90 bin dolara dünyanın en tehlikeli işi

PARA DÜNYA/ BURCU ALDİNÇ Alaska balıkçılık endüstrisi, onlarca defa dünyanın en tehlikeli işi olarak nitelendirildi. Bu işi icra eden balıkçılar, Alaska ekonomisinin dirimsel bir parçasını gerçekleştirmesine karşın, dünyadaki en yırtıcı deniz ürünlerinin tedarik edilmesine destek olmak için hayatlarını riske atıyorlar.

Dünyanın en ölümcül işi olmasının yanı sıra bununla beraber en kirli işlerinden biri söz mevzusu olan. Sıkışık alanlar ve arzu edilenden daha minik konaklama birimlerini paylaşan büyük takımlar, bu sektörde bir çok vakit günlerce duş almadan çalışırlar. Yürütülmesi birçok açıdan zor bir iş…

Bununla birlikte Alaska’yı çevreleyen dalgalı ve kargaşa ve bunalımlı denizlerle dengenizi korumaya çalışıyorsunuz.

Alaska çevresindeki denizler soğuk ve fırtınalıdır; fena hava koşulları ve tüm yıl süresince soğuk koşullarıyla ünlüdür. Buna sert hava koşulları, şiddetli yağışlar, dalgalı dalgalar, devasa dalgalar ve güçlü rüzgarlar da eklendiğinde, sıkı tutunsanız iyi olur. İşler fazlaca acele tehlikeli hale gelebilir. Alaska fazlaca bağışlayıcı bir yer değil, bu yüzden olabilecek her şeye daima hazırlıklı olmak gerekir.

EN SIK ÖLÜM NEDENLERİ

Çoğu zaman ülkenin dört bir tarafınca değişik, yürekli balıkçılar bu iş için bir araya gelirler. İyi dozda kabin ateşi ve birazcık klostrofobi ile birleşen değişik yaşam biçimleri, kavgaların ender olmadığı bir ortamla sonuçlanabilir. Sadece hepimiz aynı fikirde olduğunda ve aslolan hedefi (mümkün olduğunca fazlaca para kazanmak) aklında tuttuğunda, işler çoğu zaman daha acele düzelir. Ve sürem yeterince kısa olduğundan, iş arkadaşlarınızla uzun süre çalışmak zorunda kalmazsınız.

Ticari balıkçıların en yaygın ölüm sebepleri içinde hipotermi, boğulma, alabora olma ve denize düşme yer ediniyor.

850 METRE DERİNLİKTE

Kırmızı yengeç olarak da geçen Alaska yengeçleri, derin su canlıları içinde. Ortalama 850 metre derinlikte yaşıyorlar. Ve onları yakalamak için 300 kilo ağırlığında demir kafesler kullanılıyor. Dalga ve rüzgarla savaşım ederken bu ağır kafesleri denizden çıkarma görevi ise kulağa {hiç de} kolay gelmiyor. Tekneler en fazla beş gün denizde kalıyor ve limana geri dönüyor. Bu tehlikeli işi kabul eden yürekli balıkçılar ise yılda ortalama 90 bin dolar kazanıyor.

*****

3 bin 800 dolara sandviç çantası!

Kahverengi kağıt torbaları ve plastik Tupperware’leri unutun. Louis Vuitton, son olarak lansmanı olan 3 bin 800 dolarlık ‘Sandviç Torbası’ ile öğle yemeğini stratosferik yüksekliklere taşıyor. Markanın ikonik monogram baskısında, esnek dana derisinden üretilen bu titizlikle tasarlanmış “sac à sandviç”, isminde çanta, en bayağı öğle yemeği rutinini bile yüceltmeyi vaat ediyor. Fermuarlı bir cebe ve iki düz bölmeye haiz olan çanta, gurme atıştırmalıklarınızı rahatça barındırırken bununla beraber zahmetsiz bir lüks havası da yayıyor. İki değişik renk grubuyla geliyor: Damier Ebene ve markanın yeni İlkbahar-Yaz 2024 dijital hususi ürünü, dinlenme odasında (yada park bankında, piknik tarzında) kıskanılacağınızdan güvenli oluyor. Bazı moda tutkunları Sandviç Torbasını ‘ergonomik savurganlığın’ örneği olarak selamlarken, ötekiler fahiş fiyat etiketiyle alay ediyor ve yalnız öğlen yemeğiniz için hususi tasarım bir çanta taşımanın mantığını sorguluyor. Fakat ister havyarlı kızarmış ekmek tutkunu bir Wall Street yöneticisi olun, ister avokadonuzu kızarmış ekmek üstünde Instagram’da belgeleyen bir moda fenomeni olun, ‘Sandviç Torbası’ öğle yemeği oyununuzu yükseltmeyi vaat ediyor.

*****

Fotoğraf çekmeyi engellemiş olan bantlar

Malum, dönem kameralı telefon periyodu. Hal bu şekilde olunca hepimiz birer magazin yazarı oluyor. Ünlüler gittikleri yerlerde basın olmasa bile onları tanıyanlar tarafınca çekilip paylaşılabiliyorlar. İşte tüm bu tarz şeyleri engellemek için bazı mekanlar içeri telefon almıyor. Aynı şekilde bazı hususi partilerde de girişte telefonlar toplanıyor. Fakat bunu yapmak istemeyenler için Berlin’den süregelen yeni bir akım var. Girişte telefonunuzun kamera bölümünü kapatan bantlar takılıyor. Aynı uygulama Los Angeles’taki ev partilerinde de uygulanmaya başlandı. Elbet bandı çıkarıp dileyen gene çekimini yapabilir. Fakat yapış yapış bandı çıkarma kısmı da meşakkatli. Bakalım kırmızı renkteki bu güvenlik bantları ne kadar işe yarayacak…

*****

Tuzlu su şekerlemesi tattınız mı?

‘ABD’nin en popüler şekeri nedir?’ diye sorsak alınıza, derhal M&M ya da Skittles gelebilir. Çoğu zaman tüm marketlerde bunlara rastlarız. Fakat ABD’nin en popüler ve tadılması ihtiyaç duyulan şekeri Taffy’dir. Tuzlu su şekerlemesi olarak da malum taffy’ler su, şeker, yağ, tuz, su ve aroma tatlandırıcı kullanılarak yapılıyor. Sonrasında da besin boyalarıyla renklendiriyor. Vanilya, karpuz, çilek benzer biçimde değişik aromaları mevcut. Oldukça pofidik ve yumuşak bu şekerlerin tadı ise fazlaca tatlı. Paketleri ortalama altı dolardan satılıyor. ABD’ye geldiğinizde gerçek bir ABD şekeri tatmak isterseniz tuzlu su taffy’lerini ne olursa olsun denemenizi tavsiye ederiz.

*****

Bu tarz şeyleri biliyor muydunuz?

• Kanadalılar fazlaca fazla ‘Özür dilerim’ dedikleri için, ülkede 2009 senesinde özrün suçun kabul edildiğinin kanıtı olarak kullanılmayacağını belirten bir yasa çıkarıldığını…
• Leonardo DiCaprio’nun Titanik filmimizde ‘Ben bu dünyanın kralıyım’ diye bağırdığı cümlenin doğaçlama gerçekleştiğini…
• Hiç kimseye haber vermeden bir partiden ayrılmaya İngilizce’de ‘Fransız çıkışı’ dendiğini…