

Akınal: Saldır ve kazan.

Akınalp: Akın eden yiğit. Yiğit.

Akıner: Akın eri, akın icra eden er

Akıneri: Akın icra eden yiğit, akıncı yiğit

Akınsoy: Savaşçı soyu.

Akıntan: Tan vakti, tanyeri ağarırken meydana getirilen akın

Akıntürk: Akıncı Türkler.

Akış: Akma eylemi

Akif: Bir şeyde sebat eden. 2. İbadet eden, yakarma maksadıyla kutsal bir yere çekilen. İ’tikafa giren.

Akil: Akıllı, Rüştünü kanıtlama konumuna gelmiş, yaptıklarının bilincinde olan.

Akimaş: Şelale

Akkan: Soyu temiz insan.

Akkaş: Beyaz renkli yeşim taşı

Akkaya: Beyaz kaya.

Akkerman: Yüksek burçları olan kale .

Akkılıç: Kirlenmemiş kılıç.

Akkın: Arzulu, aşık.

Akköz: Ak renkte göz, ak kor

Akkurt: Beyaz renkli kurt.

Akkuş: Yırtıcı bir kuş türü.

Aklan: Süratli akan derecik

Akman: Temiz, beyaz, güzel insan.

Akmaner: Lekesiz yiğit, ak alınlı kimse

Akmeriç: Duru akan Meriç.

Akozan: İçten, duygulu ozan.

Akönder: Güvenilir önder.

Aköz: Aslı ak, temiz

Akpolat: Temiz, kuvvetli güçlü şahıs.

Aksal: birçok kalınca direğin yan yana bağlanmasıyla meydana getirilen, düz ve korkuluksuz Deniz ya da ırmak taşıtı.

Aksan: Temiz, lekesiz ün.

Aksay: Ak renkte yassı taş, boz renkli kayalık yer.

Aksoy: Temiz soy, lekesiz soy.

Aksun: Temizlik, dürüstlük, veren.

Aksungur: Atmacaya benzeyen bir kuş, akdoğan

Akşın: Teni ve kılları ak renkli kimse

Akşit: Kutlu, uğurlu. Ak güneş, nur, aydınlık.

Aktan: Aydınlık sabah manasındadır. Güneşin ağırma vakti.

Aktaş: Beyaz taş, kireçtaşı.

Aktay: Beyaz renkli at.

Aktekin: Parlak, görkemli, temiz huylu.

Aktemür: Beyaz demir.

Akter: Beyaz ter

Aktimur: Dövme demir, akdemir

Aktolga: Ak kargı

Aktöre: Ahlakçı

Aktuğ: Kıymetli, mühim.

Aktuna: Duru, berrak akan Tuna nehri.

Aktunç: Beyaz tunç.

Aktün: Aydınlık gece, ışıklı gece

Aktürk: Beyaz, temiz Türk.

Akünal: Temiz ün sahibi olan

Akyel: Güneyden esen yel, lodos, (kimi yerde) doğudan esen yel, (kimi yerlerde) kuzeyden esen yel, poyraz

Akyiğit: Temiz ve güvenilir şahıs.

Akyol: Dürüstlüğün yolu.

Akyurt: İyi ve güzel bir vatan.

Akyürek: Yüreği temiz olan, içten yürekli.

Akyüz: Dürüstlüğü yüzüne vurmuş olan şahıs.

Ala: Karışık renkli, oldukca renkli, alaca. 3. Kekliğin boynundaki siyah halka.

Alaaddin: Dinin yücesi, ulusu, büyüğü. Dini yüceltmek için din uğruna çalışan kimse.

Alaatin: Dini yükseltmek, yüceltmek için çalışan

Alacan: Renkli kişiliği olan.

Aladoğan: Bir kuş türü.

Alakoç: Kürkü karışık renkli olan koç.

Alakurt: Derisi karışık renkli olan kurt.

Alakuş: Tavus kuşu.

Alaner: Alan eri, meydan yiğidi

Alangu: Altın geyik

Alasay: Kişiliğiyle çevresinde saygı uyandıran.

Alasoy: Fazlaca renkli bir soydan gelen.

Alatan: Seher vakti rengi.

Alataş: Karışık renkli taşlar

Alatay: Karışık renkli tay.

Alatürk: Fazlaca renkli bir kişiliğe haiz olan.

Alaz: Ateş

Albora: Kırmızı fırtına.

Alcan: Yürekli, yürekli

Alçın: Kırmızıya çalan ufak bir kuş

Alçin: Kızıl ve parlak renkli ufak bir kuş.

Aldemir: Ateşte ısıtılıp kırmızı hale getirilen demir Al-Demir.

Aldoğan: Bir tür doğan

Evren: Dünya, cihan, halk.

Alemdar: Bayrak taşıyan, bayraktar anlamındadır. Önder.

Alen: Ermenice kökenlidir. Saygınlık başarı anlamlarında

Algan: Fetihler icra eden.

Algın: Sevdalı, tutkun, vurgun, âşık, kuvvetli, dolgun, keskin, iyi, güzel

Algur: Sakinlik, sessizlik.

Algün: Kızıl gün, al renkli Güneş

Alhan: Al renkli prens

Alışık: Kırmızı renkli ışık.

Ali: Yüce, üstün, yüksek

Alican: Yüce olan can

Aligir: Yandaş, yandaş

Alikan: Hizan’da yaşayan Kürt aşireti.

Alim: Bilen bilgili, oldukca okumuş şahıs manasındadır.

Alinur: Işık saçan yüce şahıs.

Aliş: Ali adının sevecenlik verilmiş biçimi.

Alişah: Yüce hükümdar.

Alişan: Ünü büyük.

Aliyan: Nusaybin, cizre içinde yaşayan.

Aliyar: Yar, dost, sevgili anlamlarını taşır. Bunun yanında birleşik isimdir

Alkan: Kırmızı kan, asil.

Alkım: Gökkuşağı

Alkın: Korkusuz, yiğit, kızıl kın.

Alkin: Korkusuz ve kin dolu.

Alkor: Kıpkırmızı ateş, kızıl köz

Alkun: El gün, hepimiz

Allahverdi: Tanrı’ın inayetiyle anlamında.

Aloz: Haşin kimse.

Alp: Yiğit bir ödat, kahraman anlamı taşır.

Alpagu/Alpagut: Tek başına düşmanla savaşan kahraman. 2. Eski Türklerde kurda verilen bir ad.

Alpagut: Mal mülk sahibi, çiftlik sahibi, kurt seçkin yiğit

Alpağan: Yiğit

Alpak: Cesaret sahibi, kahraman şahıs.

Alpan: Etrüsk mitolojisinde bir tanrıça. Aşk tanrıçası, yeraltı tanrısı

Alpar: Yiğit, kahraman, yiğit er, alp er, yiğit şahıs

Alparslan: Korkusuz, yiğit, Asil, aslan benzer biçimde anlamında

Alparslan/Alpaslan: Kahramanlar kahramanı.

Alpartun: Yiğit ve onurlu

Alpas: Kızıl pas al renkli pas

Alpaslan: Aslan gib yiğit

Alpat: Yiğit al

Alpay: Kuvvetli, yürekli

Alpaydın: Yiğit ve aydınlık, yiğit ve bilgili yiğit ve aydın

Alpayer: Kuvvetli ve delikanlı olan.

Alpbilge: Kuvvetli ve bununla beraber da akıllı olan şahıs.

Alpçetin: Yiğit ve çetin şahıs

Alpdemir: Yiğit ve demir benzer biçimde

Alpdoğan: Yürekli doğan

Alper: Yiğit şahıs

Alperen: Yiğit ve ermiş şahıs.

Alpergin: Yiğit ve ergin, yiğit ve olgun

Alpermiş: Yiğit ve ermiş şahıs

Alpertunga: Bir Türk destanı kahramanı.

Alpgiray: Kırım hanlarından, “Giray” Kırım hanlarına verilen bir ünvan

Alphan: Yiğit han.

Alphun: Yiğit.

Alpkan: Yiğit, yiğit kanlı, soyca yiğit olan

Alpkartal: Yiğit kartal.

Alpkutlu: Yiğit ve uğurlu, uğurlu yiğit

Alpman: Yiğit kimse

Alpsoy: Soyca yiğit olan.

Alpsu: Yiğit ve su benzer biçimde.

Alpsü: Yiğit asker, yiğit subay, yiğit er

Alptekin: Yalnız ve uğurlu yürekli şahıs

Alptuğ: Yiğit tuğu, yiğitlik simgesi.

Alptuğrul: Yiğit alıcı kuş, yiğit doğan

Alpyürek: Yüreğinde yiğitlik, bulunan.

Alsan: Yiğitlik sanı.

Alsoy: Soyu sıcak insanlardan oluşan.

Altan: Altın

Altaner: Kızıl tan eri, kızıl şafak yiğidi, altın renkli şafak

Altar: Tapınaklarda üstünde dini törenler meydana getirilen taş, masa

Altaş: Kızıl renkli taş.

Altay: Asya’da Batı Sibirya ile Moğolistan’ı ayıran dağlık alan.

Altemur: Kırmızı demir

Altemür: Kızıl renginde demir.

Altınbaran: Altın benzer biçimde kıymetli.

Altınel: Altın benzer biçimde kişiliğe haiz olan.

Altıner: Altın benzer biçimde kıymetli kimse

Altınhan: Fazlaca kıymetli kahraman.

Altınkaya: Altın benzer biçimde parıldayan kaya.

Altınkılıç: Altın benzer biçimde kıymetli kılıç.

Altınok: Altın benzer biçimde kıymetli ok.

Altınöz: Aslı altın benzer biçimde olan kimse

Altınsoy: Kıymetli bir soydan gelen.

Altıntuğ: Fazlaca kıymetli tuğ

Altmay: Altın benzer biçimde kıymetli ve ay benzer biçimde ışıklı.

Altuğ: Kırmızı tüy.

Altuna: Kızıl renkli Tuna.

Altunç: Kızıl tunç.

Altuner: Fazlaca kıymetli kimse, altın yiğit.

Alvin: Asil dost.

Alya: (Arapça.) Er. Yüksek yer, yük­seklik. 2. Gök, gökyüzü.

Amade: Hazır, istenen, istek.

Amber: Güzel koku. 2. Güzellerin saçı.

Amil: Etkin olan

Amir: Devlete ilişkin, şenlendiren

Ammar: İlk Müslüman olanlardan

Anak: Kibar, zarif bey. 2. Soyu temiz olan.

Anapa: Temel, esas, köken.

Andaç: Ajanda, hatırlatıcı. 2. Anılar, hatıralar.

Andak: Ak ant, temiz yemin, diken, sellerin oyduğu yar

Andarkan: Ateşin efendisi, eski Kırgızlarda bir nebat tanrıçası

Anday: And içmek, yemin etmek

Andıç: Anılar, armağan, armağan.

Anı: Yaşanmış olgulardan belleğin saklamış olduğu her türlü iz, bir olguyu anımsatan şey, hatıra

Anıl: Amaç, maksat.

Anıt: Abide

Anlı: Namı yürümüş olan.

Ansıma: Hatırlanmayı beklemek.

Ant: Yemin, söz verme.

Anter: Arap edebiyatında kahraman.

Anya: Mukaddes kitapta adı geçen İsrail peygamberi

Apa: Büyük kız kardeş, abla

Apan: Ansızın

Apaydın: Işıklar içinde, oldukca aydınlık

Ape: Amca, büyük.

Ar: Ateş .

Arabul: Arabuluculuk yap, iki yanın arasını bul, ara ve bul

Araf: Aden ve cehennem arasındaki yer.

Arafat: Mekke’de bir tepenin adı

Aral: Büyük bir göl

Aram: Sakin, rahat.

Aran: Sıcak yer, ova, ılımlı yer. At ahırı.

Aras: Kalınca Yün, At kılı anlamında (Aras nehri)

Arat: Yürekli yürekli

Araz: İşaret, alamet

Arbas: Fazlaca kuvvetli adam

Arbaş: Mavi gözlü ve sarı saçlı adam, yaramaz

Arbay: Mütevazi insan.

Arca: Çam ağacı, temiz

Arcan: Temiz saf, namuslu

Arda: Asa, işaret için dikilen sopa. Ardıl, sonrasında gelen, halife.

Ardakan: Arda nehri civarındakilerin soyu

Ardıç: Güzel kokulu yapraklarını kışın da dökmeyen bir ağaç, dağ servisi, çamgillerden kokulu bir ot

Ardıl: Arkadan gelen, sonrasında gelen (ilk ya da birkaç çocuktan sonrasında doğan), evvelkinden sonrasında, peşinden gelen

Ardil: Yürek ateşi.

Aref: Pek maruf, fazlaca malum. Arif, anlayışlı ve bilgili

Arel: Dürüst ve temiz kimse.

Aren: Kum tanesi.

Arer: Temiz ve güvenilir şahıs.

Ares: Mitolojide geçen harp tanrısı

Argın: Bitkin, bitkin

Argon: Ateş rengi.

Arguç: Gururlu.

Argun: İlhanlı hükümdarlarından biri

Argüden: Erdemlilik ardında olan.

Argüder: Erdemlilik ardında olan.

Argün: Temiz gün, günlük güneşlik, yaşama luğu veren gün.

Arhan: Temiz han, temiz yönetici, yiğit han

Arıbal: Arının yapmış olduğu bal, arı balı, tatlı kimse, hoş kimse, katışıksız, bal, temiz bal, saf bal

Arıbaş: Temiz kimse, çalışkan kimse, arı benzer biçimde çalışan baş

Arıca: Temizce arı benzer biçimde

Arıcan: Temiz kimse.

Arıç: Dirlik, düzenlik, sulh

Arıel: Dürüst, temiz kimse, temiz elli

Arıer: Temiz er, katışıksız, er, temiz kimse

Arığ: Arı, temiz, saf, katışıksız, eti yağı erimiş, arık zayıf

Arık: Eti yağı erimiş, zayıf

Arıkal: Temiz kal

Arıkan: Saf kan, temiz kan, asil kan.

Arıkar: Yardım, destek.

Arıker: Temiz kimse, çelimsiz adam

Arıkut: Temiz ve kutlu

Arıman: Dürüst ve temiz şahıs

Arısal: Arı benzer biçimde çalışkan

Arısan: Adı, sanı temiz kimse

Arısoy: Temiz soy, soyu temiz kimse

Arış: Kağnı otu

Arıt: Arınmasını sağla, temiz bir duruma getir, arılaştır

Arıtan: Temiz bir duruma getiren, temizleyen

Arıtaş: Temiz taş

Arıyüz: Temiz yüz, temiz yüzlü

Ari: İran’dan geçerek Şimal Hindistan’a yerleşen halk yada bu halktan olan kimse.

Arif: Bilen, bilgili

Aril: Temizlenmek, tohum zarı.

Arin: Temiz, saf

Arjen: Volkan alevi

Arjin: Yaşam ateşi, yiğit.

Dost: Birbirlerine karşı sevgi ve anlayış gösteren kişilerden her biri, bir işte beraber bulunanlardan her biri

Arkan: Arı kan, temiz kan, asil kan

Arkın: Arkada, geride olan, ağır, yavaş, sakin dingin

Arkış: Haberci. 2.Kervan.

Arkoç: Temiz ve kuvvetli.

Arkun: Yavaş, geri kalan.

Arkut: Temiz ve uğurlu arı ve kutlu

Arma: Yelken ekibi, halat, ip, seren, 2. Bir devletin, bir hanedanın yada bir şehrin sembolü olarak kabul

Armağan: Birini sevindirmek, mutlu etmek için verilen şey, armağan. 2. Ödül. 3. Bağış, kayra.

Arman: İstek, amaç, dürüst, temiz insan, arı insan.

Armanç: Hedef.

Armin: Özgürlük ve sulh yanlısı.

Arol: Arı ol, çalışkan ol

Arpad: Arpacık.

Arpağ: Büyü sihir

Arpak: Büyü, sihir.

Arpat: Hun Uygur halkının önderi. Arpatlar hanedanının kurucusu.

Arpınar: Su benzer biçimde temiz.

Arsan: Temiz adlı

Arsen: Kurtuluş, özgürlük.

Arslan: Kuvvetli, yırtıcı.

Arslaner: Aslaner

Arsoy: Arısoy

Artaç: Utanma duygusunu baş tacı eden

Artam: iyilikçilik, doğruluk, erdem.

Artanç: ince ruhlu, duyarlı, sanatkar.

Artemis: Orman ve harp tanrıçası

Artuç: Ucuna sivri demir eklenmiş mızrak.

Artuk: Artmış olan, artan, üstün, meşhur Selçuklu emiri

Artun: Kendine güvenen, onurlu, ağırbaşlı.

Artunç: Arı tunç, katışıksız tunç.

Aru: Arı, katışıksız

Arukan: Asil kan, temiz kan, arı kan

Arya: Operalarda solistlerden birinin orkestra eşliğinde söylediği, çoğu zaman kendi içinde bütünlüğü olan parça.

Aryüz: Arı yüz, temiz yüzlü

Arzık: Dine oldukca bağlı kimse, uysal, iyi huylu

Arzüdar: istekli.

Asaf: Vezir. 2. Erdem, ileri görüşlülük, yönetimde başarı. hz. süleyman’ın meşhur veziri. süleyman (a.s.)’ın en oldukca güvenilmiş olduğu kişiydi. Neml suresinde anlatılanlar Asaf üstüne yorumlandı, sonrasında padişahın vezirlerine Asaf unvanı verildi.

Asal: Bir şeyde unsur olan, temel

Asan: Rahat.

Asar: Vezir, nazır, bakan.

Asgar: Minik, küçük

Asıf: Fazlaca şiddetli esen rüzgâr

Aslolan: Başlıca, başta gelen, bir şeyin kendisi, başkası değil, kök, köken, gerçeklik

Asım: Temiz, namuslu, sağlam karakterli.

Asi: Başkaldırıcı, dikbaşlı.

Asil: Yüksek duygularla hareket eden şahıs; soyu sopu belli, sağlam asil şahıs anlama gelir.

Aslan: Gürbüz, yürekli, yiğit adam

Aslaner: Yiğit adam, yiğit kimse, aslan benzer biçimde kimse

Aslanhan: Aslanların aslanı.

Asli: Aslolan, tek.

Asrın: Bu asıra ilişkin, bu devire uygun

Asri: Çağıl.

Asur: Mezopotamya’da bir devlet ve bu devletin halkı.

Asutay: Yaramaz, huysuz tay, yaramaz çocuk

Aşan: Öte yana geçip giden, yüksek bir yerin, ötesine geçen, Uygur yazıtlarında geçen bir ad

Aşar: Aşıp gider, öte yana geçer

Aşık: Bir hiç kimseye yada bir şeye karşı aşırı sevgi ve bağlılık duyan, vurgun, tutkun kimse.

Aşir: Samimi dost, dost

Aşkan: Renk, beniz

Aşkın: Ölçüyü kaçırmış olan, coşkun. 2. Muadillerinden yeğ, üstün. 3. Fazla

Aşkınay: Ay’ın oldukca değişik ve oldukca güzel görünmesi.

Aşkıner: Üstün er, üstün kimse

Ata: Soy

Atabay: Saygıdeğer ve varsıl kimse, Seçuklu döneminde bir unvan, atabey

Atabek: Selçuklu döneminde şehzadeleri eğiten kimse.

Ataberk: Selçuklu Devleti’nde şehzadelerin terbiyesiyle vazifeli kişi, lala.

Atabey: Selçuklularda şehzadeleri eğitmekle görevli kişilere verilen ünvan24

Atacan: Hoşgörüsü olan kimse, babacan.

Ataç: Atalardan sürüp gelen

Atadan: Atalardan sürüp gelen, ataç

Ataeli: Ata yurdu, ataların doğup büyümüş olduğu, yaşamış olduğu yer

Atagün: Büyüklerin günü.

Atahan: Büyük yönetici, ata durumundaki han.

Atak: Atılgan yiğit, yürekli

Atakan: Atasının kanını taşıyan, atasının kanından gelen gücü barındıran88

Ataker: Atılgan yiğit, atılgan ve yiğit

Atakol: Atılgan ol

Atakul: Ataya kul, ataya kul olan, ata kulu, lala

Atakurt: Kurt soyundan gelen.

Atalay: Kolaylıkla ileri atılabilen, yürekli kimse

Atalay/ Atılay: Kolaylıkla ileri atılabilen, yürekli kimse

Ataman: Kazak lideri

Atamer: Benim atam er kişidir, yiğit atam.

Ataner: Senin atan er kişidir, yiğittir

Atanur: Atasından almış olduğu nuru taşıyan.

Ataol: Gelecek kuşaklara baba, ata olasın

Ataöv: Atalar seni övsün

Atar: İleriye fırlatır. 2.Gücü yeten.

Atasagun: Hekimlerin babası, atası

Atasan: Soyuyla meşhur olan, övünen şahıs.

Atasay: Atayı say, ataya saygı göster

Atasev: Atayı, ataları, babayı sev

Ataseven: Atasını, babasını seven

Atasever: Atalarını seven kimse.

Atasevin: Atalarınla sevin

Atasoy: Ata soyu, atadan

Atasöz: Büyük sözü dinleyen.

Atasü: Asker babası, asker atası

Ataullah: Tanrı’ın armağan etmiş olduğu ilk adam çocuk, Tanrı’ın bağışladığı, armağan etmiş olduğu, ihsanı, lütfü

Atay: Herkesçe malum, tanınmış, meşhur

Ateş: Yanıcı maddelerin yanmasıyla ısı ve ışığın ortaya çıkması

Atıf: Eğilimli, birine şefkatle eğilen, sevgi duyan / Bir şeye yönlendirilen

Atıl: Fırla

Atılay: Kolaylıkla ileri atılabilen, yürekli kimse

Atılgan: Güçlüklerden ve tehlikelerden yılmayarak daima ileriye atılan, Girişken, sav canlı

Atılhan: Dinamik hükümdar.

Atım: Atılan bir şeyin gidebildiği uzaklık

Atınç: Atılgan, atak

Atik: Fazlaca süratli davranan, çevik

Atilla: Hunların “Tanrının Kırbacı” denilen büyük hükümdarı

Atlan: Ata bin, at sahibi ol

Atlas: Üstü ipek, altı pamuk kumaş, büyük harita.

Atlı: Atı olan, iyi bir adı bulunan, meşhur, tanınmış, adlı

Atlığ: Namlı, şöhretli.

Atlıhan: Atlı yönetici.

Attila: Hun imparatoru

Atuf: Birine sevgisi olan, sevgi duyan. Tanrı’a karşı sevgi duyan

Avar: Orta Avrupa’da yaşamış bir Türk boyu.

Avcı: Avlanmayı seven yada avı kendine iş edinen şahıs. 2. Bir şeyi büyük bir istekle izleyen ve bulup ortaya çıkaran tanıtan kimse.

Avedis: İyi haber getiren şahıs

Aver: Sert ve dik bakışlı şahıs.

Avni: Yardım etmek, yardımda bulunmak, yardımla ilgili

Avşar: Bir Türkmen boyu.

Avunç: Teselli, avunma.

Ay Temiz: Ay benzer biçimde berrak ve temiz olan.

Ay Timur: Ay benzer biçimde ışıltılı ve demir benzer biçimde sağlam.

Ayalp: Ay benzer biçimde güzel ve yiğit.

Ayanç: Saygı

Ayas: Duru ve dingin havada çıkan ayaz, ayaz

Ayata: Eski Türklerin inanışına gore gökyüzünün ikinci katında oturan tanrı, Ay tanrısı

Ayaydın: Fazlaca aydınlık, ay benzer biçimde aydınlık, ay ışığı

Ayaz: Duru ve dingin havada çıkan ayaz, bulutsuz ve Ay ışıklı gecede Çıkan soğuk.

Ayaz Ada: Soğuk ve durgun hava

Aybala: Ay benzer biçimde çocuk, Ay benzer biçimde parlak ve güzel çocuk.

Aybar: İnsanda saygı uyandıran görünüş, görkem

Aybars: Ay benzer biçimde parlak vegüzel, pars benzer biçimde yırtıcı.

Aybay: Ay kadar güzel ve varlıklı

Aybek: Hindistan komutanı.

Ayberk: Kuvvetli

Aybey: Ay benzer biçimde doğan adam, bey

Aybora: Ay kadar güzel, fırtına kadar yıkıcı, ay ve fırtına

Ayca: Yüzü ay benzer biçimde aydınlık ve güzel olan

Ayçetin: Ay kadar güzel ve çetin.

Aydar: Perçem, Manas destanındaki kahraman.

Aydemir: Demir kadar sert kimse manasındadır.

Aydın: Bilge.

Aydınalp: Aydınlık ve yiğit.

Aydınay: Ay’ın oldukca parlak hali.

Aydınbay: Saygı duyulan ve de bilgili olan kimse.

Aydınbey: Saygı duyulan ve de bilgili olan kimse, bilge şahıs.

Aydınel: Aydınlık yer, ışıklı yer.

Aydıner: Aydınlık yüzlü kimse.

Aydınol: Okumuş ve bilgili biri ol.

Aydıntan: Işıklı sabah vakti, aydınlık sabah vakti

Aydıntuğ: Üstüne ışık düşmüş tuğ.

Aydınyol: Doğruyol.

Aydinç: Ay benzer biçimde güzel, ışıklı ve dinç.

Aydoğan: Ay benzer biçimde dünyaya gelecek olan.

Aydoğdu: Ay benzer biçimde dünyaya gelecek olan, ay benzer biçimde doğan

Aydoğmuş: Ay benzer biçimde doğan, ay kadar güzel olan

Aydolun: Dolunay benzer biçimde.

Ayet: Kuran surelerindeki cümlelerin her biri.

Aygün: Ay benzer biçimde parlak ve ışıklı güzel gün

Ayhan: Büyük hükümdar

Ayık: Anlayışlı, uyanık, açıkgöz, akıllı

Aykaç: Güzel söz söyleyen, ozan

Aykal: Aydınlık kal.

Aykan: Kanı ay benzer biçimde parlak ve temiz Ay Kanlı.

Aykın: Işıltılı kın.

Aykul: Ay benzer biçimde kutlu, ay kadar uğurlu

Aykurt: Üstüne ay ışıltısı düşmüş kurt.

Aykut: Ay benzer biçimde uğurlu.

Aykutalp: Uğurlu, cesaretli.

Aykutlu: Ay benzer biçimde güzel ve uğurlu, uğurlu ay

Ayman: Ay benzer biçimde güzel kimse

Aymete: Hun İmparatoru Mete’nin bir adı.

Aymutlu: Ay benzer biçimde güzel ve mutlu.

Aypar: Görkem, saygı uyandıran görünüş, aybar

Aypars: Ay benzer biçimde güzel ve pars benzer biçimde yırtıcı

Aypolat: Ay benzer biçimde güzel ve polat benzer biçimde sağlam.

Aysal: Ayla ilişkili, ay benzer biçimde.

Aysar: Ayın etkisiyle huyu değişen kimse

Aysoy: Aydınlık soydan gelen.

Aysungur: Ay benzer biçimde güzel, sungur, benzer biçimde, akdoğan benzer biçimde avlayıcı kimse

Aytaç: Başlangıcında ay benzer biçimde ışıklı taç bulunan.

Aytar: Olanları bildiren, haber veren

Aytek: Ay benzer biçimde.

Aytekin: Ay benzer biçimde parlak ve biricik. Fazlaca kıymetli.

Aytemur: Ay benzer biçimde güzel ve demir benzer biçimde sağlam

Aytok: Ay benzer biçimde güzel ve tok

Aytolun: Dolunay.

Aytop: Yuvarlak ay, nurtopu benzer biçimde

Aytuğ: Mızrağın ucuna yapılmış ayın üzerine meydana getirilen tüy.

Aytuna: Ay benzer biçimde güzel ve Tuna Irmağı benzer biçimde görkemli.

Aytunca: Ay benzer biçimde güzel ve Tunca Irmağı benzer biçimde görkemli

Aytunç: Ay benzer biçimde güzel ve tunç benzer biçimde sağlam.

Aytün: Aylı gece

Aytürk: Ay benzer biçimde güzel ve Türk benzer biçimde kuvvetli

Ayvaz: koca, eş. Güzel, yakışıklı.

Ayyüce: Yücelerdeki Ay

Azad: Bağımsız olan.

Azadi: Bağımsızlık, özgürlük.

Azam: En büyük, yüce.

Azamet: Büyüklük, ululuk, Yücelik. 2. Gurur. 3. Görkem, heybet. 4. Çalım, kurum. 5. Debdebe.

Azametdin: Dinin yüceliği.

Azat: Özgür, hiç kimseye bağlı olmayan.

Azem: Dost. dost.

Azer: Ateş

Azim: Bir şeyler yapmak için kesin şahıs, azmeden, azimli

Aziz: Onur sahibi yüce, Saygıdeğer, Içsel gücü oldukca üstün

Azmi: Kemikli, kemikle ilgili, azim sahibi

Aznavur: Yürekli, kahraman, yiğit.

Azrak: Fazlaca azca bulunur, kıymetli

admin

Recent Posts

Muşamba Nedir, Ne Anlama Gelir? İle İlgili Yararlı Bilgiler

Muşamba Nedir, Ne Anlama Gelir? 03 Ekim 2024 Perşembe 22:40 ABONE OL Muşamba, su geçirmezlik…

1 ay ago

Yıl İle İlgili Yararlı Bilgiler

Yıl 30 Ekim 2008 Perşembe 20:43 ABONE OL Yıl Nedir?Dünyanın, güneş çevresinde tam bir dolanım…

2 ay ago

Gebelik Izlemi tedavi yöntemleri, nedenleri, tanısı

Gebelik Izlemi GEBELİK İZLEMİ Gebelik izlemi, gebeliğin planlanmasıyla başlayan, sağlıklı sürdürülmesini ve sorunsuz bir doğumu…

3 ay ago

Menopoz tedavi yöntemleri, nedenleri, tanısı

Menopoz MENOPOZ Menopoz, ovaryan aktivitenin (üreme ve östrojen yapımı) yitimi ertesinde, menstrüasyonun kalıcı olarak kesildiği…

3 ay ago

Birçok Kadın Endometriyal Kanserin Önemli Uyarı İşaretini Bilmiyor

Yeni bir araştırmaya göre, çok sayıda kadın, kadın üreme organlarının en yaygın kanseri olan endometriyal…

3 ay ago

Çok mu Oturuyorsunuz? Egzersiz Sağlığınıza Verdiğiniz Zararları Telafi Edebilir

Her gün sekiz saat veya daha fazla oturan kişilerin, her hafta 140 dakikadan az orta/yoğun…

3 ay ago